Çorak topraklara döndüm
Çöller gibi
Hep ıssız, verimsiz
Ey benim suna boylum
Mezopotamya kızı
Sen yağmur ol
Yağ içime
Belki ıslanan dudaklarımda
Aşkın gül verir ,çiçek açar
Hasreti burnumda tüter olan sevdiğim
Gönül hatırına
Güneşe gebe
Alaca bir şafak vakti
Gül yüzün zuhur etsin ki
Dünyam cennet
Ruhum şen olsun
Parmağım hassas tetiği çekmeden
Mavzerden ayrılacak
Mermi
Beynimin tam orta yerine
Saplanmadan
Rüzgâr ol es göğsüme
İçinde sen kokan, miski amber olsun güzelim
Ayyaşım
Sarhoşum
Üşüyorum her gece
Yüreğim
Sanki Sibirya
Sanki buzul çağı
Sana olan sevdam uğruna
Aklımı çoktan yitirdim
Cehennem ateşi ol bana
Buz tutan naçiz bedenimi erit
Bırak maharetli ellerin
Sarsın tüm çıplaklığımı
Namahrem düşlerimi, ateşimi, iniltilerimi
Kutsallaşsın ikimizin aşkı en az tanrılar kadar
Güzel tanrıçam
Manolyam
Mimozam
Aşkınla tükenmeden
İpek ellerini
Çekme bedenimden
Umut ol
Güneş ol
Bahar ol
Al götür beni
Sason’a
Bir kızıl sabaha vakti dudaklarımdan öp beni
Ölürsem
Mezopotamya’nın kutsal topraklarına
Gerger’e, Varto’ya, Hilvan’a, Baykan’a göm beni
Yıllardır biriken günahlarımdan sıyrılıp, arınayım
Mehmet Çobanoğlu
30.01.2014
İstanbul
Mezopotamya Kızı
Mehmet Çobanoğlu603 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Şiir Adresi : http://siirtutkusu.com/mezopotamya-kizi
Ekleyen Kullanıcı : Mehmet Çobanoğlu