Bir sancıdır ülkemin
Toprağına düşen
Karanlığı delen
Acıyı yırtan
Işığa koşan
Bin kez binlerce defa
Güneşi alnından öpecek tohumdan göğe yükselen

Şahrem, şahrem nasırlı ellerdir
Alın teriyle ıslanan şu topraklardan
Sofralara bereket, yoksullara mavi umutlar taşıyan
Patronların, ağaların imiğine sarılacak günü bekliyor

Her günü kızıl kıyamet
İnsanları yalınayak insanları aç perişan olan bu ülkede
Can pazarında zulüm kol geziyor, yaşam düşmüş ayaklar altına
Egemenler kudurmuş olmalı ki köpürmüş ağızlarıyla küfür ediyorlar

Bir kıyımdır
Patronlar, beyler
Yalancılar, tefeciler, çılgınlar
Yiyip bitirdiler şu koca memleketi
Yatları, limanları kubbeli hamamları
Kervansarayları haram dolu mideleri, önden giden göbekleri var
Er ya da geç ha huzur-u mahşerde veya halklara hesap verecekler

Ataları ejderha olan soysuzlar
Halklara, emekten yana olanlar ölüm biçiyorlar
Bilmiyorlar mı hiç? “Rüzgâr ekip fırtına biçiyorlar”
Acılar denizine alışmış olan direnişçiler asla boğulmazlar
Memlekete kurulan tüm zindanlar elbet birer, birer bir gün yıkılacak

Harama haram katanlar
Memleketi soyup soyanlar
Köşeyi dönen deyyuslar sorarlar sizden bir gün sorarlar
Koymuş olduğunuz yasaları, yasakları elbet boynunuza takarlar o gün

Bırakın artık yalanı talanı görün hakikati
Doğrular yıkılmaz, emekçiler tükenmez
Yaktık yaşam ateşini zafere yürüyoruz halk düzeni kuracağız
Bu topraklarda bu koca memlekette biz tüm insanlar hep eşit olacağız

Mehmet Çobanoğlu
08.04.2013
İstanbul

2.5/5 Toplam verilen oy :