Dertleri dağlara verseymiş yaratan,
Ağır gelirmiş, yıkılırlarmış,
Uyutmak için kucağında sallarken beni anam,
Hangi ağıtları öğretmiş ki?
Benim kızıl akşamları sevmem bundandır,
Senin dağlarında güneşler batarken,
Hep seni düşünerek büyümüşüm…
Aklımda sen, dilimde o şarkının sözleri,
’Çocuk oldum yaşamadım çocukça
Gönlümce bir hayal bile kurmadım
Rüzgar gibi geçti uçtu o yıllar
İlk trendi giden, bense geç kaldım’
Cehennem gibi her yer,
Duvarlar üzerime üzerime geliyor,
Ben bende bittim, havamda değilim,
Elimde solmasaydı gökkuşağının renkleri,
Karanlık dünyayı sevdiğin renklere boyayacaktım,
Ciğerim pas tuttu, boğazım kurudu,
Dilimde bir adın kaldı,
Bir de adresine ulaşamayan,
Hüzzam makamından şarkılar…
Değirmen misali hayatın çarkında cebelleşirken
Dönüp dururken kendi eksenimde,
Öyle geç oldu ki gelişin,
Adım bile bana yabancıyken,
Şah damarımdan daha yakın geldin,
Elimi dokunsam, saçlarına değecek…
Öyle diyordu bir şarkıda,
Sözleri, nakaratları akıllıyı delirtir cinsten,
‘’döndüm döndüm durdum
döndüm döndüm durdum
ben sana döndüm durdum
ben sana döndüm durdum
senden kaçamadım dağlar aşamadım
isyan ettim sana duyuramadım
hırçın yeller gibi, coşkun seller gibi
sana vurulmuşum deliler gibi’’
Hiç büyümeyecektim hiç,
Çocuk kalsaydım, öper miydin ki?
Sevdamı uçan kuşların kanatlarına taktım,
Kurşunları alt edip, Reşko Tepesi’ni aştılar mı,
Serpel Yaylası’nda soluklanacaklar,
Tembih ettim, seni upuzun saçlarından tanıyacaklar…
Aklındaki soruyu dahi ezberlettin bana,
‘’ Kendin neden gelmedin, çok mu korktun? ‘’
‘’ He canım ya, hem de nasıl korktum, haydi ellerimden tut’’
Diyecektim ki, korkunun ecele faydası yok,
Ama, elimden tuttuğunu düşünmek çok güzeldi…
Yollar çetin, dağlar puslu,
Adım başı barikatlar kurulu,
Geçiş üstünlüğü sendeyken,
Menziline girdiğim anda indirirler,
Yediremem kurşunları kendime,
Orantısız güç varken,ben nasıl hizaya girerim?
Bu şiirde de kimse aramasın vezin, kafiye..
Ay’ı, Güneş’i de elçi göndersem,
Düşmanlarla yıldızımız barışmaz…
Senin topraklarında kahpece bir ölüm,
Benim için şereflerin en büyüğüdür,
Bir kere sevdam büyük,
Ölüm yanında nedir ki gülüm…
Bildiğin gibi değil,
Canım hiç tatlı değil,
Sen gittiğinden beridir,
Tadım tuzum kaldı mı sanıyorsun?
Söyle pusu atanlara anlayacakları dille,
Bir mertlik yapsınlar da,
Asla sana dokunmasınlar,
Bu suçun vebali de günahı da benim,
Sen yoksan, dünya benim olsa,
Kıymeti harbiyesi yok…
Ah, şu an yanında olsaydım,
Özlemle sarılsaydım boynuna,
Bakardım, yine bakardım,
Hep bakardım,
Olmadı sil baştan,
Bir daha, bir daha,
O beni içten fetheden,
Buğulu gözlerinle doyardım…
Sonra da şu türküyü söylerdim sana,
’sevdana gönül verdim
düşürdü beni dillere
aşkına yürek verdim
savurdu beni dillere
ne senle ne de sensiz
söz geçmiyor bu yüreğe
yar beni
cano beni
sakla beni ellerine
sevemem senden başka, gözüm arar gözlerini
dil söyler yürek ağlar,yürek çeker özlemini
kulağımdan sesini gözlerimden hayalini
atamam ah atamam sen olmayınca yapamam’
Bir elmanın yarısı derler ya, bütünüsün bende,
En çok da kaybolan tebessümlerimiz ortak,
Kimselere veremem ki,sevdanı nasıl böleyim?
Lakin sonunda çürüyüp karışmıyor mu her şey toprağa?
Şimdi şu an, şu saniye fark ettim ki,
Uzakken ne kadar da yakınmışız meğer,
Sen hep böyle kal, daima mesut,
Ben rüzgarlarla gelirim sana,
Hep gelirim, daima gelirim,
Yanaklarından öperim…
Nemlendi gözlerin biliyorum,
Kaldıramadın, ağır geldi yağmur bulutları,
Boş ver aldırma, güneş yağmurudur gelir, geçer,
Sil gözyaşlarını, kıyamam ağlamalarına,
Sen eskisi gibi tebessüm et,
Hep böyle kal…
Biliyor musun, ya da hiç bilme,
Nasılsa bir şey değişmeyecek,
Hem sonra bizler mevsim değiliz ki,
Söylememin son kez mahzuru olsun,
Bana bir nefessin, içimde derin sessin,
Kimsenin hiçbir şeyi değilim, senden başka,
Bir başkası da olmasın yanımda,
Saklayacak bir şeyim yok,
Senden başka saklanacak yerim yok…
Bak yine seni anlatıyor,
Yine ağlatacak ikimizi de kör olasıca şarkılar,
‘’bir baktım da
sen gideli yıllar olmuş
umutlarım dağların ardında
bense kırık dökük
ne ellerin değer elime
ne de yüzün yüzüme dönük
kim bilir nerdesin
kim bilir ne haldesin ‘’
Sınır ötesi harekâtlar da dahil,
Mayınlı bölgeleri geçtik mi,
Gerisini düşünmeye takatim yetmiyor,
Olur da iki ateş arasından sağ salim çıkamazsam,
Cilo Dağı’nın zirvesine meçhul Aşıklar Anıtı diksinler,
Senin topraklarında özgürce ölmek, cennete eş,
Son kalan kuşlar yolu gösterirler,
Ruhum sana eşlik eder,
Mezarıma saçlarını savurarak,
Tebessümünle geldiğinde,
Ben bu şarkıyı mırıldanır olacağım,
‘’dalga dalga saçlarını savur da gel yele karşı
şu gönlümü sevindir gel ele karşı
yollarına baka baka harap oldum kederlendim
tutunacak dalım sendin kıymetini bilemedim ‘’
Bilmem, öyle anlatırlarmış eskiler,
Yas tutanlar saçlarını keserlermiş,
Sen sakın kesme olur mu?
Hırçın, deli dolu havalarda,
Rüzgarların ıslığıyla,
Bir gün mutlaka geleceğim,
Saçının her bir telini mesken edineceğim…
Vecdi Murat SOYDAN
(Yaşanmamış Aşkların Şairi)
25-26/04/2017, Isparta
Sözlük :
*cebelleşmek : uğraşmak, çekişmek
*kıymeti harbiyesi yok : Artık hiçbir değeri, gerçekliliği yok
*Reşko Tepesi : (Uludoruk Tepesi de denir), Doğu Anadolu Bölgesi’nde, Hakkâri yakınlarında Buzul Dağı’nın (eski adı Cilo Dağı) en yüksek ve Türkiye’nin ikinci yüksek noktası (4.060 metre).
*Serpel Yaylası : Yüksekova üzerinden gidilen yayla güzel bir doğaya sahiptir. Cilo dağları arasında kalmıştır. Rakımı 2000 metre üzerindedir. Buradan Reşko tepesine çıkılır.
*Cilo (Buzul) Dağı Türkiye’nin 2. en yüksek dağıdır. Zirvesi dört mevsim boyunca erimeyen kar ve buz örtüsü ile kaplı tektonik bir dağ olup, Türkiye’nin güneydoğu ucunda, Hakkâri ilinin sınırları içerisinde yer almaktadır.Cilo Dağı 4135 metrelik rakımıyla Türkiye’nin ikinci yüksek doruğudur. Cilo Dağı’nın önemli yüksek zirveleri arasında Uludoruk (Reşko-4135m), Suppa Durek (Erinç-4060m), Köşedireği Dağı (3700m), Kisara Dağı (3500m), Maunseli Sivrisi (3850m), Gelyona tepesi (3650m) yer alır.
Şiirin Hikayesi :
3 gün 3 gecede yazıldı bu şiir. Cilo Dağları’nda adın yankılanır, ağıt niyetine de bu şiir okunur....
Tebessümünle Gel
Vecdi Murat SOYDAN474 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Şiir Adresi : http://siirtutkusu.com/tebessumunle-gel
Ekleyen Kullanıcı : Vecdi Murat Soydan