Şiir Tutkusu

Menü

Özür Dileriz, Bir Yanlışlık Oldu

Bilindiği üzere 28 Aralık 2011 tarihinde Şırnak’ın Uludere İlçesine bağlı Ortasu (Roboski) Köyü’nde saat 21.37 ile 22.24 arasında sınır ötesi mazot kaçakçılığı yapan köylüler terörist zannedilerek yanlışlıkla F-16’lar tarafından bombalandı. Çoğu genç ve aynı aileden 35 kişi hayatını kaybetti. Genelkurmay Başkanlığı, konuya ilişkin 29 Aralık 2011 tarihinde yaptığı yazılı açıklamada, olayın meydana geldiği yerin, bölücü terör örgütünün ana kamplarının konuşlu olduğu, sivil yerleşim bulunmayan, Irak kuzeyindeki Sinat-Haftanin bölgesi olduğunu, terör örgütü elebaşılarının son dönemde verdikleri kayıplar için gruplara misilleme talimatı verdiklerini ve bu doğrultuda özellikle sınır ötesinde Sinat-Haftanin’e takviye maksadıyla çok sayıda terörist gönderildiği bilgisinin alındığını, çeşitli kaynaklardan alınan istihbarat ve yapılan teknik analizler sonucunda 28 Aralık 2011 günü saat 18.39’da, Irak sınırları içinde hududumuza doğru bir grubun hareket halinde olduğunun İnsansız Hava Aracı görüntüleri ile tespit edildiğini,içlerinde örgüt elebaşılarının da bulunduğu terörist grupların bölgede bir araya geldiklerini ve sınır hattındaki karakol ve üs bölgelerimize yönelik saldırı hazırlığı içinde olduklarının anlaşılması üzerine ilgili birliklerin ikaz edildiğini, grubun tespit edildiği bölgenin teröristler tarafından sıkça kullanılan bir yer olması ve geceleyin hududumuza doğru bir hareketin tespit edilmesi üzerine de hava kuvvetleri uçakları ile ateş altına alınması gerektiği değerlendirilmesi yapıldığından bahisle, saat 21.37-22.24 arasında hedefin ateş altına alındığını, olay hakkında idari ve adli inceleme ve işlemlerin devam ettiğini belirtti.

Kanımca, sorulması gereken soru şu : Açıklamada geçen ”çeşitli kaynaklardan alınan istihbarat ve yapılan teknik analizler sonucunda” ifadesi ile ne denilmek istenilmiştir? Açıklamada geçen “ çeşitli kaynaklar” hangi kaynaklardır? Zira Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada basın organlarında yer alan, Irak Haftanin bölgesinde 35 vatandaşın ölümüyle sonuçlanan olaya ilişkin istihbaratın MİT’ten kaynaklandığı iddialarının gerçeği yansıtmadığı bildirildi.Yanlış istihbarat sonucu “ yanlışlıkla” hayatını yitirenlerin yakınlarına tazminat ödenmesi hususunda Bakanlar Kurulunun toplanması ve konuyla ilgili bir karar verilmesi bekleniyormuş. Bu tazminat hususu gündeme alınmasa bile, iddia ediyorum ki, bu konu insan hakları mahkemesine bir şekilde taşınacak ve devletimiz yüklü bir tazminat ödemeye mahkum edilecek.Bu vahim hatanın kaynağıyla ilgili iddialara gelince : PKK denilen hain terör örgütü, son dönemde operasyonları yavaşlatmak için çift taraflı çalışan elemanları aracılığı ile çok sayıda asılsız ihbar ve yoğun istihbaratla bilgi kirliliği oluşturdu. Bu durum orduyu ve güvenlik birimlerini zorda bırakacak ve terörle mücadeleyi zaafa uğratıp sorgulatacak girişimlerde bulunulmasına zemin hazırlattı. İstihbarat notunda yer alan ’örgüt elebaşlarının bulunduğu’ bilgisinin de TSK’yı çok hızlı karar verip hareket etmeye zorladığı,istihbarat notunda yer alan örgüt elebaşının PKK’nın askeri kanat sorumlusunun Fehman Hüseyin olduğu öne sürüldü.

Türkiyeyi sarsan olayda kaçakçılık yapan vatandaşların hedef olması başka bir ayrıntıyı gündeme getirdi. Kaçakçılık yapan grupların arasına PKK’nın sızdığının bilinen bir durum olduğuna dikkat çekildi. Ayrıca PKK’nın en önemli gelir kaynaklarından birinin de kaçakçılardan alınan vergiler olduğuna işaret edildi. Terör örgütünden mühürlü kağıtlar alan kaçakçıların bir sonraki PKK kontrolünden bu kağıtlar sayesinde sınırı geçebildiği ifade edildi.Ayrıca kaçakçıların vurulduğu bölgenin PKK kampına yakın olması ve sivil yerleşim yeri olmamasının acı tablonun yaşanmasındaki bir başka neden olduğu kaydedildi. Şırnak’ın Gülyazı ve Ortasu köylerinde halk, yıllardır geçimini kaçakçılıkla sürdürüyor. Sınırın öte yakasından mazot, sigara ve şeker getiren gençler, mal sahibi tarafından yönlendiriliyor. Kaçak mal başına ve günlük yevmiye usulü çalışan gençlerin ölüme meydan okurcasına yürüttüğü faaliyete yıllardır bölgedeki askeri sınır birlikleri göz yumuyor. Hayatını kaybedenler arasında köy korucuları da var. Sadece 3’ü evli. 13 yaşında bir çocuğun bulunduğu 15 ile 20 yaş arasındaki gençlerden oluşuyor.

Her iki köyden hayatını kaybedenlerden 29’u akraba ve soyadları Encü. Ortasu Köyü Muhtarı Hamza Encü yaptığı açıklamada, yıllardan beri kaçakçılık yaptıklarını, bunu da asker dahil herkesin bildiğini belirtmiş. Encü, "Daha önce de termal kameralar sınırda insan tespit ediyordu. Komutan bize telefon açıp soruyordu. ’Sizden kaçağa giden var mı?’ diyordu. Verdiğimiz cevaba göre gelenlerin köylü mü, terörist mi olduğunu anlıyorlardı. Bu defa niye sormadılar?" demiş. İsminin açıklanmasını istemeyen bir köylü ise ’Yıllardır burada kaçakçılık yapılıyor. Asker, polis, herkes biliyor. Ankara’dakiler bile biliyor. Tek geçim kaynağı bu. En son geçen ay karakol komutanı köylüleri topladı. Bize "silah ve uyuşturucu getirmeyin, onun dışında size karışmayız" dedi. Katliamda ölenlerin çoğu 15 -16 yaşındaki gençler. 2003’ten önce kaçakçılık yapılması yasaklanmıştı. Ancak bu tarihten sonra artık serbest bırakılmıştı, alenen yapılıyordu. Askerler gidip gelebilirsiniz diyordu. Zaten her giden grubun içinde askerlere bilgi verenler var. Şu an sanki hiçbir şey yokmuş gibi askerler orada bekliyor. Gelip geçiyorlar, kurtarma çalışmalarına bile katılmıyorlar’’ diye konuşmuş.Yaşanan bu üzücü olaydan dolayı içimiz yandı. Acımız büyük. Üzülmekle kalmadık, ülke olarak prestijimiz de zedelendi. Konu, "Özür dileriz, bir yanlışlık oldu" denecek kadar basit değildir. Gerekli inceleme ve araştırmalar yapılıp sorumlular ortaya çıkarılmalı ve yargılanmalıdır. Devletimiz güçlüdür.

Talihsiz bir şekilde yaşamlarını yitirenleri geri getiremeyiz ama hem bu olayda hem de Van’da yaşanan deprem felaketinden sonra şu gerçeği kabul edelim :Bizler asırlardır aynı topraklarda yaşayan, aynı havayı teneffüs eden, Kurtuluş savaşında yurdumuza göz diken düşmanları birlik olup defeden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıyız. Yaşanan bu üzücü olaylar bizlere genciyle, yaşlısıyla,kadınıyla, erkeğiyle, doğulusuyla, batılısıyla “ tek yürek” olmayı öğretti ve bu bizim için önemli bir imtihan oldu. Allah bir daha böylesine talihsiz olaylar yaşatmasın.

Saygılarımla.

Vecdi Murat SOYDAN

01/01/2012-Isparta
Vecdi Murat SOYDAN474 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
1.00/5 Toplam verilen oy : 1
Ekleyen Kullanıcı : Vecdi Murat Soydan