Şiir Tutkusu

Menü

Ö.e.micingirt Şiirleri 9

Gölgeni Görüyorum

Yaş döken hecelerle, ben hep sana hasretim,
Sadakatin iksiri ve üslubun mihengi.
Sen apayrı bir mâna, sen büyülü kesretim,
Hiç olmanın ötesi, sen hiçliğin ahengi.

Ve zamandan bihaber, zamanı yoruyorum,
Şuh kuşatan iklimde şafaklar tez ağarır.
Az ötede her yerde, gölgeni görüyorum,
Var edenin hazzıyla, ruhum hep sana varır.

06.07.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gömlek

Sırtımdaki her gömlek, yüreğime mıhlanır,
Vicdanın hendesesi, ateş veriyor yer yer…

Ruhumun gayyaları, aldı beni derine,
Görünmez vadisinde, şu delinin yeri ne.

Zincir ve prangalar, benle benimle durur,
İçimdeki şuh hisler, ahengini sürdürür.

Her dem imrenirim ben, gözü yaşlı anneme,
Adeta aşk tüllenir, inatla cehenneme.

O’nun musikisiyle, fark ettim bir aralık,
Bittiyse sıhhat nefes gerisi kaç paralık.

Korkuyorum derinden, az ilerde son nokta,
Beni bana bırakma, hem varlıkta hem yokta.

Yaren dost nere gitti, sokakta sessizlik var,
Ritmimin beyitler sanki bir şeyler arar…

10.11.10 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gönül

Çeşit çeşit rengârenktir,
Gülistanda güldür gönül,
Sımsıcacık cana denktir,
Çiçek çiçek baldır gönül.

Bakış onda sihir onda,
Gürül gürül nehir onda,
İnsan denen şehir onda,
Aşkla yanan dildir gönül.

Gönül aşktır ten örtülü,
Yavuklunun yâre tülü,
Sevda bahçe gönül gülü,
Kimsesize eldir gönül.

Erenlerin postu gönül,
Kırılgandır testi gönül,
Veren elin dostu gönül,
Sığınacak daldır gönül.

Yan komşuda aç olursa,
Her köşe kap kaç olursa,
Sokak sokak suç olursa,
Sırtımdaki züldür gönül.

Gönül petek bal yeridir,
Hem melektir hem peridir,
Karşılıksız hoşgörüdür,
Mevlana’ca haldir gönül.

Gönül gözüm... Kapkarayım,
Açılmazsa beş parayım,
Gönlüm sızlar ben yarayım,
Beni yâre bildir gönül.

Veysel’dendir benim sazım,
Yunusçadır gönül gözüm,
Pirler bizim Abdal bizim,
Yarenlerle öldür gönül.

Duygularım beste beste,
Kalbim kırık... Ruhum hasta,
Ecel günü son nefeste,
Ömer i de güldür gönül.

12.06.2006 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gönül Hırsızı

Şiir gibi gözleri, mısra mısra sürüyor,
Dostluğunun işvesi içime üfürüyor.
Mavi yeşil pembe mor hüzün oldu dudakta,
His kokan renkleriyle eşsiz soluk veriyor.

Sabır üflüyorum hep, şirazesiz bu sızı,
Ufuklara dökülse, terk etse ikimizi.
Ezanlara karışsa nağmeleşen şafakta,
Sen hep bende baş tacı, seni gönül hırsızı...

04.01.10 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Görmek

Aynalar da görmelerde bir perde;
Yanlış ata oynuyorsun unutma!
Kemâlini idrâkine göster de;
Nankörleri görenlerle bir tutma.

28.06.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Görünür Diriliş

Keserler horozu öterse erken,
Sevmedim bu sözü tehdidin şahı,
Mevlana bestesi çalayım derken,
Biledi kılıcı çekti silahı.

Ülkemde dolaşır kara kediler,
Konuşmak kördüğüm susmak bilmece,
Sermaye rengârenk yeşil dediler,
Bankalar boşalttık böyle bir gece.

Kaoslar ülkesi ruh yok adamda,
Elinde mikrofon durmadan ulur,
Kahroldum bu gece bahtsız odamda,
Karanlık çullanır ruhum burkulur.

Ömür tükeniyor bak yavaş yavaş,
Görünür diriliş şimdi karanlık,
Sonsuza dek sürer Kabille savaş,
Sen de gayret eyle gülsün insanlık.

14.06.2006 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Götür Beni Anneme

Daldım eski günlere, ağzımda nurdan meme,
Okşasın gözlerimden, götür beni anneme.
Ana gibi yâr olmaz Leyla kimmiş arkadaş!
Öpsem ayaklarından, haramdır cehenneme.

26.05.09 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözler

Rengârenk tılsımlı nurdan örtülü
Sihirli türküler anlatır gözler
Hüzünle yayılır sevdanın tülü
Sevdayı içime damlatır gözler

Göz vardır mercandan sarayı görmez
Göz vardır gönülde yarayı görmez
Göz vardır simsiyah karayı görmez
Bazen de kafayı demletir gözler

Çisil çisil endam adeta peri
Göz vardır kıskanır kır çiçekleri
Göz vardır çok özel kalbimde yeri
Bir başka musiki dinletir gözler

Göz vardır insanı nara götürür
Göz vardır yareni yara götürür
Göz vardır adamı gora götürür
Civanı nazarla gümletir gözler

Elası mavisi yeşili vardır
Hüzünlü vefalı neşeli vardır
Ceylanı elvanı cilveli vardır
Duyguyla mesajı anlatır gözler

Göz vardır kehribar Bilal’a benzer
Göz vardır bal gibi şifalı anzer
Göz gördüm kahveden gönlümü bezer
Sevdalı gönlümü nemletir gözler

Renk renk çeşit çeşit gözler var ama
Sevda bilmezlerde şifa arama
Merhem oldu yeşil gözler yarama
Gören soluklarla sonlatır gözler

Gören göz aradım derinden sessiz
Boyasız sürmesiz riyasız süssüz
Sevdaya sevdalı sevdası eşsiz
Yaralı Ömer’i inletir gözler

30.06.2006 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözleri Görün

Gözler gerçekte toprak kevser denizlere renk
temiz koyu kahve
gözler masmavi

Ve inleyen bakışlar ümitle bakan gözler
billur billur yemyeşil ve âlâ

Kâh fişek gibi tıpkı mermisiyle zımbalar
Kâh efsunlar insanı
Bazen taşı çatlatır

Çok şeyi müjdeler hükmeder saltanata
süzerek perde perde
pırıl pırıl vefakâr

Yanışın muştusunu alev alev tüttürür
damla damla yağar görünmeyen
kadim yüreklere

Gözler görüyorum gözlerimi
sessizce tan yeri ağarırken
baharı gözleyerek

Bahsetme gözsüzleri
Firavunla atbaşı
ki başka bir muamma

Birde ölümsüz gözler
sonsuzluğa kementli
sanki nurdan
küheylan

Ah gözler ah
sevinç keder hicran der
ızdırap der hüzün der
çile de der
çile de…

07.12.12 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözleri vurdu

Kavradı ruhumu feryadım durdu,
Emsali olmayan sızı bıraktı.
Yemyeşil panzehir gözleri vurdu,
Ah deyip ayrıldım içimi yaktı.

Uhrevi buğulu çocuk yüreği,
Yanan yüreğimde sürprizler saklar.
Belki bu yanmalar aşkın gereği,
Şiir tulû eder sözü yasaklar.

Beni hep o sarar gelir rengârenk,
Şafağın bağrında yer gök uyanır.
Nasıl anlatayım bu başka ahenk,
Bilmem titrek kalbim nasıl dayanır.

15.04.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözlerim

Felsefe mevt, mutluluklar yanıyor
Aşk hasadı koca ömrü yonuyor
Ah ettirir her dem kırık dörtlükler
Gözlerim yaş, usul usul kanıyor

16.08.12 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözlerime Bak

Vakti yoruyorum yine bendeniz,
Beklenen liman var huzura doğru.
Ne bir nefes kalır nede gölgemiz,
Tıpkı Aras gibi Hazar’a doğru…

Sönmüş ocak gibi ezelden yanık,
Şehri mâtem basmış ben mi uyanık,
Yüzümü okşayıp gözlerime bak,
Arada bir can, mezara doğru.

26.03.12 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözlerin

Sen bende yaşayan kelebek gibi
İnce zülüflerin melodi sesi
Tıpkı el değmemiş bir bebek gibi
Gözlerin yakıyor ela mavisi

Hep seni ararım sükût sesinde
Salmışım kendimi uçsuz hislere
Yer ayır yüreğin bir köşesinde
Takatim kalmadı sensiz seslere

24.02.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözlerin Gizemi

Bu bendeki neşe sevinç aşk senden
Gözlerin gizemi ah neler neler
Sen beni çıkardın küflü mahzenden
Hem yaşanmışlıklar kimi örseler

Yalnızlığa değer seni bulduysam
Dokunur ruhuma rengi simânın
Ne zaman bir yerde adını duysam
Çığlığı olurum sensiz zamanın

Yelken açıyorum masumca her an
Coşkulara doğru “keşke”li yorum
Bambaşka yaratmış seni yaratan
Bütün engelleri lanetliyorum

29.06.12 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözlerin İnşirâh

Sevi bahçesinde çiçeksin açan,
Bahar şenliğinin sıcağı gibi.
Hüznün arkasında büzülüp yatan;
Umutsuz bir aşkın kucağı gibi…

Yalnızlık başköşe başımın tacı,
Gözyaşı derleyip buldun ilacı;
Kıvrak vücudumda üç köşe acı,
Kaçtım hep bir asker kaçağı gibi.

Vakti geçmiş anlar hâlâ var dedim,
Çevirdim akrebi kaç mevsim yedim,
Ben ağu yutarken sen gülümsedin,
Gözlerin inşirâh bıçağı gibi…

30.11.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözüm Yollarda

Yetiş ey can yetiş gözüm yollarda
Hüzün rüyalarım dindi baksana
Kime müptelasın gurbet ellerde
Köz oldu sevdamız yandı baksana

Ney mızrap ses olsam sessiz sazına
Gamzeli neşveyle essem yüzüne
Hele bir kulak ver alın yazına
Leylalar geriye döndü baksana

Edep işve neşve vefa nerede
En derin acılar belki kâr ede
Bir bülbül zarlanır karşı derede
Çağlayan derede dondu baksana

Ne acı bir hülya okşayan dilin
İffetin ahengi vefasız elin
Bir ara çözüldü büyülü halin
Gönlüme akışın sondu baksana

Leyla’yı Mecnunu Arzu Kamber’i
Ben o deli adam sense bir peri
Beklide feleğin zorlu çemberi
Yıkıldı garibin bendi baksana

03.02.09 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözümsünüz

İnsanlar ve köpekler
Köpek işte nesi var
Havlar sürüyü bekler
Çoban ölene kadar

Kim çoban hem kim sürü
Çoban sen mi yok sanmam
Nerde kaldı küsuru
Rakamlara aldanmam

İnsan şeytan ve şehvet
Dâhil olma sürece
Kızma tespit nihayet
Gayya kaç bin derece


İki nefes arası
Her şey zaman törpüsü
Kahrolası parası
Gitti Karun’un süsü

Geçip gider şan, ünüz
Her şey aslına varır
Uyanın güzümsünüz
Şöhret kimi kurtarır

01.08.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözyaşı

İnayetle tek celsede uyandım,
Kamet sesi kutsi rehber dün var ya!
Tasa keder dere tepe dayandım,
Gerçeklere kör oluşun hem var ya!

Zevki sefa vicdanlara dökülmüş,
Çoraklaşmış emekliyor ne kalmış,
Gözyaşıma laf yetiştir çokbilmiş,
İflas edip gerilişin sen var ya!

Üç kıtada sükûn vardı sen varken,
Bu ne tafra namlu sesi parlarken,
Sen ağlama yeryüzü kan ağlarken,
Gözyaşımdır dirilişim nem var ya!

31.01.08 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözyaşları

dipsiz tutkuları sevmez
seherlere dökülür
inci gibi değerli
ışık mavisi hüzün
yer yer titrek
ıssız gölgelere
yaslanır

damla damla
açılır kapılar
karşılıksız sevmeleri var
iffetten cariyeleri
üşütür nursuz sineleri
yırtar bütün zamanları
kıpırdayan yaprak
kelebeğin şarkılarında
hislenir

billur billur
çakıl taşı tıpkı
içlenir yamaç yollarda
gözyaşları
mevsimlerde bulut
arsızlarda kahkaha
karanfil zambak akasya
yasemin senli bahçelerde
apayrı iklimlerden
beslenir

gözyaşı
bir sen bir ben
bir de gökyüzü
ve mahşer
göz mahşerde
ıslanır

04.01.13 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gözyaşların

Uyumayıp ara ara çık cama
Çevir bana gün görmemiş yüzünü
Nilüferler kuruyunca suçlama
Sona bırak yaprak gibi güzünü

Çalkaladık çok bol ettik niyâzı
Aşk aşk dedik Leyla ettik bu yazı
Kenetlenmiş ayrılığa kim razı
Sarnıçlara saklamışım sözünü

Hislerinle hareket et beri gel
İsmin gibi kalbe dokun duru gel
Siyah giyip yeşillenip sarı gel
Ülfetlerin hâr ediyor közünü

Şair derler ben deliye habire
Şiirleri gömdüm taştan kabire
Korkuyorum teslim oldum kebire
Unutmuşum fark etmenin izini

Sen macera sevmezsin ki gel hele
Kalp çizelim el değmemiş kumsala
Gözyaşların ne yeşildir ne âlâ
Esirgeme benden mahzun gizini

12.12.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gurbet

Tırmalar içimi sessiz derinden,
Her gece her gece sıla sancısı,
Ciğerlerim kopar sanki yerinden,
Beynimi çatlatır gurbet acısı.

Tutmuyor dizlerim yüküm çok ağır,
Hasretlik sırtımda çullanmış kalmış,
Bağırdım hüzünle bağır ha bağır,
Duydum ki dostları mezarlık almış.

Kavuşmak... Mahşere mahşerde diyor,
Yok kıymeti artık geri gelsen de,
Kalbim ürperirken şafak giriyor,
İmam bağırıyor hadi gel sen de.

Yetiş Ömer Yetiş! Katıl ahenge,
Gurbetlik geçici gurbetlik serap,
Hakkın bestesiyle kurulur denge,
Hasreti vuslata dönüştür Ya Râb!

13.06.2005 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gurbet El

Beni ettin otağımdan yurdumdan
Ne demeli sana bilmem gurbet el
Hasretin bırakmaz gezer ardımdan
Hastayım kasvetten gülmem gurbet el

Rüyalarda Micingirt’te gezerim
Karabasan sabahlarım gurbet el
Kaf dağından köye mektup yazarım
Zehir oldu yataklarım gurbet el

Ömür gitti bahar gitti kış gitti
Sevdalarım heba oldu gurbet el
Amcaların mezarında ot bitti
Hülyalarım dibe vurdu gurbet el

Bizde büyüklere hürmet varidi
Burda moruk olmuş baba gurbet el
Nasırlıydı eller rahmet varidi
Çıbanım çok ağır veba gurbet el

Sinem kebap oldu kalmadı ciğer
Duygular köpürdü yine gurbet el
Saçlarım ağardı ak düşmüş meğer
Ömrümü bitirdi Ömer gurbet el

2004 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gurbette Ölüm

Şu gurbette ölüm ne kadar acı,
O anki hissiyat dağı çınlatır.
Çehremi sarıyor duygu kıskacı,
Gâh siyah kuşatır gâh aydınlatır.

Bir garip insancık aşılmaz diyar,
Her taraf sırf tümsek başlar fırtına,
Geceye dağılır bendeki efkâr,
Dur fani yazılır dağın sırtına.

Şimdi zamanı mı söyle be adam,
Geriye dönülmez susmuş besbelli,
Gözleri gözümde duymuyor madem,
Sıkıca tutayım elimde eli.

30.09.09 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gurur

İdrâk yok, nasibi basit bir ben’di
Zevki harmanına yayıp beslendi
Hep olmak sevdası, çok ocak yıktı
Gafilde yıkılmaz gururun bendi

08.11.12 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gül Ve İklim

Sus be kardeş gül ve iklim huzursuz
Ta uzaktan sessiz sesiz sus gülme
Gül yağıyor ara ara kusursuz
Gül ve iklim kader bu ya üzülme

17.04.09 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gül Yüzlüm

Yüzün görsem rüyamda, elin sürsen başıma,
Mücrim yüzüm nurlanır, kurtulurum kasvetten.
Gözüm gönlüm açılır, neler girmez düşüme,
Cemaline kurbanım, yakma beni hasretten.

Ne gecenin tadı var ne yasadım gündüzü,
Ruhum kâbuslar yasar, karabasan yeryüzü,
Mezar bana vaciptir, göremezsem gül yüzü,
Hayalinle yasarım bakıştaki şefkatten.

27.01.2006 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gül Yüzlüm

Gecelerim ızdırap gündüzlerim hep sızı,
Çilekeşin tekiyim sen beni bilmez misin?
Güzelliğin görmeyen bu perişan gözsüzü,
Sal dirilten sevdana, vuslata salmaz mısın?

Ey derdimin dermanı! Bir nesil ki bu ne iş,
Darbe üstüne darbe, zirve yaptı tükeniş,
Ulvi güneş batıyor yetiş nur yüzlüm yetiş,
Gözyaşımı sil artık, bilmem ki silmez misin?

Sen ümidim sen yolum, sen şefaat kapısı,
Hüznü senden öğrendim, taşa çaldım yeisi,
Kâinatın baş tacı, âlemlerin reisi,
İflas etmiş rüyama, bu gece gelmez misin?

Ey yetimler yetimi ey efendim ey Nebi!
Yaşamımın gayesi, varlığımın sebebi,
Ammar’ı, Sümeyye’yi düşündüm de Zeynebi,
Zeynep’in hürmetine bir gece kalmaz mısın?

Kaç asırdır bu hasret, asırlardır sensizim
Tahammülüm tükendi, ruhum darda yol uzun,
Acı girdaptayım yâr, kurtar beni sonsuzun,
Gül yüzüme gül yüzlüm, sen bana gülmez misin?

Ne Aliyim ne Ömer ne de dostun Bilâlim,
Hesaplarım çok ağır tuzaktadır hilâlim,
Senden başka kimim var gülümse ki gülelim,
Nur sancağın altına, beni de almaz mısın?

23.01.2007 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gülerim

Gülerim

Dört idi mevsimler, ikiye düştü,
Göremedim güzü, kışa gülerim.
Meyhane çoğaldı, viskiler taştı,
İçmeden sarhoşum boşa gülerim.

Nerde büyük küçük, izan kör oldu,
Kayboldu fazilet sanki sır oldu,
Nikâhla yaşamak utanç ar oldu,
Şapkası fötürlü başa gülerim.

Korkunç girdap gidiş, baktım hayata,
Bedavadan yiyor vurmuş rahata,
Çok afedersiniz kızdım gavata,
Ağzında sırıtmış dişe gülerim.

Göbeği dizinde en önde yürür,
Ne haysiyet kalmış vallah ne gurur,
Meyhane duyunca zevkten kudurur
Naralar atıyor leşe gülerim.

Söz verir maskara birazdan cayar,
Yaş kemale ermiş hâlini boyar,
Adeta etrafa salyalar yayar,
Vatanı kurtarır hâşa gülerim.

Acıdan bu gülüş neşeden sanma,
Örf adet horlandı yoktur utanma,
Dehşetli mahşerde cezası amma,
Sanki ona değil taşa gülerim.

Ömer susar mısın git be işine!
Kızdırdın “Efesi” gitmez hoşuna,
Bir gün gelir elbet bir şey başına,
Timsah gibi akan yaşa gülerim.

Gülemem… Askerden yeni gelen M.K., arkadaşıyla geç saate kadar içki içip eğlendi ve eve gittiğinde eşini mutfaktaki ekmek bıçağıyla hunharca katletti… Sabah ayıldığında kahroldu… SUÇLU KİM? İçki fabrikalarımı,içenmi,devletmi yoksa seyirci kalanmı? 17.08.2005

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gülhane Parkı

Bir acayıp velvele,tükeniş var şu parkta
Aç çocuk aç uyuyor merhametsiz kucakta
Sanki herşey payimal,iffet mi lime lime
Seyrediyor Topkapı,aşk var köşe bucakta(!)

Hem flört bu aşk var ya,yosma yüzlü konakta,
Kimler kimin ağında hicran bilmez şakakta
Dünya seni ararken,O muhteşem iklimi.
Derin tuzak kuruldu,zillet pişer ocakta.

Yaşa Gülhane Parkı,yaşa soysuz ahenkle,
Çevren hırıltı dolsun,bize inad bu cenkle,
Haliçte ürperiyor,benim gibi hicranlı,
Mazi içimde ayaz,üşüyorum şafakta.

03.08.09

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Güllere Vurgunum

Gülistanda gezdim gül bahçesinde,
Güllere yangınım hardır Efendim.

Büklüm büklüm sinem, her defasında…
Nefsime dargınım, erdir Efendim.

Güllerim sır olmuş, cellât dikenler,
Dikenler üzgünüm hordur Efendim.

Soldurup gülleri, zehir ekenler…
Kokuna vurgunum, vurdur Efendim.

Gülleri kokladım, gülsüz pişemem,
Hicranlı yorgunum, zordur Efendim.

Çıbanım kangren, sensiz deşemem,
Yaralı yorgunum, vardır Efendim.

Kıtmirin olayım, acı halime,
Utançtan argınım, ardır Efendim.

Ben aşığım âşık, cennet Gülüme,
Cennette serginim, serdir Efendim.

Güllerde saklanmış, gördüm ismini,
Kainat seninle hürdür Efendim.

Güllerde kokladım, kutlu resmini,
Rengârenk dört biryan, nurdur Efendim.

Ben sanki sarhoşum, bade içmişim
Azaptır her günüm, nardır Efendim.

Muhteşem mazide, çığır açmışım,
Şimdide sürgünüm, durdur Efendim.

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------
Gülmedim

Vatan bizim için kutsal anadır
Hainlere mekan oldu gülmedim
Arif olan anlar büyük manadır
Hülyalarım ziyan oldu gülmedim

Bu nasıl gidişat bir akıl verin
Gayyadan ocağım mahşerden yerim
Emanet edene bilmem ne derim
Dört bir yanım hazan oldu gülmedim

Öz vatanda düşe kalka yaşadım
Kaç asırdır hain dönme taşıdım
Vatan için her şehit’e baş idim
Kahpelere düzen oldu gülmedim

2004 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Gülüm

Bakma benim gülüm arsız halime,
İçim kıvrım kıvrım kasavet gülüm.
Bir de bana sor, sor ahvalime,
Her gün bana hicran zulümat gülüm!

__________Nutfeden hidayete,
__________Kabirden kıyamete...

Ne mavi rüyam var ne hülyalarım,
Beşinci mevsim mi? Hadi ordan be!
Ne mevsim kaldı, sus! Ne rüyalarım,
Katlettik baharı yıllar harabe.

__________Her şeyi biz yarattık,
__________Hâşâ neyi var ettik?

Ağlayamıyorum ziyan oldu yaş,
Ben gülemem gülüm gülemem artık.
Ne kalpte heyecan, ne sevi ateş,
Ne olacak halim bilemem artık.

__________Ümitvârım gülüm be,
__________Ümit vardır “Gül”ümle.

06.02.2006 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Günahına Ağlayan

Mükâfatı fark edip, ötesine ereyim,
Susun be dürtülerim susun da seyredeyim!
Çıkış kapımız dinde,
Pişmanlık hak, indinde…

Kafam dolu gönlüm boş, biliniz ki ben var ya;
Kalbim yataklarımda, gaflette uyumakta!
Yöneliş çok hem ben de,
Kibir gurur ensemde…

Terk edebildiklerim, geçici değil hem de,
Bildiğim hayalimde şiirimde hecemde.
İlmek ilmek desem de,
Yok, yok hadi be sende.

Yârim kimdir dostum kim, kim müebbet kimler hür,
Tek güzellilik, büyüklük esmasında tekebbür!
Akli putundan inde,
Tevazu ya bin dinde.

Göz kulak organlarım, her şey Allah’a ayan,
Geçen bir yiğit duydum “başkasına ağlayan”!
Urfa, Isparta, Van’da
Zât-ı iki cihanda!

03.08.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Güneş

Şu güneşin nesi var.
Boyutsal gölgesi var.
Kimisine tebessüm
Kimine kızgın kabir…

Yağmurun renk şarkısı…
Mor dağların atkısı,
Bazen zulmet bazen nur,
Zıtlıkların tıpkısı.

Gurur muhtaç aleve;
Yoksa boşa mı deve!
Hararetle ışıyor
Yeterince her eve

Ağustosu dürtüyor
Dört mevsim yürütüyor! ,
Okyanus kucağında
Ateşi öğütüyor.

Güneş kızıl güneş ak,
Başucumda, çok ırak.
Bırak çok şey tarifi,
İsraf etmeyi bırak.

Yoksa güneş yaz kış mı?
Kanat çırpan bir kuş mu?
Yer küreyi ta arş’a,
Birleştiren yokuş mu?

Anlattım bir biçimde,
Her şey sırrın içinde…
Güneş sırrı işitmek,
Kafdağı’ndan ta Çin'de…

07.07.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Güzellik

Güzellik huzur verse,
Çirkin silinir gider.
Bakıştadır ne varsa,
Gerisi sevinç keder…

Kalpte bitimsiz Kevser,
Saygı varsa göğe ser,
Bir başka poyraz eser,
Mest eder duygu yer yer.

Ruh güzellik nedeni,
İffet süsler bedeni,
Hilaf varsa vur beni,
Çehre kemikten çeper…

16.09.09 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hacı Bayram Veli

Günah narında piştim,
Gülmeyin ben deliye,
Kanat taktım yetiştim,
Gavs-i zaman Veli’ye...

Ankara’da uyandım,
Kendimi şair sandım,
Sarsıldım ve dayandım,
Hakka burhan Veli’ye...

Meltem esti serinden,
Beste beste derinden,
Akşemsettinlerinden,
O kahraman Veli’ye...

Sultanım ah sultanım,
Gül kokuna kurbanım,
Feda olsun bu canım,
Cismi nurdan Veli’ye...

Utancımdan yutkundum,
Yutkundukça yutkundum,
Bir buket dua sundum,
Canım kurban Veli’ye...

Ankara’yı haz ettim,
Duygulandım naz ettim,
Ve derdimi arz ettim,
Derde derman Veli’ye...

Sevincim arşa değdi,
Hakkın sesi O ney’di,
Ankara başın eğdi,
Hacı Bayram Veli’ye...

21.05.2006 Ankara

Bu vesileyle Ankara’ya ülkemin ve dünyanın birçok yerinden teşrif eden şair dostlara hürmetlerimi sunarım.

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hacklenecek

Korkum sokaktan yana,
Kim neyden saklanacak,
Bu nasıl bir kampana,
Yok mudur aklanacak.

İzan ve uslarıyla,
Aşksız namuslarıyla,
Yenilgin hisleriyle,
Gâvurca hacklenecek.

Baba oğuldan beter,
Boş ver delikanlı der,
Sahne hazin, derbeder,
İdrâk yasaklanacak.

06.03.12 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Had

Her yanda rahmet feyiz samimiyet var ama;
Haddini bilmeyende samimiyet arama

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hak İçin Haykır Oğul

Seni sana terk eyle çevir O’na yüzünü,
Kâsen dolar rengârenk nur yağar perde perde,
Kapan secdeye kapan! Arala kalp gözünü,
Yol garip, dava garip, bir mâzi ki yerlerde,
Suffe Ashâbı gibi Nebiyi düşün oğul,
Yırt zulmeti vecd ile! Kâfidir yaşın oğul.

Düşün Bedir’i düşün, yardım gelir melekten,
Suffe Ashâbı gibi Nebiyi düşün oğul,
Gençliğini taçlandır hızlı koş gelecekten,
Yırt zulmeti vecd ile! Kâfidir yaşın oğul.

Yetim kalırsan şayet açılır sırlı kapı,
Poyraz esmeye başlar eser güllerin gülü,
Sarıl Kuran’a sarıl var edenin hitabı,
“Nurlu Yetimi” düşün çilelerle örgülü,
Pür nefes tövbe eyle, gelen himmettir oğul,
Kalk yürü yavaş yavaş hizmet nimettir oğul.

Dünya bizi bekliyor biz yeteriz biz bize,
Pür nefes tövbe eyle gelen himmettir oğul,
Balı arıyı düşün karıncalar diz dize,
Kalk yürü yavaş yavaş hizmet nimettir oğul.

Amansız bir yürüyüş kutsallar yağmalanmış,
Karıştık gidiyoruz inançsızlık diz boyu,
Öğütüyor gencimi kalanlar damgalanmış,
Bir tufan ki esiyor çılgınlıklar kop koyu,
Kalk yiğidim kal hele! Yeniden doğrul oğul,
Zaman mekân dinleme şahâdet yoğrul oğul.

Yağız at seni bekler, çok yolun var aşacak,
Kalk yiğidim kal hele! Yeniden doğrul oğul,
Emânetler sendedir yerine ulaşacak,
Zaman mekân dinleme şahâdet yoğrul oğul.

Benzin olmuş sapsarı bakışların karanlık,
Mağlubiyet ard arda sanki Uhud bu acı,
Mütevekkil gül yüzlüm taht kurdu kahramanlık,
Ümitsizlik yok hâşâ Yâr yoludur ilacı,
Yoldaşın kim dostun kim, zincirleri kır oğul,
Nefsin sussun sen bağır! Hak için haykır oğul.

Sen mahlûksun hem aciz nefsinle boğulursun,
Yoldaşın kim dostun kim, zincirleri kır oğul.
İblis galebe çalar dilsiz şeytan olursun,
Nefsin sussun sen bağır! Hak için haykır oğul.

15.01.2007 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hakikat

Ne devrimci ne faşist,
Ne Yahudi ne Budist…
Beni bana bildirdi,
Hikayem kutsi hadis…

02.04.2007 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hâl

Gözyaşından ziyade, ihlâs ile hâl olur;
Melekûta varılır kul başını eğince.
Ölümsüz nağmelerle sonsuzluğa yol bulur,
Tüm varlığı titretir aşk ile kükreyince!

24.10.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hal Oldu

Zaman zaman senle senden ziyade
Nedense hep sessizliğin yaralar
Tefekkür mü yüzündeki ifade
Beni sarsa bu sendeki veralar

Bir selam ver aylar geçti yıl oldu
Gözlerim bak yüreğine dayanmış
Unutma ki senden bana hal oldu
Deme sakın benim için kim yanmış

Uçuşuyor kelimeler heceler
İçimdeki nağmelere yer arar
Ses veriyor sensizlikten geceler
Neden bilmem bu mevsimler şivekâr

Peşin söyle hal diliyle sözünü
Vuslat tütsün hemdem ile ufuklar
Gölgeleme gün görmemiş yüzünü
İkliminde buluştursun şafaklar

16.06.10 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hâlâ Gelmedin

Unutamadığım, ismin andığım
Mor çiçekler açtı hâlâ gelmedin
Nerelerdesin sen yârim sandığım
Kasırgalar geçti hâlâ gelmedin

Kimseler duymasın gözlerime bak
Ben sende kavruldum güneşte toprak
Gel firar bahçemde uç yaprak yaprak
Zaman zehri içti hâlâ gelmedin

İffet reçinesi tenha geceler
Zihnim muallâkta nasıl niceler
Sükûtu besleyen derin heceler
Vakitlerim kaçtı hâlâ gelmedin

Uzun hava çaldı bam telimde dün
Ezgisi masmavi gözleri yosun
Sensiz çığlığımı duyuyor musun
Ömre ömür biçti hâlâ gelmedin

İçli metinlerim as adım adım
Bir yığın sözüm var birkaç saatim
Yüreğim yanıyor anlatamadım
Öldüm gece üçte hâlâ gelmedin

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hamdolsun

Hamdüsena olsun hamdolsun asra
Gölgeli mevsime güne hamdolsun
Sonsuzun döşüne yaz beni mısra
Bu güne yarına düne hamdolsun

Ayıp ve kusurlar dil ile beden
Hamdın süvarisi nefsle harbeden
Mükâfat müjdesi alır şükreden
Allahü teâlâya dine hamdolsun

Kelebeği seyret birkaç saniye
Görmemezlik neden hem isyan niye
Ve gül kokusunda yaslan fâniye
Kadir gecesine bine hamdolsun

Kudretin eseri hamd bir tek hece
Şükredenlerden ol her gün her gece
Ölümü hatırla ölmeden önce
Hâlisâne vakte an’a hamdolsun

Kıldığım namaza yıldıza aya
Bir lokma ekmeğe bir yudum suya
Kur’an salavâta ezan salaya
Ve Elhamdülillah O’na hamdolsun

15.05.12 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hasbıhâl

Her yerde tesbihat zikir var ama,
Bilmem ki orkestra nasıl görünür?
Yâr ile hasbihâl belki zor ama,
Avare düşlerim vuslat bürünür.

23.01.08 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

HasbinAllah

Israra ses veren sükutu dinle,
Hikmet ehli için frekanslar var.
Hayret kardeş olur kimi derdinle,
Hicran solukladı, nice bahtiyar!

Yer gök tekmil verir her sabah erken;
Güneşte hararet bulutta sükun.
Çaba sarf eyleyip idrâk dilerken,
Duaya sığındım yine ben bu gün.

Seccadem çöl gibi, yüreğim tipi;
Tatbikat başladı hemen peşime.
HasbinAllah dedi yolun sahibi,.
İstikamet verdi,yakarışıma.

26.08.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hâşâ

O Allah’ın indinde, yok ayrı gayrı var mı?
Ümitsizlik ne peki, bu kulluğa sığar mı?
Ses veriyor kâinat, görmemezlik ihanet!
O şefkati yok etse; anne çocuk doğar mı?

23.08.11 Bursa

Ömer Ekinci Micingirt


--------------------------------------------------------------------------------

Hâşâ.

Bakmayın siretime ne ağayım ne paşa,
Yakarışım O’nadır O’ndan başka yok hâşâ.

Ömer Ekinci Micingirt
Ömer Ekinci Micingirt414 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Ömer Ekinci Micingirt