Şiir Tutkusu

Menü

Defolun!

Bu kopası ayaklarım hangi derdin peşinden gitmiş,
Kör olası gözlerim hangi cehennemin dibine düşmüş,
Bu kırılası ellerim hangi tabuta değmiş,
Hangi kor ateşte yanmış bedenim,
Ah ulan ben nasıl ah etmeyeyim,
Kimi öpmüş peki azgın denizlerle boğuşan dudaklarım...

Sahi, siz kiminle dans ediyorsunuz kuzum?
Kiminle gülüp, kiminle eğleniyorsunuz?
Siz gelirken ben gidiyordum,
O yolları bana sorun!
Attığınız dikenler canımı acıtmaz,
Sizi kendi ayıplarınızla baş başa bıraktım,
Hacminizi de biliyorum,
Boş tencereden çok ses çıkar...

Ben şimdi nasıl sövmeyeyim alayınıza birden,
Sizin yüzünüzden bu kaçıncı intiharlarım,
Güneş doğmadan önce içimin öldüğü,
Bu kaçıncı sabahlamalarım,
Bu kaçıncı kendi kendimle konuşmalarım?

Bu kaçıncı kaçışlarım kendimden,
Bu kaçıncı vazgeçişlerim...
Ah ulan ölmeyi bile beceremiyorum,
Beni canımdan bezdirdiniz,
Kafama bir kurşun sıkmayı denesem,
Geri teper namussuz silah.

Kimim ben, varlığım nerede?
Yaşayan bensem ruhum nereye gömülmüş?
Aynalara bile bakasım yok,
Kim bu adam diye kendime sorasım var...
Daha dün ’adam değilsin sen ’demişti çatlağın biri,
Bu gün ’ruhsuzsuz’ diyen suratsızın birine de rastladım.
Ah ulan, gerçek ölüm bu olmalı,
Bu laflar öyle yenilir yutulur laflar değil,
Dokunuyor kanıma,
Var bir çelişki de anlayamadım,
Oysa ismim nüfusta kayıtlı...

Kefen paramı hazır ettim,
Neme lazım ortada kalmasın cesedim,
Adamdan sayarlar sonra,
Kıymetleniriz,
Ondan sonra da oturup ağlarlar,
Şu çelişkiye bakar mısınız?
Birileri hangi yüzle diyecek,
’ O adam değildi.’

Gerçi mezarımı daha satın almadım,
Pazarlık da yapmadım azraille ama,
İçimden bir ses öyle diyor
’Daha vakit var.’
Demek ki, yaşıyorum,
Demek ki, nefes alıyorum,
Şimdi sormaz mıyım,
O halde ben kimim?

Benimle muhatap olan sizsiniz,
Uzak durun benden!
Çekin arabanızı, ikileyin,
Yüz göz olmayın benimle,
İhtiyacım yok hiç birinize,
Ben kendime yeterim...
Ben böyleyim,sizin için değiştiremem kendimi,
Can çıkar, huy çıkmaz,güler geçerim,
Söylemediler mi size: delilere uyulmaz! diye.

Adam olmayanın mezar taşı olsa ne çıkar,
Bir gün ecel kapımı çalarsa,
Neye sevineceğim biliyor musunuz?
Hayallerimi çalamadığınıza,
Benimle oynayamadığınıza...
Gelmeyin istemem,sulamayın toprağımı,
Mezarıma çiçek de dikmeyin,paranıza yazık!
Dualarınız da sizlerin olsun nankör köpekler,
İhtiyacım yok hiçbirinize, defolun!
Riyakarlar, maskeli yüzler, şeytanlar!
Yalanlarınız kendi başlarınızı yesin...
Hayatı bana haram ettiniz,
Ellerim mahşerde yakanızda olacak!

Bilenler bilir,
Kimseye zararım yok benim,
Zararım kendime,
Ama gel gör ki,hep suçlanan benim,
Ulan madem adam değildim,
O zaman tükenen bu adam kim?
İşinize gelmedi mi,
Farklı dillerden konuşursunuz,
Siz beni anlayamazsınız,
Kıt aklınızla bana ceza mı verirsiniz?
Yoksa aklınız sıra beni bir başıma,
Yalnız bıraktığınızı mı sanırsınız?
Bu darbeler işlemez bana,
Sizden çok kuvvetliyim ben,
Çünkü ’sevgi’ benim sermayem,
Sevgi dolu, aşkla dolu bir dünyam var,
Siz sevgiden,aşktan ne anlarsınız?
Yıkılın şimdi karşımdan,
Bizde,defolu mallar iade edilir,
Yüzünüzü şeytan görsün kahpeler!


Vecdi Murat SOYDAN
(Yaşanmamış Aşkların Şairi)
01/12/2014-Isparta-23.45
Vecdi Murat SOYDAN474 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
5.00/5 Toplam verilen oy : 1
Ekleyen Kullanıcı : Vecdi Murat Soydan