Şiir Tutkusu

Menü

Yuvasiz Kalip Giden Insan Yurtsuzuna

Hayatin yanlis numarasina cevriliyor olmanin kisibasi fert dagilimi egribürüleriyle bayat; ve basit; ve bayaginin bayagisi itibarsizlasmalarin ilgi odagina herzaman kendini koyarak kilitlenip giden mahlesini terketmis dükkan gibiyse insan, orada zaman tam da simdiki fiil zarfindan edilgen kisiliksizin ismi cismi belirsiz zamirini yüklemlenmektedir.
Iste tam da burada, beslendigi zaman cöküntüsü cürüklerden arkasi gelmedik listelerle reklam ve ajans zikkimi binbir türlü kimyasallari düplenip demlenen insan, giderek kendi insani kimyasini da yiyip yuttugu genetigi bozuklara zamanayarlisi uyum güdüm saglayarak kendini ezip bozar ve sapitir.
Neticesinde bitmek tükenmek bilmeyen agit nizah ve sizlanmalarin asabi bozugu zamanayarli gidisata atölyelerden törpülenip tornalanam insan, her türlü kirli ve bulasik boyalardan karmakarisik edilerek boyanmis bir resmin kendini cerceveleyip dörduvarligina sandiklayanina her kosulda itaatkar figürani gibidir. Artik resmi yapan cinayetten bir manzara mi diler…kanli bicakli zulum mu…fabrikada dumani tepesinden tüten yok pahasi ölüm ücretlisi mi…istasyonun arka taraflarinda etini satarak ancak afyon narkozuna ulasan fahise sembollü busbulanik karanlikli gecit eylül mü…patronunu kapida karsilayan etegi kalcasinda ev cariyesi mi…ulak mi…usak mi…kantar mi…topuz mu…kimi yahut neyi neyin yahut kimin yerinde veya yaninda veya uzaginda nasil isterse o bicim….
Tam burada cariyeler ve patronlar demisken, öve öve kendini nobbeller balkonuna madalyonluk eden bati dingillisi dingonun helebilmem nesi dünya siyasetinde `söz ve güc sahibi` demokrasilerin neredeyse tümünde niye Krallik veya Monarsik idarelere ihtiyac duyulur…ha…! Niye…?!
Cünkü krallarin oldugu yerde mutlak kural ve kesinlik kaidesiyle usaklar, köleler, kullar, cariyeler, yamaklar, yalakalar, yataklikcilar, dalkavuklar da vardir kuskusuz. Yani kralligin oldugu yerlerde, yani özel ve imtiyazli taaa dogustan beri bas göz ve elüstünde tutulmalarin hak sahibi krallarin kabul gördügü yerde, usaklar ve gibi gillerin varligi kacinilmazdir ve bu olgunun dogal bir parcasi sayilir yani….kralligi kabul görülen yerde, her türlü krallik karsiti hak ve idda densizlige es tutulur ve en kücük kimiltisi amansiz bir takibe alinarak imha dakkasinda hemen oracikta edilir. Tükenen nefesse bosuna ömür üzmüstür. Iste tam bu yüzden kralciliga kafa tutan Marks bütün krallarin ittifakiyla taaaa kendi sagliginda, kendi gözlerinin ugrunda, Paris Komünü`nde daragacina cekilmistir…Marks`tan arta kalaniysa `Breylerin özgürlesmesiyle toplumlarin özgürlesecegi ve bu yüzden de insan sevgisi degil mühüm olan, asil mühim olan ölmek üzere nallari havaya dikmis insanin ölümüne müsade etmemektir ` gibi manyan manyetolu vizirdagin söz marklayicisi; ve vitrin soosyalist sosyologu; ve global zamanlarin yalnizca yahudi-filistin arkadasligina sembol olsun diye zirva bir bahaneyle Yahudi Enstütüsü özel ödüllüsü; ve Sant Germen mahallesinin burjuvan-bohem muhallbi cocugu jan Paul Setre, serbest piyasacilarin en eksiksiz memnun olacaklari sekilde Bismarklamistir. Oysa Setre`ye sormak gerekirdi, hadi adami yahut kadini intihar cukurunun yahut daragacinin yahut namluya tetik basarkenin kilpayisindan kurtardin…ya gerisi….? Yediden yetmise herkesin didik desik yarislarla birbirini yer tüketircesine gündelikci hayatlari kimyasal bozuklardan istiflenmek icin bogulup bogustugu akil, vicdan ve beyinsizligin ciril ciplaginda…hadi kurtardin zaten, ressaminin önkosulladigi bayagi, basit, bulas yalas adi ve asagilik resimlerinin hazir yapilmis cerceve icindeki ressamin tayin ettigi kodlamalar dahilindeki alabildigine breysel ve özgür ve bencil ve sosyetik ve carsi kahvelerine de arasira gidip sokak bohemleyen ölü cesedi…ya gerisi…?
Yani Setre`nin özgürlügü Global köleligin bizzat yan islerine bakan memuriyet dairesiydi. Simone De Bequar genckizlik hayelimsiliginin alabildigince disavurumlu bugün acaba kime göttürrtürsem kendimi gibiyle kisaltilan son model kesim bicim paris modaciligiyla havalara giren yelkenlice kostaklarla….Neredeyse gecmis yüzyilin tümünü ve günümüzü ve büyük bir ihtimalle de bir ceyreklik yüzyili daha kafakola almis ve alacak olan bu iradeyle, Claudia Roth ve Kizil Dani tiplemeleri Global yagmaciligin zirve soygunlarla dünyayi bogazladigi sinemaya Robin hut yahut Jan Dark`landirildi. Yani Donkisot artik luzumlu görülmüyordu cünkü krallar kilik degistirip beyfendi kostümleriyle pozlar cekimindeydi.
Almanya da krallik yok mu….? Hadi canim sen de iyi bakmiyorsun demek ki kendine. Fatih Altayli diye biri vardir, dipnotlarda penalti miydi degil mi fenersaray mevzularina takilir yasitlari gibi esitcene. Dogan Holding Medyatör Patronu ve Ertugrul Özkök ofisi onu uzuuun bir zaman muhafazakar ve din tezgahtari kesimlere karsi har hur ettirip Yenidünya Dünya Düzeni öncesi klasik yuroamerikanci kanadin yaninda yeralarak düzenin nimetlerinden yararlandi. Yeni Dünya Düzeni Ortadogu kizil kiyametlisi Bop isinin geregi daha bayagilasmis kulcul siyaseti bütün dinsel tepkimeleri de siboplayacak sekilde denetim altinda tutmasi zorunlulugu yüzünden, Atlayli kovuldu yerine kirli sakalli iskele sancakli Ahmet getirtildi. Bu sayede duruma entegre olundu. Yagmanin devam ettigi su günlere varmadan evveli en son Fatih Altayli`nin yazdiklari arasinda ` Angela Merkel`den Almanya gibi büyük bir devleti yönetecek sansölye olmaz ` diyen zart zurtlar vardi. Angela bugün ücüncü dönem hüküm etme silahsörlülügüne hazirlaniyor. ….Caktiniz mi almanya`daki Krallik köftesini…ve bizdeki aydinaydin dogancik medyatör güzelceme gelecegi kör bakisi ?
Orada, yani Almanya `da hicbir konuslandirilmis düzen harici kimiltiya zerrece müsade edilmedigi Almanya `da, özellikle Türkler bu yabancililigin en göze carpan ve kendini hatirlatan insani olarak takip ve kiskaca alinir. Uyum derler fakat, uyumu sadece kosullandirilmis boyunegimli usaklar ve hizmetciler olmaktan ibaret kral hayatlari karsilayan kimliksiz ve kisiliksizliklere sadik kalinmasiyla es deger sayarlar. Bunun disindaki oynama onlar icin yapilmis resmin bozulmasi demektir …Bu yüzden `En Alttakiler ` diye Hikaymizi yazan Günter Walraf`a yazin konusu olur mevzu. Onlar buna bile tahammül edemez Walraf`i ileri gidiyorsun gibiye gelen Dogu Alman Eski Ajani ithamiyla hizaya getirirler. Ayni kuyu Atom santrallerine karsi yeldegirmencilik eden Hippi Tiritin `e de kumpaslanir…Giysi Georg`a da…
Yani Demokrasi burada, patronun müsade ettigi adim araligi kodlanmis noktalardan noktalara serbestce hareket robotlulugudur…Ötesi Savas satanlarin, araba satanlarin, petrol satanlarin, kimyasal satanlarin, ölüm zulum satanlarin Global krallari tarafindan yapilir ve yönetilir…Merkel` se perde önü ortadirek oyuncusudur. Gelir gider o veya benzeri kuklalar.
Iste bizdeki mafya, siyaset, dintezgahi, insan ticareti, vurgun, talan, arazi-arsa yagmaciligi, maden mineral babalar gibi satimciliginin hakka,hukuka, dine ve vatana ihaneti ve nihayet Bop Esbaskanlik Kralciligi, özellikle sag tetikci cete ve sol düzen artigindan medya malzemesi üreten salaklandirilmis senarist besleme ve büyütümcüsü estek köstek dayanikli mal malzeme ve destekciligiyle, bir acaip garabet vucuda gelip ayakta durmaktadir .
Ve bu yüzden tüm yedi göbekli sanat, yemeyip icmeyip cogaltilmis hüzün ve küskünlükler yosup yigmaktadir insanlarin kafasina cünkü, insanlarin yoksulluklarindan baska mesgul olup tüketecek hayatlari yoktur. Iste bu yüzden usakli garsonistt, pavyonist, dalkavuklu, cariyeli kullu, hizmetkarliklar gece gündüz insanlarin beynine ve vicdanina yedirilmektedir ki, insanlar kral gibi yasayanlarla cariyelik edenler dünyasinda kendi hayatini unutup, cekip kölelige kulluga gönülden razilikla gitsinler….Kavgalar, ihtiraslar , zulumluklar, savaslar, zalimler, gürültüler, küfürbazlar, siddet yapimcilari, dehset yönetimcileri,,,günboyu duruma uygun insani insa etmek icin haril gürül bu yüzden; bozuk düzen ipine dizileyip , aklini, vicdanini, ruhunu ve nihayet tüm hayatini igfal ve tecavüz etmesi bu yüzdendir…
Bop…Bop…Boooooooop diye diye memleketi bomlaarak…ve milyarderlerinin milyarlarina kat be kat yiginak yaptigi, yoksullarinin satilacak ne haysiyet ne onur ne kisilik ne kimya hic mi hic….gecmisi ipotek, gelecegi hacizlik yasadigi…
Arada cok güzel hareketler bunlar filanlardan cokca cene calip kendini maymunlayan maskaraliklarla, düzenin birincisi olmak ugruna bozula bozula bozgun yemedik hicbir insan hali kalmayan kimyasal kümes kuluckaligi , gerilimli, gergin, dehset, siddet, nefret, öfke, kuduz, kudurgun; yalniz, yalnizinyalnizi yalniz; yabanci, yitik, yorgun, ezgin, bezgin, küs, dargin, illetli, kirli, pusulasiz, imansiz, inancsiz….
`Enam 50 : De ki,ben size Allahin hazineleri yanimdadir demiyorum. Ben gaybi da bilmem. Size ben melegim de demiyorum. Ben sadece bana vahiy olana uyarim…`…yani insanim ve sizden biriyim de , diyor.. Fethul gibi gayipten filan zügürtlük edip gizli servisli isler cevirme diyor.
`Nisa 135 ; Ey iman edenler adaleti titizlikle ayakta tutun. Ayrilanlara ana babaniz dahi olsa iltimas etmeyin.`
`Enam 30 : Yeryüzünde yürüyen hayvanlar, gökyüzünde kanatlanan kuslar, sizin gibi topluluklardir…` …yani insanim diye ukelalik etme hakkin yok diyor.
`Nisa 107 : Kendine hiyanet edinenleri savunma, cünkü Allah hainligi meslek edinmis günahkarlari ne sever ne de bagislar `….diyor babalar gibi satana ve babalar gibi satana babalik yapan Bop esbaskanliga.
`Azhab 48 : Zalimlere ve zulmedenlere boyun egme. Onlarin eziyetlerine Ahllaha siginarak diren ve dayan `… yani tüm Allahsizliklara duyrulur…ümmeti müslümün diyor Kitabi bizzat kendi agiz ve diliyle Kur´àn ..Eger müslümansa, kimini neyini ne gibisini anlamasi gerekir ve illa gerekir.
Yazik…oysa ne güzeldi kullandigi hayat kadar yerine aynisiyla iade edebilen dünya…insan dahil, sevgi dahil, zaman dahil, iklimler…cicekler, cümle cemreler ve cerciler dahil, oysa ne güzel ülkeydi Türkiye…Türkler ve degilim diyenler dahil…Cumhuriyetle…
Yirmidokuz Ekim `e bir kez daha sevgiyle

Seyfi Karaca………..Ekim / 12
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Seyfi Karaca