Şiir Tutkusu

Menü

Virgül ve Sonrası

Ver sinek kizini, koy kupa dinegrisini, al maca papazini…tagge külah..! Bu kumar böyle olunca suyu tükenmis denizlere benziyor, ekmek teknesi battikca sündüklesen ve kasirgasi belasi bitmeyen yasam kiyisinda bulasik-yalasik iz ve isler pesinesini kumbaralasip giden hortumlasmalar.
Hata etmeyi yasaklamak kadar hata islemeyi kendine hak saymalar arasinda tepesi üstü yeryüzüne dalis yapan MOTOR BEYiNLi yazilimlar gibi, her yönünü rotasini kaybederek üzerine programlanmis sifreli davranislarin atomize olmus aksam ve parcalarindan bir türlü kendine cikip kurtulamamanin övgüsü ve yergisiyle beslenip bilenerek, kim nereye nasil yapistirilip yakistirilirsa orda öylece oyunun eksik olanina sandalya kapmak icin omuzdan bakan seyri hücrelenip hayatinda hic isik yüzü görmedigi zar-zorlulugun yüksek kulelerine ve INSAN YUTAN Ziguratlarina hayatini harc karar..
RASTGELESiYE..
Eger sinek kizi veya kupa papazi gelmezsse herseyini coktan kaybetmeye razi, tartmak ölcmek yormak düsünmek irdelemek sormak ilgilenmek ve itibar ederek öylece karar verip davranmak ilgi ve ihtiyat silsilesini atlatip kenardan dolanarak, insanin gidip varacagi yer, kücük capsiz hileli zahmetsiz emeksiz vuruslarla büyük kazanimlar elde edecegi sonsuzluk sinirsizligi ve ölümsüzlük eseri sürsaltanat sultasi zannedecektir. Eldesi miktari ne olursa olsun bu kördügüm; ve böylesi saplandigi cerahatten baska hic bir yasam belirtisine hayat hakki tanimayan kusursuz kapanis; konustukca dilsizlesen, ezberledikce unutan, kaydettikce silen, duydukca sagirlasan, kactikca tutsaklasan, ürettikce tükenen, cogaldikca azalan, davrandikca felclesen, bagirdikca sessizlesen, yüklendikce etkisini yitiren, yakinlastikca kopup uzaklasan, derinlestikce ucurumlasan, agirlastikca degersizlesen, seyreldikce tikanan, kopyalandikca aslini esasini yitiren, kapandikca teshir olan, saklandikca soyunup ciplanan, baglandikca darma dagin olan, sisip kabardikca alcalip düsen, genisleyip sivrildikce onurdan özden itibardan siglasip pörsüyen ve yikinip yürüdükce gayretsiz cabasiz UYANIK GECiMLiLiGE saplanip sabitlesen avare kasnakciliga yörüngelesir.
Hani diger zamanlarda Siller, Sekspir, Goethe yahut Dosteyevski veya Emile Zola gibilerinin icinde uzuuun anlatimli KiLiSE dahil heryerini ROMANTiKLEDiGi her heceyi, her hicvi, her hayalimsiyi, her olguyu, her anlatimi her cümleyi her kisiyi her kostümü her lafi ev ev sokak sokak tüm alan meydan yokus ve bayirlariyla hic cekinmesiz ve soluksuz okuyup hayret ve hayranliklar icinde kalanlar, kendi öz gelisimini bir türlü saglayamamanin kundaginda özgüvensizlik büyüterek akli fikri hissi duyguyu düsünceyi YATALAGA bagladiklarinin kiris ve kolonlarini hücrelenirlerken, diger yandan da özendikleri kendileri olmayani imrenip kalemi kagidi oynanmis bir kumarin getirisine kendini kaybetmeyi haciz ve rehin verirler. Bu kisir döngu budalaligini bu noktadan sonra yönetip yönlendirmek ve diledigi bahse tutusturup kullanmaksa, cocuk oyuncagi bile degildir cünkü kullanilmis akillarin esiri ve kullanilacak olan hayal ve düsüncelerin kiralik kaleminden baska ne öznesi vardir ne de yüklemi.
Bu bakimdan bizde hep bu kumarhanecilige müsterisi muazam CIKAR ODAKLILIGIN cok yüksek gelir getirisi elde etmeyi uman tek vurusta sonsuzluga ve ölümsüzlüge yüksek gise rekor kirimli ve cok ÖDÜLLÜ ESERLER vermeye dönüktür sanat, müzzik, makam, usül,mimari,ahlak, estetik, resim,akil, fikir, tasarim,edebiyat yahut sinema. Arap-Fars olanini taklit etmekten bir türlü kurtulamayan DIVAN `la birlikte TANZIMAT tam bir özdesme ve benzesme batakligidir. Bir türlü kendi dilini bulamayan ses soluk dil ve dagarcik, yazip okuduguyla ÖZÜNDEN ÜRETiP GELISEMEMEYE ödülü verenin ve övgüyü siparis edenin mali mülkü maliyetinde kim nereye kiskirtip kamciladiysa oranin kapi bekcisi veya söz –süs savunmacisi olmustur ne yazik ki.
Bu yüzden de yeryüzünün ücte ikisi ve yasadigi hayatin yarisi yoktur ortaya konan müsteri odakli eser vericiligin. Cünkü eger icinde cami ve civarini anlatmasi gerekecekse adam veya kadin ele alici, orayi aklinin bile ucundan gecirmemeye kafadan saplantiliysa yoktur ve silinmistir onun akil fikir görüs ilgi ve yasam dünyasinda ayristirilip kapandigi cami ve civari. Ayni zamanda kendini bir baskaya örtüp kapayan karsi tarafin adami veya kadini olanaysa ayni misillemeyle Halk evleri ve civari yoktur…oysa her ikisi de kendi dünyalarinin tümünü anlatan Toplstoy yahut Jack Loondon okuyup hayranligin feristahina akil fikir bel baglanir…
Birkac gün evveli bu yollardan ün ve nam sahibi bir kadin yazar ve romanci `Allaha cok sükür cok satiyorum, imza günlerimde herkesten cok siraya girenim var, col cocuk hep yurt disinda, tek derdim cevrilerim yapilirken baska dillere buradaki kadar ayni ilgiyi görmüyor yazip yayinladiklarim, fazlasiyla para kazaniyorum ve gecimimi bu yolla sagliyorum`…derken, Türkce`nin ugradigi sakatliktan ve azgin deger kayipli yüksek erozyondan laf siraliyor, cümle üstüne cümle yosup yigiyordu.
Dedim ya…`ver sinek kizini, koy kupa dinegrisini, al maca papazini `..allak bullak kafa, hece, kavram ve kalem karmakarisikligiyla,zeminsiz tavansiz yok bir yerlerde tutunmaya calisan ve tutustugu bahsi rast gelmedigi zaman herseyini hic bir kiymeti harbiyesi kalmama ACISINDAN doyurup besleyen güncelde gündem calkalayarak, her davranisiyla beraber tümden kaybedecegine en bastan itirazsiz- cekingesiz razi gelmelerin varip gidecegi yer, hic kuskusuz bir türlü yasadigi hayata özgürlük ve yasattigi kisilige özgünlük kazandirip gelisemedigi kundakciliga bagli yatalak kalip imrendigine soytarilasan sakat-sukatlik olacaktir.

Seyfi Karaca……. Mart / 19
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı :