Şiir Tutkusu

Menü

Ören Rampa

Oruc ayi gelende…nice insanlik var ki, kupkuru ekmege muhtac hayati ibliscelerden söndürülmüs güz gazeli gibi..sessiz bir agit…sönük bir cira…kül olmus hasat harman ve cani burnundan gelesilerde, yazin bile kis gibisine sonbahar..Ey insanlik, sen ölmedikce ve eger ben susmaz bir ömrü yasarsam, en az ask kadar inancim olan kalbimdesin..
………….
Ören Rampa
……
Simdi herkesce daha anlasilir netlikte degilse eger ``Türkiye``yi etraflayarak kiskaca kilitleyen resim; o halde demektir ki,cigliklariyla sonsuzlugun önünde akip giden hayati kendine dogru cagiranlarin kan; ter ve can bedeli yorulanlarin güzel yarin düsleri ve hayati sorgulayip sorumlulanan emekleri bastansona heder olup, tepeden tirnaga hebaya gitmeye yarindan da yakindir.
Cünkü sen zaten ölüden beter hastasin diye akilalmazlik afyonlari yutturuldu nicedir Türkiye’ye. Bu özgürlük ve bagimsizlik düskünlügü senin bedenine cok fazla geliyor diye yamali; yarim yamalak, beyin kirlisi, cigerine tükürülmüs kalpsizlik, ahlakina pislenmis isenmis rezillik rüsvalik dondoncaksizligi, inancina kaypaklik ve sürekli suyu isindirilan degiskenligin herhavaya gelen yanar döner firfirildakligi, kisiligi ve kimligi delik desik olmuslugun sosyetik caka satan sokak sürtüklügü ürününden dogma büyüme kizoglankiz melez maymunu…..türü sayisiz cercöp giydirilip sahipsizligin dünya meydanluginda ciril ciplakliga soyup sorutturuldu topyekün Türk toplumu…
BOP denen yabanci sifrelerle uyruklandirilmis paramparcalilik giydirildi Türkiye’nin canina ve tenine. Senin pilin bitti diye gündüz gözüyle prangalar vuruldu sürüklene sündürüle götürüldügü sürgüne. Aciktan aciga dagi; tasi, köyü, kenti, ovasi, deresi, irmagi, vadisi, gelmisi, gecmisi, dili, tarihi, akli, vicdani, bellegi, bulgusu, kültürü, sosyo dokusu, kültürü ve cografyasi diyenlerle devam edip giden büsbütün bir hayati borc boynuzuna arsiz namussuzca gebelendirilip, günden güne karartilan dünyasizligina öldürücü cereyanlara carptirildi …ve bizzat kendisi hirsizlik yolsuzu olan siyahi kapkara lambalarla yolu yordami kendi varligina has hayatindan saptirilip sasittirildi.
Yerli-yabanci bütün dünya sülüklerinin yolgecen hanligina her türlü kan-revan artigi bulasiklarini yuyup yikayarak kendini ` ak ´ landiran böylesi fenerli alayli sosyetik baygin-balayik parti, devleti ele gecirmenin tek arpaligi olarak gördügü tepeden tavana catisi cökük ve carpik kentlesmenin mümün oldugunca bedavaya getirilecek Tokilesmesiyle, merkezden uzak daglerini ve taslarini hicbir altyapisi olmayan temelsizlige oturtarak kendi kisir döngülü varligina dönersermayelik etti. Oradan elde ettigi devasa gücle önce geri dönüp sehir merkezlerini ve daha sonra da sehrin bütün altini üstünü alt ve üst yapisiyla (siyaset, din, devlet, insan ne varsa..) topyekün isgalle tapulanip cebe yürüttü.
Amerikan Cia savas ürünü kafa kontakligindan dogma ‚ ben burda oldukca sana luzum yok‘ anlamsizligini kisiye bela diye yükleyen cama saplanmis cinnette catlaklik, zaten kendinden baska kimseyi düsünemeyen kisililik ve kimliginden sogulmuslugu bogup bosaltiyordu önüne rastgelen bütün yasamsal dokununuslara…Ki, anlik, kisa sürede herkesin penceresinden herkesi tek surat, tek kafa, tek aliskanlik, tek güdü, tek takim, ama cesit cesit bölünmüs parcalanmis yamaliliklara kopyalayip kimsesizlastirendi O kiyimli kiyamet makinasi..
Bütün niyeti dünya sömürücü sermayedarlarinin acik havali kapatmaliklisi olmasi gereken herhali hapsedilmislere gardiyanlik vazifelisi bu makina, etkisizlestirdigi tüm allak bullak karamsar karmasasinin ne yapsan iflah olmaz vurgunlar yemisligiyle bitkin; bikkin, bezgin, bozgun, etkisizligine iletimlesen sessiz, suskun, bunak ve cesareti sizilar sineklere sinik yerrebatan cekimlerine matrak metrajlik filmi makaralayanin kapi bekcisiydi.
Yani hersey yüce ilahiligin bir parcasiydi. Su da. Toprak da. Leylek toprak ve insan da. Bitmez tükenmez hayat sonsuzlugu da bu yüksek makamin bir parcasiydi. Ama ille insanlara kendinin disinda bir tanri arama ilimli islamciligi Pensilvalandirilip Bop cifliginde insani cilki inancina cikik kümeslik kulucka makinasi mal durumuna alim satimli kilmak icin Nato..Cia..Birlesmis Milletler…Yahut hepsinin karma komisyonu Bop’a ve esbaskanlarina fena halde ihtiyac vardi. Ve hersey bu sinemaya göre kurcalanip bozularak sartlandirildi.
Her isin basina BOP memur ettirildi yani. Gönüllü nöbetciye önce belediye arpaligi ve daha sonra bastan sona Türkiye ve cografyasi esbaskanliktan bekci diktirildi. Kafanizin ortaligi karanlik diye de eline yüzyilin dünya tarihinde esi benzeri görülmemis ibadethaneleri günah merkezi kilan hirsizluk lambasi afis ettirildi.
Insan yüce ilahiyatin bir parcasi ve hayatin birebir yüklenen öznesiyken, bu kör kilavuzlukla insan sürekli devsirilip Bop mali ve malzemecisine dönüstürülmeye hem kendini, hem dünyasini, hem tanrisini ve hem de ahiretini terke tayilige takas görüldü.
‘Ille basörtüsü isteriz’ gibi bir ahmakligi en basta kadinlari bu yayilmaci capraz ateslemenin bop hizmetcisi kulu köleligine en görülür ciplak meydanlarda yirtinircasina bagira cagira servis ettirenler, bütün bir Bop cografyasinda camilerin yuro-amerikan kahpe ve kanli isgallerine topa tüfe tutularak milyonlarca insanlarinin tarihin az gördügü vahsetlilikle katledilip irzina; canina ve malina göz diken yagmalanmalarina aciktan aciga ayni kör ve sahtekar lambaliliktan yemyesil isiklar yandirmakta…ve hatta bizzat esbaskanlik kolbandiyla kortejlik edip muhafiz ve malzeme tasiyiciligi yapmakta. Ve oruc aylari gelp gecmekte, formaliteden herkesler aksamlara kadar sözde kendini dinine feda eden fedai…ama gel gör ki, göz göre göre adeta islam cografyasi .nice ac..nice susuz..nice katliam..nice cinayetlere kayitsiz ve kaygisiz, agzi salyali kuduz köpeklerce delik desik edilmekte,
Ulusalciligin resmen terör listesine eklenmesiyle baslayan bu yikimin diger yarisi ; Türk insaninin binlercyildir kisiligiyle kimliklesmis Müslüman tarafini felc ve körkötürümlüge berbata batirarak tamamlanmasi gerekiyordu. Toplumda hicbir aksi uyanisin kimiltisive kipirdanisina firsat vermeden, bizzat Dinin ve Türkiyenin kollayani ve koruyani gibiye pozlanaran usuldan usuldan uyusturan afyonlarla özendirilip bezendirilmesi gerekiyordu herseyin.
Bu yüzden arka plani kara lambalilik culcuval örtülüp basa gecirildi….ki günün birinde niye orada oldugunun hicbir aciklayici anlamini birakmayan askerlerinin yuro-amerikannca basa cuval gecirtilmesine giki cikmayan Türkiye, cuk diye ne önüne ne kusulursa yalayip hic itirazsuz yutsun diye…
Bu baglamda hekes alay alay kaymakli banknotluga Bopluk memur olup…:
MHP…bu carkibozuklusga cartcurt sibpbu…
CHP….bula bula onlar da nihayet bir laf bularak…Bop’un hakim ve hüküm olmasinda bakirelik vazifesi üstlenen tasiyici vürüslügünü üstlenmis anarahim mutlu muhalifi
Ötekini hic ismiyle bile anmaya luzum gelmeyen kürt ayrisimciligi üzeri tezgahlara kuyumcukuk düzen yoksul marabalik agasi…ve bunun ismi, millet iradesi üstün kölelik demokrasisi…Ha..?
Simdi bu senenin bizzat Bop esbaskanlik hükümetinin kendi agziyla ifadesizligiyle ( Almanin Karlsruhe’sindeki kira parasini ödeyemedigi icin kendini ve etrafindakileri kursuna dizerek Global acligin ve sefaletin yalanci yüzüne tükükürüldügu ayni günlere yakin zaman sularinda temsili olarak bütün yagmaci sis ve Amerika da ki serbest piyasa sidet nefret salgini Batman-terminatör sinamasinda temsili olarak bütün yagmaciligin intihar ettigi esnada ) kem kümledigi sayisal ekonomik iflasinin rakkamina göre; ocak haziran ikibinonikisi itibariyla yaklasik yedi milyar liralik acik vermisiz.
Bakan simsek..yildirimlari sosyal devlet olmanin üstüne yikarak, memura, isciye, falana filana ödenen ekmek parasini suclu bulmus…ve cikartin midenizi disari ve en iyisi kan kusarak ölün demeye getirmis isin neticesini…
Ve kapida aclik yoksulluk savas….nice kolgezip hayati korkuyla besleyenlerin belasiyla, sürgünden sürgüne sessizlesip seyroluyor sevgili Türkiye, halinda dilinde bana neci , kim kimsesizlige ne lazum…


Seyfi Karaca............Temmuz / 12
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Seyfi Karaca