Şiir Tutkusu

Menü

Mayıstan Mayısa Uğraksız İstasyon

 
' Profosyenel' olma kavramı hep konuşlandığı içe kapanmışlıkları kalıplaştığı kapsam dışında kalanlara karşı, gayrımünasip ve özel kılma üst düzeyliliğinin ahım şahımlılaşma zırhlanması gibidir.
Tok sözlüdür. Çalımı çelmelidir. Locası yüksektir. Samimiyeti uzak mesafelidir. Resmiyet düzeneğinde jilet gibi pürüzlerine fiske vurulmamış üstü örtülülülükle dil ve dağarcığını donanmış, takım halinde formatik, çok numaralı ve simetrik dengeleşmesi üstüne insan eli sürülmemiş bir hayatı cezbedercesine üstünkörü ütülülüklere pirim veren. Pirimini alan. Ve kendi kendine tahsis ettiği bol tahvilli kıyaklardan gül gibi geçinen.
Herşeyin yaşandıktan sonra zamanaşımına uğradığı günlük yaşam tükenimi alışkanlıklısı günümüz çangıl çungulunda, çağrınca bir türlü birdaha geri gelesi olmayan çölleri, sam yellerini yahut izi buralardan da gelip geçen insan aşıklarını geçmiş zaman zarflarında gitti gelmez postalarına havale etmeden önce, iki...bilemedin en az üç şeyi sormadan güne başlamamalı insan.
Eğer durumda değişiklik yapmam gerekiyorsa değiştirerek kurulu düzenini başkalaştıracağım şeyin hayatı karşılayan fazlalığı nedir...? Biiiir...
Eğer yerle bir olma pahasına yıkılmayı bile gerektiriyorsa bu köklü değişim, yerine yaptığın şey yıkılan öncesine değer mi...? İkiiiiii
Sınırlı halimle ben insan, sınırsız düş ve düneklerimle durmadan değişimi arzeden aklı başından göçmen hayal...neyim var yaşamaya değer, neyim yok değişmeyi zorunlu kılacaksa uğrunda kendimi karşılık koyup feda edeceğim değer...? Üç..!
Yoksa önünüz sonunuz, bu düzen bizi bozuyor diyerekten asvalt aşındıran bez pankartlar arkasında yumrukları havaya sıkılı gelen giden bulutlara asabı bozuk lanetler yağdıran ve ardarda gelen darbelerle ağzı burnu kırılıp kirli düzenayarına düzeltildikten sonra küfrettikleri düzene danışmanlık yapan 'Altmışsekizlilikler 'palaskalı kuşaklılığı gibi, darması dumanlıklardan olana memuriyeti kepazelenir, türlü türlüsünden müdürlülüğe terfi koparmak için rusvası rezilliklerden damgalar vurdurursunuz ayanınıza, beyanınıza, hatta ve hatta na-mahremlerinize.
Atom silahlaşmalarına, doğal düzeneği bozguna uğratan çevre kirlileşmelerine ve betonarme toplumsal kuklalaşmalarına karşı gelip kendilerini hatları karmakarışık şehir demiryolarının raylarına prangalayarak tunç çağı kılık ve kıyafetlerine geri dönüşü özendiren 'Yeşil' salgını hippilileşmeler de işin başında kıyamete doğru giden dünyadan dem vurdulardı. Asıl amaçları Doğu-batı soğuk savaş duvarlaşmasının Vatikan ayaklı 'profosyenelce ' sermayedarlığına piyonluk eden bu haraket, döndü...dolaştı...epey bir ortaçağ keşifçiliğini ' Halk ' bankacılığından tenefüs edilmiş keşiş ve seyehatnameliliğini modern manastırların siyasi defterdarlığına kayda geçirdikten sonra, arzedilmiş üzere Doğu Bloku batırıldı. Fakat Nato ve sömürü merkezli dünyayı serbestçe babasının malı gibi ezip, gezip, kıran kırana dolaşan Kapital; kendilerine insan acı ve çilekeşleri pahasından dilber-kostak hizmet gören Hippici yeşilleri sayesinde alışılagelmiş hortlaklılığına devam etti ve etmemeye de hiç niyeti yok gözükmektedir.
İşte bugün, ölümün çok kutsanıp, insanlığın durmadan tabutlaştığı Emek-Sermaye itilafının insanlık boyutunu tümüyle derin yaralarda kanlı bıçaklı ölümcül yılgınlıklarla yerinden kımıltısız bir mezarlığa dönüştüren, küçük çıkarlar karşılığı ve kolayca ucuza gelen satılık hayatını hiçe harcamış öykülerden derlemeli nice özgeçmişlerle biletleyip geri dönüşsüzlüğe gününü savan geleceksiz Birmayıs...Yan tarafta fabrikası tütün duman insana uğraksız istasyon .
Yarınsa profosyonel Fenerbahçe...Galatasaray...Beşiktaş...Trabzon...Antep...Anamur...buzlu portakal ve şarampolü şaşkın turistik tesisatlı köprü, kavşak, yol, canavar, körkaypak musluk..
Yarın birbiriyle ekmeği suyu toprağı ve insanı bozulmuş beyin ve bilinçsizliğe dününü hemen unutuveren düzenden kırıntı pay koparmaların haysiyetsiz mesnetsiz işsiz güçsüz ve mesleği sürmanşet seri katillii ..sokakta tuttuğu herkes herkesi bir biçime getirip gel seni artiz yapalımdan hizaya dizenlerin birbirini kanlayıp, kinleyip, kamalayıp tüfekleyip toplayıp bıçaklayanların hır gürü...


Seyfi Karaca........Nisan / 12
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Seyfi Karaca