Şiir Tutkusu

Menü

Geceydi

(Diyanet Gazetesinde Yayınlandı)

Geceydi

Geceydi
O güneş sevilsin candan öte

Geceydi
Güneş beklendi
Güneş özlendi

Karanlığın sarayları boy verdi
Kar düştü,Sevdanın kanı dondu...
Ağlandı

O Nebinin doğumu bir şafak,
O güneşti,yıkıldı karanlığın sarayları...
Güneş doğdu
Neşe doğdu

Süt anneye verildi
Bembeyaz bir süt
Bereket yağdı bereket üstüne
Medine`de yıldız yıldız izleri...
Medine uyandı öptü Nebinin ayağını

Dünya karanlığın ağında
Sadrının kitabını açtı melek
Gökler bir kitap gibi okundu...
Gökler nur saçar bir kitap gibi
O gökler sevilsin candan öte

Hira dağında
Güneşe tutulan ayna...
İlk ayetleri okudu nebi
Yağmur sessizliğiyle
Kur`an geldi ayet ayet
Çölde sevda pınarı
Rabbinin adıyla okudu Nebi
Kurtuluşa hamileydi cihan
Bütün gönüllere gül sergisi

Bahardı
Gül açtı
Gül açtı alınlar
Gül açtı eller...
O bahar sevilsin candan öte

Örtülere büründü Nebi
Haticenin örttüğü teselli bulutu...

Meyvesini verecekti o dua
Ömer kükredi gök gibi
Ziyaret edildi Beytullah
Kırk yıldız secde etti gibi

O kükreyiş sevilsin bayrak gibi
Ömer kükredi gök gibi
Kırıldı zincir
Gökte sevinç bulutu

Ebu Cehil getiremedi şehadet
Ebu Cehilin dilinde diken

Hayata nurdan elbise giydirdi
O büyük Peygamber
Çiçek açtı yetimin yüzü
Bal tattı özü

Miracta ümmetim dedi Nebi
Ümmeti öz çocukları
Ebu Bekir sıddık
Ebu Bekrin gözlerinde güneş...
Sönmesin Ebu bekrin güneşi

Altmış üç yıl ömrü Nebinin
Altmış üç güneş göğsümüzde

Vahyin rahmetine karşı çıktılar
Çiçek büyümedi ömürlerinde
Baş ezdi ellerindeki taş
Sofralarda zehirdi aş
Ağlandı

Kumlar sevinçle öperdi gül ayakları
İşkenceler edildi Nebiye
O sevdasıyla gül gördü işkenceyi
Güneşini gördü sevdanın
Elime güneşi verseler
Dönmem sevdamdan dedi
O can
O candı
Göklere yere
O can sevilsin candan öte

Gül mevsimi şimdi
Dünya karanlığın ağında
Mekke Bilal gibi bir köle...
Bilalin gür sesidir
Hayat veren çöle

Üç yıllık muhasara
Küfrün karanlık kilidi
Çürüdü yıldızların ışığında
Işıklar bir güzel bir güzel
O cesaret dağ olsun özümüzde...

İki dostun ölümü
Eylülün işaretleri
İki dostun ölümü
İki kar tanesi

Hicret etti Nebi
Devlete ilk adım
Şafakta ilk ışık
Gözlere düştü ışık
O ışık sevilsin bayrak gibi

Hicret emri geldi
Yıldızlar kaydı Medine`ye
Taif`in taşları kahrından yandı
Medine, nur üstüne nur geldi
O nur sevilsin bayrak gibi

Medine şimdi anne kucağı
Hicret yolunda Nebi
Müşrikler oyun kurdu
Ne zaman ışığa karanlık karşı durdu
Süreka küfrün oku
Saplandı kumlardan sipere
Ey Süreka kumlar vurur tokatı
At sürülmez nur üstüne...
Kumlar yer yüzünde yıldızlar gibi
O kumlar sevilsin kahramanlar gibi

Ay doğdu Medineliler dedi:
Geceye vuruldu yumruk
Her an yeni bir gömlek
Gece soyunur vahşi elbiselerini
Her gün ayrı kıtada
Bir destandı yazılan
O destana sarılalım denize sarılır gibi

Hoş geldin dediler
Yüzlerinde nur ellerinde nur
Ateş gibiydi çöller
Deve çöktü kutlu yere
Gülistana dönüştü
Bilal ilk müezzin
Bilal su veriyor Medine`ye
Gül açtı adım adım çöl
Mescitler gülleri çölün
Bayramda şimdi her gönül
O aşk dağ olsun özümüzde...

Gazveler yapıldı küfürle
Karanlık öldü
Güneş yıkar geceyi
Ağıtı söylenmemiş tek ölü o
O ışıklara uzanalım denize uzanır gibi

Mekke feth edildi,
Dalga dalga temizlenen bir denizdi Mekke
Allaha şükredildi,şükür kulluk
Ümmet-i Muhammet bir büyük deniz...

Uhutta kırılan diş
Papatya
O bahar habercisi
Hamza yoluna baş koydun
Hamza dağ oldun gözümüzde...
Hamdi Oruç1429 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Hamdi Oruç