Zindan avlularında kuş sesleri,
Buzulunu kırar son hürriyetin.
Parmaklıklarda esrarlı hayalet,
Göğe çizer ıssızlık sürüsünü.
Renklerinden düşürürler renkleri;
Gam boşluklarından sıyrılıp birden,
Çarparlar âmâ sükûtun nabzına.
Çekirdekten filize prangalar,
Çatlar tarihin ayak izlerinden.
Tehlikenin sırtlan masasında şah,
Acının ölümsüz kucağında mat.
Gidip gelmede ardınca oyunlar;
Piyon,zehrin kadehidir en önden;
Avlunun ortasında oyun şah-mat.
Sesler yıkılmış,ortalık tenhada;
Kuş sesleri parmaklıklarda tını.
Eşyanın hâkikâtinde sonsuzluk,
Rüzgâra sunuyor sırrını,çıplak.
Renkler yoktur gecenin aynasında;
Işıklar, esrarsız varlıklarını
Yıkmakta koğuşlarda,kanayarak.
Aynalar damlıyor suyun üstüne;
Dökülüyor zindanlara çiçekler.
Gecenin kıyısında duvarlar lâl;
Beton damlarda uzaklar kördüğüm.
Gölgeler sızar düşlerin rengine;
Mahkûmların alnında gülden is'ler,
Boşlukta tek çarmıhla çifte ölüm.
Gecenin Aynası(zindan Saatleri)
GÖKHAN ÇAKMAZ15 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Şiir Adresi : http://siirtutkusu.com/gecenin-aynasizindan-saatleri
Ekleyen Kullanıcı : GÖKHAN ÇAKMAZ