Keklik kayalari ordaydi, orda vadilenir derin derelerle dertlesirdi kuzular kartallar
Coban geldiginde yanan isi cira ordaydi
Ordaydi oylum oymak camlar bardaklar cardaklar
Irmak ordaydi……….
….

Körpeler sürüye karisip katilirken pekmez ezip üzüm süzen dili dudagi gidengüz yillarindan kalma serbetler demleyi siralar tiryakilenen siraneler kendi daginda baginda ilkyazlarda…
Ali dayi elinde irbik evinin örtmesinin önündeki harman kehinde abdest aliyordu. Kalaycilar gelmisti abdala ki…abdal pinari neredeyse geldiklerinde bütün bir hayat ortagi iklimini birlikte yasadigimiz kalaycilarin ekmek tahtasi, evraac, fiston, pazen, islik, göynek, yazma, örtü, oklava, gügüm, kasnak, gözer, elek yapip sattiklari yer kil cadirlar obasiydi ve yer sincaplarinin ibibiklerin tilkilerin tisdanlarin tosbaalarin kelebeklerin kuzgunlarla kekliklerle beraberce TOPRAGIN calgisini söyleyip dillestikleri günese uyanip gelene gidene aya yildizlara yatak yorgan serdigi kapilardan bir MENTESE kapisiydi…
Kalaycilar gelmisti abdala.Kömür karasinda kor alevlendirip kab kacagin kuracagi gönül sofralarini körükleyip harlandiriyordu sitil bakrac helke kazanlar sirasinda ne varsa. Terzi dudu makinede isledigi entariyi sahibine götürüyordu setenlerin üstünden. Atlar katirlar nalliyordu serce yuvasi civirdesen sögütlü dere kenarinda, baspinar gölünün yamacinda büberhasan…ekinler firik mi firik, erikler caglayi geckin maasil. Koruklar dagina bagina göre kimi ham meyve kimi alacadan ileri balbadeler salkimi…
Anisin osman yaza ve harmana hazirlayip eksik gedik tamamliyordu kosup güttügü kagninin. Ekin bekcisi adanali, kuzu cobani golcu, köy bekcisi danabas emmiydi sigir cobani ceddinin abisi mustafa…
Biri konup biri havalaniyordu göctügü yerlerden dönen kuslar sürüsü. Baglar hinca hinc kürtün gibi güze heglenip küfelenecek dallari asmalanip yüklenmisti. Felahiyeden askerlik vakti gelenlerin kagit küregini bildirmek icin cendermeler gelmis gitmisti. Örtmelerin cogunda ekmek edip as pisirenlerin dumanlari tütüyordu. igdeler sariya tozlanmis yolda yolakta salkim sacak, düzler yokuslar alistalsrin ariliginda bal toplayan arilara saz cümbüs ediyordu. Ne biliyim ben…yaza mektup yazip yolluyordu evler yollar damlar sokaklar…
Harman pinarindaydim. Kim yoktu ki toprak yamacta üstümüz basimiz yirtilip parcalanircasina kaypincak kizakliyorduk caliya bereber dipsiz derelerin enine boyuna…
Baktim kizilburundan yukari heybeleri yüklenmis yukari yokusluyor hamdinin büyabasi ( rahmetli namiyla GIR HAMDiNiN KARISI ) Diremlerin baginin sirtini gecti, garümerlerin evlerini savustu, mezarlik, adanali, halidin samanligi, ve nihayet saban emminin örtmesini gecene kadar sif sif siiiiiiif izinden gittim yürüdüm…
Ondan evvel eve vardim. Anam cücükleri yemliyordu. ` ben üzüm istiyom `..dedim, bogunuk bulanik sesle`ben üzüm istiyom `..
Anam aldirmamaya, duymazdan gelmeye calistiysa da…huyumu bildiginden `lan nirden buluyum ben simci ben üzüm, üzümler daha koruk…`
`Hamdinin büyabasi sepetlerinen yüklemis getiriyor saban emmiye yolda virdigördüm dedim..`
Bizim asagi bagda suyunu öndüce kullandigimiz küllülerin gölünün altinda, yolun hemen dibinde sadece ücbes kariklik bahceligimiz vardi, üzümlü asmalar yoktu…Asagi bagin tadi doyumsuz üzümleri irmak duldasinda oldugu icin en az onbes yirmi gün daha erken yetkinlesip olgunlasirlardi. Hamdinin büyabasi üzümleri oradan getiyor dediyse de anam….
Anlamadim, dinlemedim yerden yere vurdum kendimi olmadi….damda sokakta ne kadar akil tas varsa eve yagdirdim. Güzel anam arada sirada kafayicikarip `etme lan, yapma oolum avrat gelsinde isdeyim `diyebildi ancak…
Kadincaaz geldi. Kapikomsumuzdu. Kiki gibi tasladim heybeyi yükü indirdi. Anam örtmelerine ihtiyatla dolandi yürüdü…
Aradan ücbes solukluk vakit bile gecmedi ki, anam kadincagizin getirdigi sepetlerden birini `ille al götür yogusa kapina basmam `dedigini hala kulaklarimda duyup cinlayan sesi beraberinde, almis getirmis tandirin dibindeki sofraya sermisti…

……
Ezelmasal Misali
……
Keklik kayalari ordaydi, orda vadilenir derin derelerle dertlesirdi kuzular kartallar
Coban geldiginde yanan isi cira ordaydi
Ordaydi oylum oymak camlar bardaklar cardaklar
Irmak ordaydi
Su süyemi caylar ordaydi
Cakil taslari rdaydi, unutmadim seni ladesi orda yel orda yamac orda
Dönerdi bir cark degirmenden kuyudan
Dut ordaydi tatli dilli
Tomurcuklu güllü bag ordaydi dag orda dikn orada
Pinar ordaydi tepe orda biryerde belki dorukta
Belki bulutta belki karda belki yagmurda belki nacarda belki göcte
Insan yazgili bir hikayenin evi barki ben uyandim geldim diyen
Hikayesi ezel masal simdisine simdinin
Akipgiden zamanla ertelerde ötede
Ayaz buz bulanigi tozdumanlar icinde

Seyfi Karaca………….Aralik / 15

2.5/5 Toplam verilen oy :