Şiir Tutkusu

Menü

Esasen ve Kefilsiz

Sagi solu belli olmayan her kisinin kafasiyla bedeninde uyusarak birlestigi yer,suur ve bilinc kaybi akil bozukluklarinin ihlalettigi köhneler karanligidir.Sarildikca kendi etrafini kendisiyle lime lime örüp örgütleyen cana kiyici böylesine dikenli tellesmeler mahpuslugunun bütün cikis yollarini icine insani yutarak genisleyen ucurumsal cöküntüler haraphane dengesizliklerine borcludur.
Bir hali bir halini özümsemeyen karakter bozukluklarinin olanca kayitsizliklara yenilip hayatin zaman gidisi yönünde yer ve yol bularak bütün zenginlikleriyle gelisini karsilama gücünden mhrum olarak ezilmisliginin altinda tüm yetiskin iradesizligiyle kendini kisitlayan engellere yadirgayip yabancilasan sogulmalarla kaynagini kurutan bir borclanmadir bu. Cünkü insan, kalbinden kafasina giden yasam baglantisiyla hayat dolulugunun ve kendi degerinin farkina varir. Farkina vardigi degerleri günün getirisi yönünde kullandikca cevresine uyanmis olan ilgisi iliskilendigi bütün yasam seyriyle sag –sol, uzak veya yakin farketmeksizin kesfine cikar. Kurdugu iliskilerle birikimlerini zenginlestirir. Zenfginlestirdigi birikimleriyle kurulu olan hayallerini ve yasam seyri ufuklarini yasamin duydugu ihtiyac boyutunda bozumamis degerliligiyle dengeye koyup büyütür. Fakaaaaat…
Bu saglikli denge ücüncül aktarimlar üzerinden hayati uzaklasmis duygu ve duyumlar degiskenligi soyutlasmalariy´na rehin düstügü anda, sahibi olmayan dürbün kayitsizinna körtopallasir hayat. Oradan bakilan hersey ayaküstü idareciligin ait oldugu yalnizlastirma grup ve kutuplasmalarina bir tarafi diger tarafini reddeden kafasiz ve kalpsizligin yarimyamalikliligini capulculayip üste basa gecirir. Yabanci bir kafada kendine ait olmayan cürük –carik bedenlerde hayati bulmayi uman sonsuz bir yanilisi devamli cektigi cilelerle sancilasip bastirmaya ceza sahali alanlar yaratir. Kendini uzaktan seyreden bir ölüm kalim anfi tiyatrali hipodrum tutsagidir bu kendi ölüsüne cigliklar atarak tezahüretleyen aksak ve arizali takip. Yani sagi solundan kopuk basi bozukluk, bellegi, bilinci, suuru, hic olmadigi ve sürekli sürgün eden hafiza kayiplisi süreclerle, hayatini yasam kacagi sinirlayan ve kendi kendinin yokyeresine sartkosan ömürden yalnizca aci cekimli ikramiye yövmiyesi güneksiltici kovalasmalarla ne özgürdür ne de kendi kisiliginin akli vicdan sahibi. Kendi kisiligine özgür olmayan kisiyse hayattaki konumunu, gereksinimlerini, rahatini, dayanikliligini, düzenini, devamliligini, neye yahut kime göre ilgi vea iliskisini saglikli zeminler üzerinden temin edip kurgulayamaz. Bunu yapamayan kisi ise hic gelismemis olan kisiliksizligiyle toplumsal duyarliliklara has hassasiyetleri gösteremez. Rivayetcidir. Icazetcidir. Kuldur. Emirusagidir. Bütün gözlem ve izlenimleriyse kendine ait olmayan hususiyetlerin dldurdugu zemberekler hiza ve yönüne mahalli mahsuscuklaradir.
Bilen bilir…! Erkan gilin bir kac yil önce Mentese daglarinda dudaklarina bahar tazelerinden binbir elvanda pürlenip püsküllenip ciceklenmis otlari degen son sürüleri dörtdolandi yayildi. GURDENCI diye ad koyduklari kangallar yolarkadasiydi bu mahle bir hali pamuk yumusacigi atlasipek ve bir diger hali heybetli kükreyislerden ates mi ates..Daglar onlara hayran, onlar daglara seyran bir de kiminin suyu kime nasip deredeki düzdeki sögütlü gölgeler yahut ciplak poyrazlardaki pinarlar yola yamaca sabahina ciktigi hevesi aksam alacasina yorgun ederken, notasi hicbir müzisyenligin kalibina sigmayan coban isliklariyla inis okus zamanin sigabileceginden de öteye götürüp höyügü tepeyi bagi dagi ve harmani… Bir gün gelmis sürü pazarini bulmus…Birgün gelmis bir bezirgan, bizim düven döndügümüz sari sapli harmanlarda davut, nevzi, adil, ceddin, hamdi diyerek cogaldigimiz cocuk sevinclerini sedirinde daha henüz yeni salkimlasmis üzüm alacalarinin cubuk sepetlere sirali taze bag yapraklari altindan keskin düven taslariyla oyuk oyuk ettigimiz yassi ve uzun taslarin üzerinde son haliyle gözümüzün ugruna sofralanisini elvedalarcasina…
Sürüsüz kalinca kahirdan ölecekmis gibi olmus Gurdenli kangal. Bir höyükte bir cingellikte bir atöyünde bir sarikayanin dibinde….aranmis durmus kalbini kafasiyla dengeleyen dörtbiryanlik erbabi muhabbetini. Mentese oldugu yerden silinip süprülmüs gibi hicbiryerine sigamamis. Erkan diyor ki, ` kapiya geliyor, her gelisnde iniiil inil iniliyor, yok sanki inilemior agliyordu mübarek…Ne verdigimizi yedi. Ne suvardigimizdan icti. Hicbir alistigi sese ve isliga kafayi kaldirip kulak bile asmadi. Herkesten merhabasini kesti. Sinir krizleri gecirdi, gelene gidene hovulamaya basladi. Birgün böyle, besgün böyle….birgün oldu baktik köpek in cin oldu ortaliklarda yok. Biz acep baska köylerin köpekleri ki bogdu derkennnn….bir de duyduk isittik ki, bizim vefakar Gurdenli Hira` da sürüsü olan bir cbanin pesine takilmis. Bir daha da bizim oralara cevahir de versek dönmedi….`
Yani hayat…sagi solu belli olmayan engellilikte alistigi dünyayi bile terketmek zorunda kaliyor ki, Özgürlük, islevini yitirmis anlamsizligin hici hicinesinde isterse kendini saga sola savurup sacan sorumsuzluk gidebildigi kdar basibzuklulugun bütün kurakcil alanlarini tümüyle zaptetmis olursa olsun, hayati kendi kendini tutuklayan kölelikten baska hicbir anlam ve ifadesi yoktur. Baharda bahcelenen dünya tazeligiyse, insanina hic rastlamayan tükenmisligin cölüyle izi devamli silinerek yiten kayboluslarin sararip solmalarina mahkumdur.
O sebeple bilen bilir…! Birzamanevvelki söyleyegeldigim satirlardir, hatirlatmaya deger gördügüm…:
Bilim, fen, ilim, iktisat, matematik, hak , hukuk, din, saglik...Duran yahut yürüyen herseyi emrinin eli altinda insanligin topluca kiyimi icin kendi kendinin tetikcisi tutan bir yerdeyiz...giderek alani azip azmanlasan cöllesmelere en cok kalpten ve kafadan bagimli kilinan kiblesizlikle,,Bazan dipsiz bir ciglikta rastlar insan kendini burada..bazan da hic... Her ne yahut kim hangi nesnenin kimine veya kimsesizine uppusunu gubbusunu okuyarak bozulur veya düzelerek bozulursa, kim kime ne derse desin yahut kim kimden hangi kutnu kumaslarini acerlenip gicirlanirsa gicirlansin, dudagindaki dile gelen kadar degilse gönlünde uyuyup uyandigina yidip güttügü düsü veya niyeti, halden haraptir, özden uzaktir, gözden bulaniktir beyinden köhne ve kalpten virane, ismi gül veya insan olsun hiiiiiic mi hic farketmeksizinden aslina daimliktir esasiyla itibar olunan..Sanirim uzunca bir müddete bu kadar paylasim yetisir ve hepinize sonsuz sevgilerimle diyerek..



 

Seyfi Karaca………….Mart / 13
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Seyfi Karaca