Şiir Tutkusu

Menü

Cilingiralti Minelbeynelminel

Afarozunu bekleyen defteri coktan dürülü affedilmeler gibidir; yasadigina degmeyenlerle bindirili bosaltilmis dolulugunu yüklenmis olan ve bu agir aksakliligiyla da devamli kendi ayakbagini kendi kendisiyle prangalayan sucluluk mahkumiyeti.
Araliksiz yagan yagmurlarin topraga bir türlü isik yüzü göstermeyen gün güneslerden mahrumiyeti gibi yahut ziyana gitmesin diye düzgün ve düzeyli düzeninde tasiyabileceginin onulmaz mislince su debisini omzundan aktarmaya zorlanilan degirmenlerin kendi haddini ve boyunu askin sellere –sagnaklara gargaralanip bogulmalari gibisine, zehirlesmek yutaklarindan yasam kökleri kurak ölüm siparisli köhnelesmelerin ekip bictigi hasatla kusursuz bir harabat; ve harabinda cigligi bir türlü dinmek bilmeyen cöllesmelerde kendini son bulan acimasiz ölcekli mahkumiyyet.
Bu yönedir dünyanin yönünü yöntemini insansiz-pusulasizliga sevkeden dirliksiz düzeni. Hatir, hayal, husus, hususiyet, mahrem, na-mahrem, birey, toplum, hal, yol, gidis, hat….hep bu yöne. Esastan uzak; aslolandan igreti; durgun zamanlara ayari bozgun sahtekarlik dolambaclisi saatleri kuran ve gece gündüz tiksinti uyandiran kac-göcler kabuslarini uyustugu derin dalginliklarda hic uyanmaksizin hayatinin bütününe sarilip sarmalanan kesintisiz tükenisin bereketliligiyle hayatini dehsetli sonlarda bulan nedenselliktendir, sekil ve sembolllerle yasamin sevgi dimagindan islerligini köknden kaziyarak yerine karistirimis kurcalanmis cansiz soyutluluklari insan diye korkuluklandigi.
Salinmis korku kesatliliginin bütün bir insanligi yiyip bitiren askiya ve baskiya alma bedeliyle hirsiz haramliligini eksiksiz örtüsen sulu boyali rengarenklilik havaliligi, ugruna yasamini bagislayarak kalabaliklasan birbirine bagli nispetlilikleri hirs küpüyle catlatarak, bütün gün boyu sidik bulamaci dallas türü türlesmisliginin boyun borcunu ancak ölüm pahasiyla ödesmekle yükümlü kiblesizligi diyaloga kilinip, sahane sahanlar, hertürlü yilmazcemolar, herayak erdogan yilmaz yorulmazlar… ciyak-viyak dangurtularla kendilerini kurup besleyen sivil yikama yaglamacilik diktasinin ana arteerlerini devamli ihtiyac duyulan can pazarliligina kaynakcilikla, rengarenklendirilmis asiri yuro-amerikan kostümlü dozaji ` cok güzel hareketti bunlar kilitlemesiyle derli toplu raflanmis dükkan haline getirerek, `demeseniz bile biz kendi kendimizi ayakta alkislatmasini nasil olasa biliriz `…para-zitliliginden ibreler yoklayip mikroskobik mikrobik organlasmalarini saglar.
`Türk Ögün Calis Güven ` yasam gercekliliginin kendi yürekliligine dayanan emek ve ekmek ve daha niceler güzeligini bosa cikarmak icin, siddetlendigi sanal salaklasma uyum ve uyusumuna agri kesiciler yetistirmekte zorlanan; ve vaktini öldürmekle ancak gecimliligini saglayan verimlilige zemin ve taban ayarlamali arsizlar; ahlaksizlar, allahsizla, ve hirsizlar, sosyal dengeler bozulumunu asla insanligiyla degerlesen olgunlufa ölcüsüp düzeltemeyen siparislenmisce o kadar coktular ki…akildan , fikirden, ahlaktan, haktan, hukuktan, sevgiden, egitimden, sagliktan; üreterek herkese yeterlilikle paylasilmis tüketme aliskanlikli özgürlesen demokratliliktan gittikce bozulup yoksullasarak, yalnizca kimi hayvani kudurgunlulugun acligini doyuramayan zügürt zümreleri, calismayip, calisanin bütün hayati haklarini ulu ortalarda bitlenip para-zivtlenmek pahaciligi kumbaraciligiyla heryere baski ve baskin veren örenlige cevirdigi….
Evet…calismasi gerekirken canla ve basla…Bilimle, ilimle, ilgiyle, insan iliskileri düzeylisiyle, inancla, inadina, izanla, ihmalsiz….calisarak üretmesi ve ne ürettiyse hayati ayrimsiz ve ayirdimsiz dogu-bati-kuzey-güney heryerde, herdaim.heran, hic cekinmeden ve cömerce ve cesurca…mümkün ve devamli kilan iyilikle ve saglikla….calismasi gerekiyordu Türkiye güzeli, dünya güzelleri güzeli bir ülkenin onurlu ve kisilikli yasadigina degen özgürlügüne düskün, bagimsizligiyla övünclü, gelmisiyle gelecegine akil –vicdanla bagli güvenlilikli, öz evladi insani olabileydi.
Bundan saptigi icindir, yani `Türk Ögün Calis Güven ` söz vermisliliginden sapitip saplandigi icindir, hergünü beladan belaya sürüklenen batakta milyon ve milyarder olma yavsakligiyla yanip tutusan asalakca bitlesmelerin kücük cikarlari ugruna gözlerini kirpmadan neresi nerde kalirsa kalsina terkettikleri memleketin hayali, hali, yolu, hatiri, hatirasi, hatti, hududu ve hal ve gidisi…
Calisarak bir lokma ekmek götürme derdiyle ögününü darda zorda kölelikten bin beter patron keyfiyetine bagli kanunsuz allahsizlikla tüm toplumu global küreselcilik ve onlarin yerli tasoron-tefecileri acilar icinde inileyerek gecirenlere polis ve coplarla ates püskürürken…Kendi hesabini bilmedikleri milyarlara daha gölgede birakan yigmalari yine global sömürgeciler bankomatlarinda ve yine Türkiye`yi istedikleri kapis kapisana paylasimliga dövizleyecek olan sicak para-borsaciligina speküle ederken…
Yani yerli yavsaklar, yaban globallerle kendi ülkesini bedavaya parcalayip bölme allahsizligini calismadan ve cigeri bespara etmez onursuzluklarla kul köpekliligine serbestce pazarlayip piyasalamaya askilayip baskilarken..tüm toplumun karakterini de elde ettikleri rehinelik oraninda ayni sartlanmislik kosullarina bozup, talan etmektedirler.
Alinip satilan, türlü türlü türlü kiliflanmis giysilenmis kirli camasirlarin yikayicisi makinasalligina cok genis kapsamli, yabancilasmak lisansli, her sarta uygun kullanim amacli dilsizlesen lisanla, sanki bunun Türkcesi yok mu diye kendi kendini kendinden sordugu bitik-batakta, dünyanin coktan kafasini kirliye yudura yudura midesi kalkip afakanlari bikip usandigi Brezilya dizileri dallasmasi, komedi komedya kabere bar menü bilmem neler nelerden…`cok güzel hareketler bunlar ` cikmazinda kendi kendini alkis tufanina tutturan…
Cigarmis caylakliklardi her acilimla bir boyut daha kaybeden geleceksizligin durmadan insan avanaklama pusulasiziyla; ve calismayan veya calisip da, malini mülkünü ve kazancini biravuc deyusa malvarliklatmaya….carpik capraz cekili hadsiz hudutsuz sir-hattiydi calisarak, calistigini hakca pay eden carki düzenliligin asilli esasindan denge bozumu. Bir baska deyimle sivil diktanin kaypak kizaklarinda uctu uctu kus uctucuk…piyes korkulugu etmeler o kadar coktular ki….dolayisiyla, hattinda ve zatinda, sabahtan aksama kadar sidik bosaltimi lafazanliktan degil peynir gemisini, memleketin omurgasini yerinden oynatip, ( hak, hukuk, etik,bilgi, birikim, özgürlük, bilisim, birlik, egitim, tarih, kültür vs.vs…) her türlü yozlasmaci yobazligi entel-dantel-etnik-tarikati….filanlarla modalayip mahkum kiliciliga aczederek, asla birarada duramazligin birbirine katlanamayan calim celme hir-dalaslarini asitlestiren gergin giriskenlige is kurup…
Ancak birbirinden kacarak kurtuluslarin paramparcaliligini özendirdiler…Oradan kaynakli bunak, bulanik,bozuk, bitik bataklik, hala üzerinde bit-parazitlerinin vizirrrrr vizirrrr vizziiiirrrtttük cana tükrüsmelerle Türkiye ve Türkiye merkezli cografyalara Global sömürgeciligin altin tepsisinden özgürlesip calilanacak olan baharcikligina kafes kusculugu ettigi…gide gide savas durakli ayari bozulmus bir zamandir memlekette saat…Netenyahu secildi, Obama Hüseyin incil üstüne Yuro-amerikayi dünyanin basina bela kesecegine sapasaglam yemin icti…Iran kirmizi cizgiyi cektiüstüne kirmizi cekik cizgi, petrol gaziyla kanrevan ateslendirilmis Suriye….
Yani hal ve gidis savasa dogru dakkasi sayili kesattir..Türk,Gün, Calis Güven asillisi esasini saparak ve sapitarak, sülüklesmis sürülesmelere sürüm sürgün doyumsuz, duyarsiz, duyusuz ve duyumsuz yikilislari kendine tekseceneklendiren dengesizde, bop esbaskanligina sahim padisahim gibisine, bop esbaskani da Global patron dümbüklere, büyükten kücüge dogru sarkip giden pusuda pusulasiz, birbirini devirip devreden yükümlülükle…

Seyfi Karaca…………Ocak / 13
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Seyfi Karaca