Şiir Tutkusu

Menü

Cekic Güclü Patriyot Bop Füzekondusu

Sosyal gelisimini aksatmaksizin yasadigi dünya ile saglikli, güvenli, becerikli, paylasimci, korunakli, devamlili, dirayetli, dirlikli, diri, dinc, ihtiyaci oraninda tüketen; tükettigi oraninda üretken; ve hepsini kapsayan oraninda duyarli ve sorumlu kisiligin sahibi olarak kisi kendini hayatina beraber yetisip kazanmali ki, olasi her halukarda kendine ihtiyac duydugu b ütün yasami boyunca kendini yedekleyen koltuk deynekciligine gereksimin görmeden hakettigi huzur icinde kendini adil, güvenli, yeterli, uyumlu, doyumlu, maharetli, kanaatkar, sevecen, dengeli, dirayetli, yetkin, bilgili, algili, iliskili, iletisimli gibi nice dünya doluluklariyla özennmis, bezenmis, özgünlesmis, özgüvrencelesmis ve donanmis olarak bulabilsin.
Kendisiyle barisik yasamanin asla vazgecilmez alt yapisi olan cocukluktan baslayarak taaaa ki ana rahmi devreleri dahil kundaktaki salincak evresi; insan tenine, sicakligina ve yakinligina yönelik gönülrahatliginca hic esirgemeksizin bakim büyütüm ve emzirimle emekleyip, ondan sonrasina her atilmis adimla hayata tepeden tirnaga eylemleri, söylemleri, fikri, düsüncesi, katilimciligi, etkinligi, icinde bulunma yogunluguyahut eksikligi gibi birebir iliski ve iletisimciligi sayesinden gün be gün kendini tamamlama yolundaki tanikligiyla, hem kendinin, hem de kendi cevresinde yahut ulasilmasi zor uzagindaki dünyalari algilayip ulasacagi farkinfdalikladir buralardan kazanilarak sonraya ve sonraya yasam boyu süresince hayatin huzur ve kendinden memnun barisikliklarini özgüvenlesip, donanip, özenip, özgünlesecegi kendisiyle ve dünyasiyla denge kuran yetkinlik sahipliligi.
Kurtlar, kuslar, kelebekler, karincalar ve nice varliklar, üreme zamanlarini yeniye havalandirip harmanlandirirlarken, yasamin calar saatleriyle kendilerine bildirilmis olan göreceli mirasinin zerresine ziyan getirmeksizin ve akillara hayranlik uyandiran vefa, sorumluluk, duyarlilik, yetenek, özveri, emek ve fedakarliklarla, cöööp cöp uzaklari cekerek belki en azgin firtina yamaclarina yuvalarini kurarken yahut topragin dibini kovugunu deyim yerindeyse tirnaklariyla kaziyip siginacak ve barinacak evcillesmelerin kaygi telaslarini güderken henüz daha isin basindadirlar. Sonra ölüme ve hayatin bütün yaban yadirgiliklarina meydan okurcasina doyurma; kollama, gözetleme, bakma, barindirma, büyütme telaslariyla gececek olan zamanda neredeyse kendi paylarina düseni dahi bölüstürüp bakmakla yükümlü olduklarinin hayatina ekleyip ulayan bu sorumluluk, gün gelip yetkinligini kazandigini duyuran yarinin devralici nesilleri kendi hayatlarina tasinma ögretilerinin tümünü edindikten sonra, bir gün dahi olsa luzumsuzluk ve kendi disindakilerin hayatini gaspeden diyet istenceli zorbaliktir daha fazlasina ayak diretim.
Cok cici bici yahut acikgöz, yahut en en enlerin en derli toplusu cocuk sahibi olunmak arzusu, kisa yoldan köseyi dönme acgözlülügünün ille herkesten üstün olma yarisciligiyla kördügümlesen kundaklarda büyüyeceginden, dogum konrollü projelendirilmis programlarin ticari, sanayi, tibbi, teknik, dekor, grafik, kozmerik, moda, magazin türü ana kumanda merkezli özendiren ve bunaklastiran endüstrilesmelerinin adeta üstünde etiketi ve ambalaji pesin hazir cok kopyalanmis sanal cogalmisliklarin kundak ve kucaklarini ev ev kisiliksizlige tecavüzlerki, burada cocuk kapi önüne kolay kolay tek basin konulamayacak kadar özgüvensiz, yitik, ürkek, korkak, eksik, aksak, madur, mutsuz, tatsiz, zevksiz, bunalimli, salak, sapsal, sanal, bagli, bagimli, hapis, ve sadece hic üretmediginin dolaplanmis degirmenini hayvandan beter kudurgun mahluklar gibi tüketmekle vazifeli köle gibidir.
Costurulmus ve körüklendirilmis göz kamastirici yalan ve yanlislara körelen, yaninda ve yakininda kendi benzeri kendine yaban ve yalniz kalabalik gruplasmalar fanatigi olmadan kendini kayip ve karanlik duyup hisseden, acziyle olusumunu ve gelisimini derinlestirip o cikmazdan bu cikmaza sürgünlügünü sürükleyip, hayattan bikip bezip usanan kavga gürültüler egilimlisi her diyenin tetikcisi bu hal, kendi gözüyle bakmasini unuttugundandir; ve kendi bilinciyle kendi hayatini hatirlayip kotaracak kadardan hafiza kaybina ugrayip bunaklastigindan, ne fikir yürütebilir gelecege artik; ne de gecmisinden edinilmis insan miras ve yeteneklerini örgütleyip organize edecek kadar bilinc, bellek , tecrübe, ilgi, iletisim sahibidir; her ne nereye ne kadar nicin lazim veyahut degillerin, luzumuna uygunlugunu derleyip toparlayip kullanabilenden…
Dokunmak, görmek, duymak, sezmek, konusmak, ilgilenmek, iliskilenmek…kiside karsilikli güveni olusturan akil, fikir, vicdan, olgu, olusum, olay, is, icraat, denetim, denge, iktidar, uyum, dirlik, düzenliligi saglayan baslicalaridirla, Bunlar ve benzerlerinin olmamasi halindeyse düzenbozanlik veya bozukdüzenlilik kiside baskin ve hakimdir. Bozukdüzensizlik kiside baskin ve hakim olursa kisi kendini yabancilligin tutsagina eksik ve ihmal birakmistir, güdüküdür, yamuktur, haramdir. Yamalktir, yamadir, yamaktir, yalakadir, yanlistir, yalandir, usaktir, ücradir…ancak rezil kepazelikler ve desiseler dessaslar yoluyla kendini sivriltip simsir ve kaypak görünümlü pürüzsüzlüklerle sembolik tavir ve imgesel söylem eylemlerle doldurusuna gelir ortaligi kasip kavuran ( evirip ceviren ) piyasasi serbestinin..
Burada lafi baglayacagim yere dönersek…böyle bir ` Moda` lik Model `dir Türkiye. Hani diyorlar ya, etrafindaki yoksulluk sultasi saltanat ve surekasinin ensahanesinden saheserlendirilmis, hicbir hali kendine benzemeyen ve her hali kendini soytarilayanlarin yamalikli ulakli usakli kapikulluguna benzeyen yuro-amerikan fabrikasindan tornalanip tesfiyelenmis burgucuklu kurgucuklu delik desik kevgire dönmüs `Model `…Bir dedigi bir dedigini tutmayan iktidarsizligi terbiyelenerek ve her hayat basliginda uzlasmaci komisyoncu muhalefet sibobu yedek karmali iki kat ve cif dikis iktidarsizligin sürgünleyen sürükleyen sefil sürekliligi süreclerle mekanize ve mankenlestirilmis `Model`..
Tüm dünya yagmacilarinin yol gecen haninda görücüye cikmis bakirligin ugradigi tecavüzün en gözdesi, birinin `biz sizinle etle tirnak gibiyiz `dedigine bir ötekinin ` bas git be, ne kardesi biz esit poz pozizyonuna zimbalanmak isteyen ayri ayri halklariz `diyerek ilik kemik ve kafatasciliktan gelmis gecmis bütün yoksulluklarin birikmis kinini kanini vahametini etnik ayrimcilik hokkabazligiyla sarjüre süren….baris ve demokrasi ve insan haklari ve ´Kardesligi `züppelik süreci…
Dokunmaya bile insanin icinin yandigi sevgili Türk bayragini yaktiginin sayisini bile unutan; ve her bu kafayla sarjüre sürüldügünün vardigi sonla ölüsünün üzerine Pe Ka Ka bayragi sararak `ayri –gayri ve kavim kardes yahut ayni birlikte degerlilikler fiilinde filan olmadigini ` bagira bagira aciktan ilan eden…
Su günlerde günboyu heryerde hersaat kafasi ayarli adam-kadinliga kurulu kiralik veya satilik emirerleri kirli kanalizasyonlariyla kin nefret ve öc alma modelinde yuro-amerikanca Türke, Tükiyeye, Türklüge ana avrat düz giderler derecesinde naklen hucumtaaruz bop silahlasmasi kusup köpüren…Cok yazildi cizildiydi…Madimak sivas Oteli`ni atese verenlerin sakal takarak insanligi oracikta yaktigi. Heeeep bir sürecti kesintisiz ve süreklilestirilerek birbirine kapi aralayanligin devamiyla, müfettisli, mübasirli, memur-amir….Türkiye Cumhuriyeti`nin hem mühür sahibesi olup hayati ihmale, soyguna, talana, zimmete, zindiga acik Küresel ve Yerel Isbirlikci-talancilarin `Pazar` mali haline getirip yikarak, sonra yeniden yapan usta-cirak yahut her ne karinagrisindan kalfaliga en uygun makinalardan biriyle kendilerini hüküm sahibi yapan Yirmisekiz Subat`a yüklenip de…Madimak yanginini ve Deniz Feneri türü sürekli soygun vurgun sürecine tek …bir tek zirnik bile laf etmedigi.. Filistini Van Minit`lerken Irak ve diger yoksul yagma yikim ve zulumlarina tek..bir tek bile zirnik laf…
Libya`ya ben olmaz dediysem dokunamazsin derken sonunda buralarda kiyim yapam savas sürgün ve yikim karakol cavusundan esbaskanlastigina tek zirnik bir laf bile…
Isgalcisini kendi diliyle cagirip tellalleyen yesyeni numarali `Füze Kondu` eksik donanimli kisilik ve kimlik kaybidir ki, dogusuyla batisiyla kuzeyiyle güneyiyle herkesi icine alan; ve biz birdahaki konumunu kosullayana kadar asla artik kafana göre buralarda gezip tozamazsin..kus bile ucuramazsin…`Cekic Güc`aliskanlik tazelendirmeli bir bataryaciliktir Nato silahli güclerinin Maras`a, Anteb`e, Malatya`ya adeta buradan sonrasi `Kürdistandir` sinirini Türkün ve Türklerin kanunsuz kitabini yazdiklari anayasalasma Öc-alanliliginin her türlü banka, fethul, polis, asker, mafya, medya, market, müzzik, sinema, sosyete, tüsiad, müsiad acilimciligiyla hastadir hali masaya yatirilarak ölmüstür karari kiblesize kilinmak istenen sevgili ülkemiz, Türkiye Cumhuriyeti`isimli memleket…
Atatürk`ün kara kuvvetleri brövesinden sökülüp atilmasiyla nabiz sinanmisti bu kafa yikamali ayristiran ve bölüstüren sürece…Ordu dahil herkes bu isin pesini birakmazcasina arkasindadir havasi yaratilmak istemlisi Yuro-amerikan avrupa birlikcilikli raporötörlüge dayalisi döseliydi bu kara-para komisyoncuklu ve muhalefeti iktidarina kafadar siboplatma faaliyet ve calismaciliginin.Gelen tepkiye baktilar gördüler ki yetmemis darbelerle sanallastirip salaklama süreci. Actilar bu durumda zehir zemberek furya fuhusun sonuna kadar kafesleyen ve paketleyip ambalajlayanlarin agzini. ..
Simdi karsilikli ve topyekün secbegenaldilarin karsinina süzgün ve cirilciplanik Türkiye sefil yoksullugu yuro-amerikana kelepceli ve bopa prangali. Her begenen bir parca kiyamet koparip kaciyor kimi pdisah kimi asiret devleti olma babindan kimi dinci kimi tüccar kimi bilmem ne bela….
Eger etnik kafadan bakana cevap olsun diye söylenecek olsa bile, son elli yildir caycisindan cumhurbaskanina varana kadar neredeyse bugünkü ben Türk degilim diyenlerce idare edilip bataklanan Türkiye, sirf küresel isgale teslim bop modasina uyusuk ve uyumlu diktalanmis sivil bir emre sapasaglamina tabiyetle model olsun diye, Türk ismini Türk ülkesinden azaltarak ve yerine küresel soyguncular ve onun yerel isbirlikci hercesit karmakarisikligini paketleyip depolayana vardi dayandirildi öyle yoksul ve öylesine hin ve öylesine oynak ayakli bir sürectir ki…Türksüz ve Türk`ü ayaklar altina alma modasi Modelli….
Bu modelden dogurtulmaya calisilan ismarlama ve küresel paylasimciligin yagma yamamasi seydir, ilerde belki Patriotlasmis bataryalari olasi bir haykirisa sarjürlenmis toplu tetikli atom mekanizmasi olarak bugünebugün kazziklanirken memlekete…Ve bu yolla Kürdistan dedikleri Boplasmanin resmen parcali bölüklesmesinin helebilme kacinci paralelden, daha bugünden üstünden kus ucurtmayan sinirlarini pesinen cizen yuro-amerikan patronculuklu cizmis olarak… Basi sonina bagli bir kisir döngüdpr burasi; ve bu modelde, özellikle de uluortalarda sürgünü sürünense, ülkesi batip bittigine zirnik ilgisiz kendi sosyetesinin düskünü ve Sadece yeme icme giyme kudurma dizilesmeleriyle bizzat kendi evinde tecavüze ugrayan eksildikce batip biten toplum ve bireyi….

Seyfi Karaca…………..Subat / 13
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Seyfi Karaca