Şiir Tutkusu

Menü

Çal Sazım

Hani olur a
Dertli bir kavaldır uyandığı kuşlukları
Kuşlarıyla sabahın
Uğru sıra açılıp giden çiğ düşmüş şebnem çağından
Namı şöhretsiz bir tamburdur çok çok olsa
Yanında sürüklenen sesiyle yareni
Bazı aralarda karalar giyen
Aykaranlığı gece düşlerini olur a hani bazı,
Bitmez sanırdım karpınarlarından oluklanan suyunu
Toprağına buğday tenli hayatların yol büktüğü
Serçeler dal dal söğüt,
Kırlangıçlar bir kavak boyunda göğün dengi
Çavgın gölgeler koynunda yaşı başı hep çocuk
İkindileri aşkın değirmen dalya yeller vurunca
Tükenmez sanırdım kurbağaların soyu
Tosbağaların menzili
Kol, tapanlı, tozlu tezgin....
Yorulmaz sanırdım
Kolanlarını sıkıca sarmış hayat yükünü
Ve çiçek açan çağlayı tevekleri ham tadındayken
Yolunmaz, sönmez sanırdım ve çözülmez ..
Erikli bağları, çörekli tatları, gününü yola getiren dizgini..
Bulanmış göletlerinde kendinden geçmişcesine
Oynaşan kedersiz gizemler belit belit
Var git ..! olur a y"ada düştü ateş
Uyandı gene sargısı sökülen yara....sazım...
Gel sazım...Git sazım..
Çal ....! Olur a yazık yarasındandır
Sızısı tutanın gülü dikeni bir
Ağla ister,
İster gül sazım.. !

Seyfi Karaca.......Temmuz / 10
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Seyfi Karaca