Şiir Tutkusu

Menü

Büfeci Sara

Sulu seftali ve ezilmis taze incir
Her tepenin ardinda yola cikan asvalt kenari tezgah gibiydi
Eylenip durdugum agustos sonu eylülün basi gibi bir vakit
Büfeci kadin…
Sara….
Hos bes ne var nasil gidiyorlar arkasina
Pesi sirasini kendiliginden kayip giden hosbuldukluga hazirgönüllü
Göc hlinde ucan kuslari trenleri ve kamyonlari
Merhabayi daha yakinlastiran muhabbete cerez ederek
Ahbap olduk yabanciliktan siyrilip birbirimize alistik
Sokuldukca umurdaki ilgi damardaki kan
Delinin teki yekpare kesilip turab oldugu yerde durmayan
Hem cazibesi hem cilvesi hem sicakligini sokuldukca saranin
Bende ne hal ne usül ne tahammül komayan
Gevsedi koptu gitti kendi keyfine biraktigimiz cirit
Bircok yasak trafiginden gectik delidolulugun
Bircok bosluga sustuk
Bircok renge bakistik ve can kaynadikca cana
Hicbir bahaneyi sevincin disinda hicbirseye sayip yormadik
Sevdik sevildik derinligine inip zirvesini gördük
Kendine sigmayan yere varinca ef püf…
Atilmis bir kancaydi azgin firtinalara demirlemek isteyen meyil
Ve sökülmüs ilmege türlü cahil taskini zevki safa baglayan
Sanki kapaklarina asilmis yolculuklarin arsiz serüvenlerinde tozduk gezdik
Usanip aksam halini alincaya kadar heristek ve arzumuzun
Sara tam kafa kiyaklik hikayenin kadin tarafiydi
Ne cirkindi zaman ne gepgenc susam ne gecikmis sonbahar
Orta halli dul kisragiydi Sara
Kici basi bir oynak
Mesai disinda da hersaat hergün
Kahveyi sütsüz sekersiz icerken balli kurrabiye ve cikolata delisiydi
Sicaklar basinca hele tutustugu yerden sönmek bilmeyip
Serinlik verip sevdirdigiyle kendini
Öyle böyle
Idare edisoyor gidiyorduk iste

Seyfi Karaca…………Haziran / 2004
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı :