On Beş Temmuz Gecesi Istanbul Güneş

Onbeştemmuz gecesi gece değildi...
On beş temmuz gecesi İstanbuldaydı Fatih

Onbeş temmuz gecesi gece değildi
Destan yazıyordu Fatihin torunları...

On beş temmuz gecesi İstanbul güneşti
Selamlayın her on beş temmuz gecesi ecdadı
Fatih atındaydı bir güneşti elinde kılıç

Selamlayın her on beş temmuz gecesi o güneşlerimi
Ve o geceye gece deme sakın
Güneşleri vardı o gecenin güneşler yetiştirmişiz vatana
On beş temmuz gecesi İstanbul yar oldu iki cihana

O geceye gece deme
Secdeli alnım benim
Ve on beş temmuz gecesi gökler karanlık değil mavi
Selamlayın her on beş temmuz gecesi gökleri
Göklerin ve yerin cengi bu

İstanbul’a gelir mi gece
İstanbulda güneşlerim var benim
Hırkayı şerif güneş ey gece ey karanlık ne sandın bizi
Bütün minarelerde verilir selan
Fatihtir atına binmiş şu gelen öp ayaklarını

İman dolu göğsüm var benim
Yok Fatihin torunlarını yıkmanın yolu
Ayağa kalkar gök ve yer
Ayağa kalkar boğaz ve köprüsü o mavi çiçek

O geceye gece deme sakın
Güneşli alnım var benim
Bir çiçek Mekke bir çiçek İstanbul
Göklerin ve yerin cengi bu
Dev bir güneşin doğuşu bu... uyanış bu diriliş bu
Selamlayın artık her on beş temmuz gecesi bu uyanışı

Secdeli alnım var benim
Milletim şanına şan kattın şan
Bu cenkle nurlanır iki cihan
Ne gür okunuyor şu selalar
Ne gür okunuyor şu ezan ...
Gönlümle ve bütün varlığımla dirildim

Tek secdede eğilen başım var benim
On beş temmuz gecesinde İstanbul’a
Çiçek yağdı Mekkeden
Güllerin gönüllerin cengi bu
Göklerin ve yerin cengi bu
Dev bir güneşin doğuşu bu...
Uyanış diriliş bu güneşin geceyi boğuşu bu

Milletim candan geçmiş canan diyor
Güller gibi göğüsleri imanları
Selamlayın artık her on beş temmuz gecesi şanlı dirilişi

O geceye gece deme sakın
Başladı o gece nura akın...
Hilalli bayrağım var benim
Gül kokusu geliyor nebinin
Bir koşu var göklerden toprağına İstanbul’un
Bu yeniden fethi İstanbul’un gökler mavi

Sevinçli yer-gök göklerin yeri fethi bu...

Secdeli alnım var benim
Çağ açıp çağ kapadı yine imanımız
Gün boyu seyrine dalacak güneş o güneşlerin
Dün seyrinde olduğu gibi mavileşen denizin ve denize sürülen atın
İstanbul Mekke ile aynı hamurdan...
Göklerin yeri fethi bu denizler sevinçli...gönüller sevinçli
Deniz ve deniz gönüller köpük köpük
Eyüp sultan nur dağı can kurban o gecenin maviliğine
Selamlayın artık her on beş temmuz gecesi bu yeni fethi

Secdeli alnım var benim
Ey dedem Fatih torunların aslan bakışlı on beş temmuz gecesi
On beş temmuz gecesi dirildik damar damar
Nehir nehir şehir şehir silindi kara yazımız vurduk şımarıklığa şamar
Can kurban yıldızlarına
Selamlayın her on beş temmuz gecesi yıldızlı bayrağı

İman dolu göğsüm var benim
İşte oldu
On beş temmuz gecesi
Şu vatanın yüzü gül gibi
Şu ezanların tadı bal gibi
Selamlarız artık her on beş temmuz gecesi bayraklaşan imanı

Hilalli bayrağım var benim
Bu geceye gece deme gece iki kara hece
İstanbul fethediliyor yeniden içimde güneş yine
Ben o güneşteyim... o bahar gelse yine dünyaya o güneş gül yüzlü
Gecelerin gönle en çiçek olanı....
Nurdu fetheden canı ve cihanı
Denizler sevinçli...gönüller sevinçliydi

Bu öpülesi tarih bu öpülesi gece oldu
Çağ açıp çağ kapamış dedelerin torunları kanıyla yazıyor yarınları
Selamlayın her on beş temmuz gecesi parlayan yarınları

O geceye gece deme İstanbul’u alkışlıyor bütün dost şehirler
Ecdadın yüzünde tebessüm... ve gökte şu yıldızlar sayısınca ecdat

Tankların önüne yiğitçe sıçradı torunların ey dedem Fatih
Gökler imrenirdi ay yüzüne Fatihin Fatih’in torunlarıyız biz
Ateşe gönüllü koşar İbrahim olan

Fatihin torunlarıyız biz
On beş temmuz gecesinde İstanbul’a nur yağdı
Göklerden yağmur yağdı
Sildi gamı kederi unutulmasın o diriliş gecesi

Şanlı tarihim var benim
O geceye gece deme Ak Şemseddin’im secdede benim
Ulubatlı Hasan’larım var benim
Karanlığı dağıtan ezanlarım var benim
Ayasofya’nın mayasında ki göz yaşım haykırışta...
Selamlayın her on beş temmuz gecesi dualı o seccadeleri

Şanlı tarihim var benim
İçim yıldızlarla dolu
Cenge çağırıyor gök ve deniz uyanık Fatih ve Yavuz

Şanlı tarihim var benim
On beş temmuz gecesinde İstanbul’da millet oldu sel
Kırılmaz çınarım ben
Sönmez korum ben ey tek dişli gece ey karanlık

Fatihin torunuyum ben
Ve şu kara dünyada bir beyazlıktır hilalim
Kara tahtada bir beyaz yazı
Koyu gecelerin en korkusuz beyazı
Karanlık ki düşmandır en beyaza

İllallah dedirtir hayasızdır karanlık
Hayasızdır tek dişli gece saldırır karanlığıyla
Vurun artık her on beş temmuz gecesi karanlığa yumruğunuzu

2.5/5 Toplam verilen oy :