Şiir Tutkusu

Menü

Bekle Ki, Valentin Malentin Geçe Buralardan (şiir’e Yadigarımdır)

Hastasının ayağına kadar gelen
Cinleri pıtırağına karışık tabipler, hatipler, camcılar, yol döşemecileri
Ressamlar, sinevizyoncular,şarkılı türkülü
Dümenciler oyuncular mühendisler mimarlar siyaseten..
Yazar şairler?"Ne yapalım ekmek kapısı işi icabı" dediklerine
Hele de yazarlar şairler? "Yeşillerini giy , allarını takın
Beni unutma haaaaa beni?!" düzyazılımından santimetre küp başı insanını
Cukkadan..Kendine mıhlayageldiği
Ve kendinden sonrasına bir yığın linç bırakan gün ve gönül görgüsüzlüğün
Her damlasından zehir damıtan "Bu dağlar adam muhbirlemez koçum bu dağlar..
He babam..
Di kirvem? Bu mapusluk , bu şarap kanı sarhoşluk, dişlerimde parçalanan
Gülmemelerin?..
Seni bekliyorken verem ören..İyiki doğdun bebem.." yoğunluğuna insanı ayaz,
İnsanı azad,
İnsanı ezaya cefaya bile bile kodlayan sanki yaşamayanı adamdan sayılmazmış gibi
Hürlük cömertlik namına zoraki tutsaklıklara
"Biz büyüdük ve kirlendi dünya -alem" lere ayak basınca
Kendini işe yaramazın tekine mühürleyen temiz dünya duygusalcısı helede yazar ,
hele de şairler..
Nefesi dara anca soluklanan?(Ne yani doğuştan ölüp, büyüme meli miydin.?)
Ve " Her aşk acıdan geçmezse saymam." ' lara varan dangır dungur göçerlere
Yaşamı üvey evlatlık bıraktığı kişiyi kendine çok gören
Bize daha iyisi haram mahkumiyetinin en uygun sadeleştirilmişliğiyle
Çarpma-bölmeli
Bağı..
Kökü..Hepi-topu
Hozanlaştırılmış yürekleri dalsız gülsüz baharlarda minik serçecik ve serisi
"Kuzu -
Kuzu" şıngır mıngır anında hükümlü ayaklarının tozuyla tepikleşen zil zıngırdak
Şişecisi mi dersin
Köşecisini mi sorarsın.. gelmişi geçmişi aynı taburelerde üste oturmamış
Ele avuca düşmüş bir harabı birbirinden kapışarak
Kimsesizlilere ıskalanıp
Acile yazılı bir ülkenin camkırığı boy aynalarndan
Acebola ki,olmuş mu, ölmüş mü..?
Olgunlaşmamış, olmamış mış mı? sını sanatkar ettiğine
Gökyüzünü özgürlük kuşlarıyla süsleyeceğiz diye..Kalabalık mı kalabalık
Hele de yazar ve şairler?Siz değil miydiniz? Putlaştığınız satır aralarında
"Büyük usta" ?"Ölümsüz üstad"..Aşkların, acıların, ayrılıkların,?
Liste başlıklarını hucum bozgununa uğratan raptiye altı
"Biz burdayken bu iş başkasına laf düşmez ..!" laubalisine
Gişe memuriyetine fit olan siz?
Siz değil miydiniz?.. "Durgun ve durağan olan herşeyin tersine aristokratcısı
Değişken ve diyalektikçi?Birgün ..KESİNLİKLE BİRGÜN(!!!!)
Otamatikman sefillik insan boyunu tahammülsüzlüğe aştığında?Birgün
Büyük(!!!!!) ve kalbi ince duyan muslukçu tuğlacı mesleğiyle işini bir tutan
Yazar şairler olarak siz?Sesi bülbüüüüül?Dili virane siz?
Değil miydiniz?? Hakikat adına soyut bilincin boyna zincirlenmiş madalyoncuları
Doğmatik kalıplı geleceği dünden peşinleyen
Ve insanı ardı arkası kesilmedik acılara sure sürükleye ıştah kabartan siz
Kalbi "Ustasın..Üstad'sın " lara kiralık..Şişiiim şişim
Bunda
Bu çarkıt zeminde gide gele bugünün yoz ve yobazlarının eline kıskıvrak
Aynı alışkanlıktan yakayı kaptıran mahkum..Siz değil miydiniz??
Şimdilerin bomboş kutularından
Hergüne hergün..Çokça da Cuma Cumartesi yüksek mesaisine bir dolu
Çarkıtlar üretip ve sonra?
Hepten boşta kalmışlığını oltalayan?Kör kötürümlere kala kaldığınız
Sokaklarında cinnet cinayet doğranan aydın baygın
Cinleri tepesine yıkılı bayramların arefesi Siiiiiz?!
Gidin bakın kendinizi
Şimdi böyle somurtup oturup..
Bekleyin ki, buralardan Valentin malentin geçecek kırkyılın başı
Bekleyin ki;
Size de fısıldayacak kuru ayaz şubatında günü güneşi ve
Ve Yaz sıcağı aşkı?.
He mi??

Seyfi Karaca
Seyfi Karaca4058 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
3.00/5 Toplam verilen oy : 1
Ekleyen Kullanıcı : Seyfi Karaca