Şiir Tutkusu

Menü

Acale Gerek

Acele Gerek

Telâşla yürürüm bir derin kuyu

Takatim tükendi acele gerek

Yüreği yaralı sızlayan şeyi

Gören sessizliğe zelzele gerek

Ben’i terk etmeli bu bendeki ben

Aynada göremez terki reddeden

Milyonlar beslenir aynı tekneden

İhsan nazarıyla el ele gerek

Yeniden doğuştur şüheda elbet

Kefeni okşayıp bayrağı seyret

Yaşamak ibâdet ölmek ibâdet

Kalplerden kalplere gel hele gerek

Zihinler karışık fikreden şaşkın

Müjdeyle lügatte övülmüş âşkın

Yıkılır ihlâssız yalancı köşkün

Tevhid bayrağına amele gerek

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Adalet

Adâlet hak ulvi dem

Mazluma kurbanım ben

Şüheda dolu heybem

Zâlime külhanım ben

Kulluktur tek gümânım

Amentüdür imanım

Çıban olsa her yanım

Yine de lokmanım ben

Ki köleyim Bilal’im

Al bayrakta hilâlim

Haddimizi bilelim

Nefsime sultanım ben

Üç kıtaya hükmettim

Gönülleri fethettim

Hoşgörüyü derç ettim

Tarihe Osman’ım ben

Vesileye aldırmam

Kör şeytanı güldürmem

Karıncayı öldürmem

Yaşatan dermanım ben

Köroğlu’yum dağlarda

Mevlana’yla ard arda

Barbaros’um sularda

Yunusa mekânım ben

Taşırım tüm her rengi

Tattım ulu âhengi

Tevâzudur mihengi

Zümrütten harmanım ben

Mefkûremiz rızâdır

Helalinden azadır

Ben dedimse bizedir

Baş değil tabanım ben

Hecelere büründüm

Şiirlerde göründüm

Ömerlere yerindim

Aliye kurbanım ben

Çeçenleri görünce

Filistinli ölünce

Yavrularım sorunca

Kanayan vicdanım ben

İbrahim’i ecdadım

Hep kendimi aradım

_________________________________________________________


Yaralıyım üstadım

Gül yüze hayranım ben

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Adam

Bir adam

Bir adam sıdkın doruğuna

Koşan bir adam

Muhkem şefkatin istiğfarına düşen

Merhametin uhuvvetin sahiline demir atan

Hamza Ömer Ali kokulu

Yürekleri dolduran

Bir adam

Bir adam yeter bana

Adamlıkla dopdolu

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Adım

Adaletin izi varsa adımda

Bu bendeki derin sessizlik neden

Nasıl anlatsam ki her bir adımda

Zulme çanak olduk bilip bilmeden

Hesaplar ne oldu ben yaşadım da

Yine de gölgesi bende var gibi

Her daim hatırlar taşırım şanla

Ölümsüz gün yakın nefs azar gibi

Adım hak doğurmuş dön de bak anla

Ben ben’i yazarım bir yazar gibi

İfadeler beni adıma verir

Mahzun sevdalarım ismime ekli

Kusursuz âşk ile getirir tekbir

Koşarım mâziye mavi yelekli

Ve hakkı yazdıkça ruhum yeşerir

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Affet

Hiçte yokum var da varım

Cürümlerim çok Allah’ım

Taşımıyor ayaklarım

Affet yüzüm yok Allah’ım

Hasadımı sele verdim

Gönlüm buruk ağır derdim

Cemâlini hayal kurdum

Hayallerim pak Allah’ım

Usul usul arz edeyim

Fasıl fasıl arz edeyim

Bilmem nasıl arz edeyim

Kabahatim çok Allah’ım

Gafilane biçareyim

Hicran dolu kalp sarayım

Eşiğinde yalvarayım

Pişmanlığım pek Allah’ım

Görenleri görmesem de

Âşıklara varmasam da

Keşkelerim var masamda

Kalbim hâk der hâk Allah’ım

Filistin’de taş olsaydım

Çeçen ya da baş olsaydım

Mazluma gardaş olsaydım

Kardeşlerim tek Allah’ım

Merhametin gazabını

Affın geçmiş azabını

Kin ve nefret kezzabını

Vatanımdan sök Allah’ım

Duygularım vâh sızar da

Nefsim azgın ruhum darda

Suskularım ahüzarda

Huzuruna çek Allahım

Âşk ve ölüm hep aradım

Fersah fersah adım adım

Şehâdettir tek muradım

Âşkın ile yak Allah’ım

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Affet Allah’ım

“Iraklı Nur’un mektubuna ithâf-2004 ”

Bir başka ızdırap var

Bir başka vahşet Irak’ta

Titrek yaralı bir ceylan gibi

Geceye düştü Iraklı Nur

Kimsesiz ve çaresiz

Ne kadar da mahzun

Bir yanda kanayan yüreğim

Bir yanda İslam-ı âlem

Umursamaz ve sağır

Bir başka çığlık var

Bir başka çığlık yürekler

Bu yıl bu gece utanç

Uzat feryadını

Son kez yüreğime idrâkime

Uzansın ki yankılansın

Sen temizsin biz utanç

Bir başka hüzün var bir başka kin

Acılar sardı dört bir yanımı

Umutlarım kavruldu

Başka bahara mı

Hey hat

Gelecek senin yüreğinde tutuşacak

Kazılı olacak mezar taşıma

Kin ve petrol

Bir başka hesap var

Bambaşka hesap

Affet bizi Allah’ım

Affet bizi

Affet

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Afrin / Zeytin Dalı

Bir devrin gazabı sulh bekler fırat

Alınlar secdede şahlanır kırat

Hakkın ayak sesi gürledi erat

Yürekler yekvücut renk renk kolkola

Mehmedim gazanız mübârek ola

Çekilin kahpeler bu yerler bizim

Bu ordu mübârek bu erler bizim

Zaferle müjdeli seferler bizim

Hakikat bizdendir koştuk hâk yola

Mehmedim gazanız mübârek ola

Vurun arsızların barbar gücüne

Gök nedir yer nedir gündüz gece ne

Vurun soysuzlara kimler gücene

Bir nefes gözyaşı beş vâkit mola

Mehmedim gazanız mübârek ola

Garbın köpekleri ve İslam yurdu

Kin nifak yağıyor şer sunuyordu

Kirli muvâzene kurulan ordu

Bayrak dedirtmeyin paçavra çula

Mehmedim gazanız mübârek ola

Şahadet sırmalı ey yatan yiğit

Kudüs’ün bağrından taş atan yiğit

Tevhid’in ruhunu yaşatan yiğit

Iğdırlı Hasanlar tekmilde hâla

Mehmedim gazanız mübârek ola

Şüheda gölgesi bayrağın alı

Yüce kavgalara âşk “zeytin dalı ”

Siyonist böğrüne dikin hilâl’i

Okunsun ezânlar getirin sâla

Mehmedim gazanız mübârek ola

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Aga

Eleştiri gerek ve lüzumludur

Yaban tarlalara gerektir çapa

Fikrin ihtirası çakıl kumludur

Arsız vadilerde geziyor sıpa

Yolcu gölge idrak sır mukayese

Okumak elzemdir bütün herkese

Hamal olsan bile irfândır kese

Beyninin rahmini kazıyor sıpa

Nefret haykırıyor sahte muharip

Çamura garkolmuş koşuşu garip

Cehâlet tufanı yorgun mustarip

Sus be aga deyip tozuyor sıpa

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağabey

Müstakim davranış anbean her gün

Ötenin âhengi sendeki abi

Bende yaklaşırım inşâllah bir gün

Sen hep tevazûsun ben hep asâbi

Darılma gücenme tüm heceleri

Yazarım gerçeği sımsıkı ipi

Şiire açmışım pencereleri

Sevmezsin bilirim methetme gibi

İnce kalplisin hem zalime demir

Kardeşlik şuûru nimettir tâbi

Ahlaki temsilde hoştur Özdemir

Fıtrat ne gâye ne, bilir hesabı

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağırdı Piyesim

Köprüler yıkıldı döndüm geriye

Her yanım virâne her yanım talan

Nefsime saplandı kibir ve riyâ

Ağırdı piyesim yoktu bir bilen

Leyla’yı aradım düştüm çöllere

Bülbüle rastladım küskün güllere

Beni de attılar malum ellere

Her yanım gözyaşı her yanım nalan

Ruhum uğulduyor azgın sularda

Mecalim kalmadı darbe ard arda

Allah’ım Ömer i bırakma darda

Sermayem heybemde gözyaşı kalan

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağladı

Acıya karşılık susmuş bu ara

Çevirdi yüzünü kaldı ağladı

Tasvirler izâha küsmüş bu ara

Aynalara doğru daldı ağladı

Şakınları saldım hasret bezine

Sabrı çekiyorum vaktin benzine

Benim gibi hüzün geldi yüzüne

İçimden geçeni saldı ağladı

İlan-ı âşk belki aşk bahçesine

Yalnızlık bıraktım yâr bohçasına

Sessiz bir yorgunluk sür lehçesine

Temkinle namazı kıldı ağladı

Titreyen elleri koşturan gizde

Salıverip gitti revan ayazda

Sevenler ölmezmiş duydum vaazda

Düşleri uykumu böldü ağladı

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağladım

Umut koydum hecelerin yerine

Bir kelebek gibi uçtu ağladım

Ömrüm verdim beni yakan soruna

Gözlerin gözüme geçti ağladım

Ağlayışlar mavi yeşil sende çok

Hep seni aradım giden gelen yok

İster oku ister bırak ister yak

Gizlerin gizime geçti ağladım

Seninle şiirden kubbeler kurduk

Hakikat ruhuyla yordamlar yorduk

El ele yan yana âhenkle durduk

Nazların nâzıma geçti ağladım

Ne yazdım ben hissiyatım bilinmez

Seni kazdım yüreğime silinmez

Göçek sevdalarla leylâ olunmaz

Sözlerin sözüme geçti ağladım

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlama Arkadaş

Yırtılır o fiyakan

Ne taht kalır ne de taş

Yaştır günahı yakan

Dol ağlama arkadaş

“Çok ağlayın az gülün”

Sermayedir gözde yaş

Buyurmadı mı gülüm

Bil ağlama arkadaş

Düşün kütüğü düşün

Ne hayaldi ne de düş

Doğru ise gidişin,

Gül ağlama arkadaş

Yaşlar dostum yaşlar yâr

Dünya fani can gardaş

Gözyaşıdır nevbahar

Dal ağlama arkadaş

Dertlilerin derdine

Yürek değil sanki taş

Hazan düşmüş yurduna

Gel ağlama arkadaş

Kan akar oluk oluk

Ağlama sen kuraklaş

Bu ne vicdan ne soluk

Sil ağlama arkadaş

Korkmaz mısın dönüşten

Gel hele biraz yaklaş

Uyanmadıysan düşten

Kal ağlama arkadaş

Arşa yükseldi namı

Ağlardı Ömer adaş

Sen neyin sadrazamı

Bul ağlama arkadaş

Gözyaşımla al beni

Kefene yavaş yavaş

Ak yaşlara sal beni

Sal ağlama arkadaş

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlama Demeyin

Müjde mi aldım

Gelişini mi gördüm kokusunu mu aldım

Niye ağlamayayım ki

“Çok ağlayın az gülün”

buyurmadı mı

Cemiyet hissiz edep terki diyâr

Evlat ecdat tanımaz sokak kıpkızıl ve duyarsız

Emâre yok tefekkürden

Çılgınlık ortada

Bana ağlama demeyin

Niye ağlamayayım

Niye

Bu gün kandil kutlu gün nesepsizlere sözüm yok

Ya diğerleri nasıl anlatayım bir geceliğine

Gam yok iffet yok sanki yoktur hakikat

Feryadıma âmin de affeder belki

Bu gecenin aşkına imanım tamdır

Amelim sakat olsa da

Diz çökmüş yıldızlar iblis sus pus

Ağlayacağım ruhum titreyene dilim kalbime

Dostun cemalini görene kadar

Gül mü açtı bülbül mü öttü yanan yüreğime

Ağlamadı mı adalet abidesi

Ya Ali

Niye ağlamayayım ki

Takva gemisine mi bindim

Istırap derin sanki tufanı nuh’un

Haykıracağım hasanlara alilere

Ayşelere

Çağlasın gözyaşınız çağlasın

Çağlasın ki belki buyurur yetimlerin babası

Şefaat eder şefaat abidesi

Şefaate layık olmasakta

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlamak

Sular gibi köpürüp

Yığınları süpürüp

Gelmek için ağlamak

İfadesiz şey gibi

Kara sevda ney gibi

Çalmak için ağlamak

Sağanak sağanak hep

Rüzgâr buluta sebep

Olmak için ağlamak

Ağlamanın surları

Mutluluk yağmurları

Salmak için ağlamak

Yaş gözün cazibesi

Belki Leyla’nın sesi

Silmek için ağlamak

Sandukalar pembe mor

Beni gözyaşı vurur

Ölmek için ağlamak

Gâh gönülden pek kırık

Gâh dirilten hıçkırık

Gülmek için ağlamak

Yaş duada son nokta

Yok vardandır var yokta

Bulmak için ağlamak

Yaş arsıza engebe

Yaş var vuslata gebe

Bilmek için ağlamak

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlamak İstiyorum

Sevdalanmak yanmak

pınarından içebilmek parlayan nuru

çağlayan muhabbeti ihlası gördükçe

seni seviyorum diyebilmek

haykırmak aşk ile

ağlamak istiyorum

ağlamak

Sevdası isli gönlümden

nice sevdalı gönlün hasretine yandığı

tüm şiiri kasideyi münâcatı

sana arz eden postacı olmak

Her teşrifinizde gözlerine bakabilmek

haykırmak aşk ile

ağlamak istiyorum

ağlamak

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlamaklı Zigav

Rüyalar tekkesinde

Ot kokan hüzünleri biriktirip

Hasret tufanına fırlatıyorum

Yaş eliyorum

Aradıklarım hiçbir yerde

Tuş oluyorum

Meçhule koşuyorum zihnim kan çanağı

Taşlar garip zigav ağlamaklı

Harmanı düşünüyorum yağız atları

Kuzeyin ışıkları geceme esaret

Köyü meşeliyorum

Suların şırıltısı sessizliğe vurunca

Günü düşünüyorum yılmadan

Sıcak bir cadde duygusunu yitirmiş yığınlarla

Kehkeşan içinde yazdıkça ürperirken

Doğunun çocuklarını, cinni mağaraları

Dünü şişeliyorum

Kulak kesiliyorum ninemin ninni edebiyatına

Soğuğu düşünüyorum ağızlara dokunan

Hamiyetperverliğin renkli keçelerde nakışlarını

Fırınsız sobalarda fokurdayan banyo kazanlarını

Yanık sinemanın keşişini

Dolup boşalıyorum

Oğuzlardan türküler yanık ağızdan

Patates yüzlü utangaç küçük çobanları

Bozuk trenleri yaylaları ormanları

Sonu köşeliyorum

Ve gün bitiyor...

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlamayın Arkamdan

kanatlarım ağır ağır düşerken

ümit korku can havliyle pür edep

ölüm korkusu ve kokusu

yüzüm sapsarı

elinizi elime dokundurun yavaşça ve yasinle

baş yastıkta nasipse

usul usul sönerken azar azar sessizce

ağlamayın peşimden hem size ne oluyor

vefamı dediniz hadi ordan

merteklerdir dostlarım

yapayalnız kimsesiz

tipi boran olsada namazıma geliniz

mezara olmasa da

ağlamayın sakın ha toprağımı atarken

rahmetliyi severdim yok yok daha dün konuşmuştuk

duyunca çok şaşırdım

istemem boş lakırdı

sessiz sessiz derinden bir fatiha sal yeter

doğruları çağırın mahallede var mı ki

lâkin yapayalnızım sitemim zorumdandır

bir elimde cürümler diğerini sormayın

günahlar günahlar günahlar

tövbem var gözyaşımla tek hasadım bu işte

gözyaşıma sığındım tövbeyi siper ettim

yaşım var abi yaşım yedi düvele bedel

hem size ne oluyor ağlamayın peşimden

Dönün bakın çevreme komşularım ölüler

sizin komşular kimdir vâh yaşayan ölüler

yıkayın bir solukta

yetiş hoca efendi tez yetiş

helâllik al ne olur

helal olsun helal olsun helal olsun

istemem çiçekleri susturun alkışları

ben fatiha isterim titreyerek damardan

hem masrafta bedava

kalakaldım baş başa merteklerin altında

aman Allah’ım aman başladı zor zemheri

çözüldü prangalar korkularla iç içe

ıslandı patiskalar

siz helvamı yiyorken ben amelle yüz yüze

çaresiz ve kimsesiz

Ve bir yiğit yetişti Semerkand illerinden

kocaman elleriyle sihirli gözleriyle

sardı beni bir neşe esrarlı bakışıyla

derken dilim açıldı kefenim büyülendi

ümidim şaha kalktı suspus oldu endişe

kurtuldum gariplikten

_________________________________________________________


her taraf gül bahçesi

Susun artık terk edin mezarımı sessizce

ben fatiha isterim okuyun bir solukta

ayrılırken ne olur ağlamayın peşimden

ağlamayın

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlar Hatice

Gözyaşı yüzümü yıkayana dek

Cürmüme bürünüp ağlayamadım

Virân mezar her yan üst üste tek tek

Kendimden arınıp ağlayamadım.

Boğazda bakıştık umutsuz gece

Elinde mendiller bekler Hatice

Al dedim mendilden vcdandan cüce

Hatçeye sarınıp ağlayamadım

Ürperdim utandım yüzü rengârenk

Ağlama sus amca mendil diyerek

Bağışlanmayacak bir yığın yürek

Geceye sürünüp ağlayamadım

Sözünü tut artık konuş hey şair

Para pul şöhret şan sanat vesair

Belli ki çok hesap sorar bu şiir

Mısradan korunup ağlayamadım

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlatma Meni

Sitemim sanadır gönlümün gülü

O mahmur bakışla bekletme beni

Vefasız tabut sen bense bir ölü

Sarılıp sessizce ağlatma beni

Bir tatlı tebessüm gösterip gel çık

Belki de sevdamız vuslata açık

Leyla gelin olmaz sevdalar uçuk

Büyülü dönüşte dağlatma beni

Vefa ne vücutta nede tendedir

Bir ucu tabutta biraz bendedir

Salayım kendimi yâr kefendedir

Öpmeden kefene bağlatma beni

23.07.08 Bursa

............................................................

Ağlatma Meni

Sitemim senedir, könlümün gülü,

O süzgün baxışla gözletme meni.

Sen vefasız tabut, mense bir ölü,

Sarılıb sessizce ağlatma meni.

Bir şirin tebessüm göster de gel çıx,

Belke de sevdamız vüsala açıq,

Leyla gelin olmaz, sevdalar uçuq,

Füsunkar dönüşle dağlatma meni.

Vefa ne vücudda, ne bedendedir,

Bir ucu tabutda, bir az mendedir,

Ferz et ki, yarını sen kefenledin,

Öpmeden kefene bağlatma meni.

Yazar Xalide Efendiyeva Hanımefendiye teşekkürler.

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlatmam Seni

Acıyı öperim gözyaşı versen

Versen de ben artık ağlatmam seni

Tarumar eylesen çulumu sersen

Sersende ben artık ağlatmam seni

Yüreğime yeşer hüznün ver yada

Hüzün çiçekleri gitmesin yâda

Senden başka kimin var ki dünyada

Dersende ben artık ağlatmam seni

Gün dönümü saça düşen ağlarım

Duygu sardı yine yürek dağlarım

Mevsim zehir sorma niçin ağlarım

Sorsanda ben artık ağlatmam seni

Bende keder sende sevinç neşe var

Yaşım daha hele elli beşe var

Yorma beni güneş doğar kışa var

Yorsanda ben artık ağlatmam seni

Ezberle sevmişim senli çilemi

Çilelerde saklı aşkın kelamı

Ömrümün sonuna vursan kalemi

Vursanda ben artık ağlatmam seni

Bendeki sessizlik huzurun sesi

Sükûtu heceler hece ötesi

Dursan dolu verse vuslat teknesi

Dursan da ben artık ağlatmam seni

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlayacaksın

Gerçek hislerinle terki derince

Anı ifşa edip ağlayacaksın

Kalb-i dudaklara zannın sorunca

Farkı fark eyleyip ağlayacaksın

Yaprakların dökük rüya düş idi

Büsbütün yalnızlık zihnim üşüdü

Mânasız ifade neyin çeşidi

Sözü itekleyip ağlayacaksın

Eşarbı süs etme mor saçlarına

Nankörlük engebe miraçlarına

Şiir yorumlarsın sertaçlarına

Keşke zikreyleyip ağlayacaksın

Şey olmak her şey mi şey gelip gider

Gayesi ney olan ney çalıp gider

Hevası hep olan aldanıp gider

Zaafın yoklayıp ağlayacaksın

Kalbinde unutmak arzu emel niyetin

Ebedi ömrü mü vermek diyetin

Varlığın yokluğun hüsnüniyetin

Bir gün terk eyleyip ağlayacaksın

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlayamadım

Sina çöllerinden hüzün çiçeğim

Hasretle koklayıp ağlayamadım

Modaya dönüşen nurlu leçeğim

İffetle saklayıp ağlayamadım

Yalnızlık beynimde his var havada

Bir uçurum ki yurtta yuvada

İhlâssız secdeler âşk mevt duâda

Yaş döküp bekleyip ağlayamadım

Ağlarım gülerim deme kime ne

Her yer tımarhane her yer divâne

İzzet sarayımı ettim virane

Kahkaha ekleyip ağlayamadım

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağlez Yazdılar

Hasret dudağında hudutsuz hârım

Sustukça derinden kem söz yazdılar

Rüyayı kuşattı hüznüm efkârım

Gurbet yamacıma Ağlez yazdılar

Hem dünya oyun ki geldik oyuna

Çile mevsimine aşkın köyüne

Uzandım tenhâya boylu boyuna

Bakıp gözlerime öksüz yazdılar

Ruhumu tütsüler köyün dumanı

İhtiyâr söğütü kotan yamanı

Asfaltta koşarım hasat zamanı

Mecnun’u unutup gürbüz yazdılar

Düşüp sürüklenip irkiliyorum

Sessiz gecelere dökülüyorum

Bu bendeki közü ben biliyorum

Ruhum frengili sessiz yazdılar

Ve bir düş içinde bol ettim azı

Ağlez’e kalır mı ömrün birazı

Ömer’in şiiri Kenan’ın sazı

Gurbet türküsünü bizsiz yazdılar

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ağzı Bozuk

Ağzı bozuk hicran çıkar dert çıkar

Attı tuttu palavradan devirdi

Kurcaladım dedim belki mert çıkar

Üç beş günde her dümeni çevirdi

Ne diyeyim arsız nursuz köksüze

Kızıl bayrak gizli gizli diz dize

Kızmıyorum moğol türü öküze

Gırtlağından daha neler savurdu

Bu dörtlükte lakin sana değmezdi

Hezeyan çok hiç bir dine sığmazdı

Ana bilse böyle mahluk doğmazdı

Türk değil de hâşa sanki gâvurdu

Nerde edep nerde izzet tarumar

İnsan değil bu mahlûkat ne arar

Vatan millet palavra hep hep firar

Sus arkadaş sus dedikçe kudurdu

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Âh

Hırpalanıyorum hatipler duya

“Kur’an edebiyat değil”, Aliya

Bir yanım mehteran bir yanımda ney

Azarbaycan yetim sensiz Elçibey

Kafkasya Çeçen’ya bir yaralı dev

Bir gün elbet döner şehit Dudâyev

Türkistan yaslıdır kan biter ekin

Cihâdın öz adı Yusuf Alptekin

Rütbeye bakmıyor sâmimiyet din

“Fırıldak olma der”alperen Muhsin

Küfrün karanlığı, masonik kürsü

Zindanlar Yusuf’u Muhammed Mursi

Dinmeyen gözyaşım Gâzze harabat

Âh Mescid-i Aksa, âh be Arafat

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Âh Annem

Müphem duygu mâna hem

Fikre çorap öremem

Günler aylar yıllar nem

Vaveyla var gülemem

Toprak tenim ve gölgem

Ötesini düşünmem

Vurabilsem vakte gem

Kucağımda seccâdem

Sabrımın süngüsü gam

Arsızı oynayamam

Faruk’un faslına dem

Ömer ismim ifâdem

Gözyaşları âh annem

Sen çok yaşa cehennem

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ah Gerek

İmge mâna el ele

Koşarım hâr almaya

Reyhan yüzlüm gel hele

Âh gerek daralmaya

Koşuşlarım meçhûl yâr

Dokunan hisler arar

Ben yağmurum sen rüzgâr

Âh gerek daralmaya

Hisseder bir şey demem

Sen hep gözlerimde nem

Haklı olmak istemem

Âh gerek daralmaya

İsmin emri okumak

Yüreklere dokumak

Başın eğip bana bak

Âh gerek daralmaya

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ah Ülkem

Ah ülkem can ülkem yakın pek yakın

Ufukta atlılar ufukta ülkem

Ah ülkem can ülkem zordur firâkın

O müjde belki de afakta ülkem

Şu şehir şu ova yorgun günlerde

Yaşayan vefasız yazan vefasız

Ah ülkem can ülkem şehirler nerde

Dört bir yan sarp yokuş düzen vefasız

Sevenlerin mahsun ve geçmişim hor

Kör ola kalemler mısralar hissiz

Geliyor geçmişim uyan geliyor

İklim hep müsâit ülkem hep sessiz

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ahir

Eskiler arıyorum çavdar ekmeği tadı

Belleği tazeleyen vefa kokan nefesi

Çarşılara sığmayan karda kardelen sesi

İçinde bulunduğum hafıza bırakmadı

Ne geçmişi tanırım yeni yetmeler gibi

Karda izler yaşarım şu gönüllü sürgünde

Sönüverdi ateşim boşluktayım bugünde

Nerde kaldı insanlık âhir zamanın dibi

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ahiret Var

İnsan için en üç temel

İmân ilim sâlih amel

Ehl-i ilim âlim olur

Hâl uymazsa zalim olur

Hâl fıtratı talep eder

Haram hâli harap eder

Şükür rızka kapı açar

Nimet artar gaflet kaçar

Hem peşinden rahmet gürler

Tefekkürler tefekkürler

Ölünecek şey vatandır

Ahireti imandandır

Mizân tartı azabı yaz

Sorgu namaz sual namaz

Ümitvarım ve âcizim

Cürüm bizim tevbe bizim

“Keşke”lerim çok feleğe

Sığınmışım “Besmele”ye

Besmelesiz kul olur mu

Hıfzetmeyen dil olur mu

Madem dili vermiş veren

İstiğfar et görsün gören

İstiğfar hak tevbe haktır

Âşk imanı kurtarmaktır

İmân gerek âhiret var

Diriltecek hâkikat var

Sanatkâr tek ölüm hoştur

Dünya fâni sonu boştur

Havf ve recâ sevgi saffet

Tevvap sensin yâ Rabb affet

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ahlâk

Hâl ile v’âzı tattır

Şöhret zehirden meme

Tâkva büyük sanattır

Affet ve küçümseme

Yaşamak için yemek

Uyku su gibi haktır

Erdem ben yok biz demek

"İslâm güzel ahlâktır"

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ahlak Demeli

Serde ihlâs varsa ârifliğin tam

Edep elbisesi giymeyen yamyam

Haddini bilmeyen ne bilecek gâm

Dilim hâlim rengim âhlak demeli

Kalbim zerre zere El-Hâk demeli

Dostuğru yol "hâk"tır hâşâ azamam

İslâm güzel âhlak ağzım bozamam

Mâdem Müslümanım eğri yazamam

Dilim hâlim rengim âhlak demeli

Kalbim zerre zere El-Hâk demeli

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ahlarım

Şiirlerim nemli ıslatır beni

Mısra çeviririm yorgun acizler

Ferâset tökezler yutar bedeni

Cansız taraflarım saçlarım sızlar

Tasvire çullandık böğrümüz arsız

Ellerimiz murdar fikir kararsız

Öpüşmeler sahte yuvalar yârsız

Olduk paramparça gözsüz vâizler

Çocuk yok beşikler mor güvercinler

Meşinden vicdanlar alevden kinler

Korkup kaçıyorlar insandan cinler

Ne bir pişmanlığım ne âhlarım var

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ahu Bakışlı

Zülüfler altına sevdamız aksın

Biraz işve dolsun sarsın büyülü

Sineme yaslayıp uyuyacaksın

Seninle dirilir belki bu ölü

Saçların su gibi yakut gümüşten

Ahu bakışların bulut ateşten

Ne olur ayıltma beni bu düşten

İklim fasıl fasıl aşkın kakülü

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ahvâl

Nefsiyle hükmedip çarpıp durması

Bedbaht bir simânın alametidir

Takdiri düşünüp hâli yermesi

Takva züht kısmetin melâmetidir

Hasta bir bakışın dile varması

Lafzın tasallutu ölü etidir

Secdeyle beraber ye’sin sarması

Emperyal ahvâlin malum-atıdır

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ahvâlin

Rüzgâra denizler bana sen gerek

Azgına tutsaklık urganı kalın

Gitmek istiyorsan bakma gülerek

Dilinin ucunda hep hoşçakalın

Umutsuzlukların umutlar deler

Sesler ve korkular birde perdeler

Yok sevinçlerimiz sâhi nerdeler

Sahtekârlıklar açık ve yalın

Yer yer derunuma kalleşlikler tam

Yerleşmek isterken reddeder kanmam

Bir ömür hep seni yazsam uslanmam

Alın dörtlükleri mahremsiz alın

Yıllardır koşarım mısra arası

Yalnızlık salıyor fecrin narası

Yarenin güzeli yürek yarası

Ölümden farksızdır ölümsüz hâlin

Yazdıklarım boğuk vakit hep gece

Saatler ihtiyar zamansız hece

Zihnimi tırmalar derin düşünce

Hem kimin çığlığı senin ahvâlin

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Akıbet

Avam seyir defterim yazıyorum naçarım

Hikmetine sığınıp ellerimi açarım

Aynalarla gülüşen belki de bir ahmağım

Görmeleri terk etmiş sebeplere kaçarım

Hangi vasıta kapar gerçeklerin ağzını

Tasavvufta demlenen zıtların vaazını

Duyan gören ve bilen kılavuzu tokmağım

Muhabbetle tutuver akıbetin nabzını

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Akıl

Gerdan kırıp raks eyledik

Hakkı akla hapseyledik

Ne söz verdik ne söyledik

Niçin böyle arsızız biz

Akıl akılın kapanı

Kuranla akılı tanı

Görür Hakkı ve tapanı

Kuransızsak yârsızız biz

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Akıl - Okul

Okullu olmak

iki kelime

mâdem okuyup

gayret edelim

Akıllı olmak

kalbi diline

koyup dokuyup

hayret edelim

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Al Teberrük

Sana sevdalıdır gerçek âşıklar

Vuslat orduları ismini anar

Yıldız hilâl güneş yer gök ışıklar

Sana mecnûn olmuş seninle yanar

Aşkım sen toprağa girinceye dek

Sen al teberrüksün mâziden kalan

Yüce zirvelere es gerilerek

Dalgalan dalgalan sen hep dalgalan

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Alak

Durmadan anbean dolar boşalır

Sihirli yalnızlık sarar herkesi

Bir mekân bir başka mekânı alır

Kesilir ötede ağıtın sesi

Sükûtu zorluyor ürperten sesler

Gel artık seyreyle bu hıçkırığı

Yan yana dizilir cansız kafesler

Kafes canı görmez canda çarığı

Makam rütbe şöhret her şey son nokta

Dört biryan akıyor dönüş yerine

Kuşkusuz bu dönüş öğüt “alak” ta

Zaman mekân insan,yârdan yârene

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Aldanış

Marifet midir pâyem

Aldanış tespit yorum

Ömrü kemirir gayem

Koydu kaçtı hikâyem

Ağır başlıyım gayrı

Bu söze gülüyorum

Şerre eş tuttuk hayrı

Lâf başka der hâl ayrı

Yürek hâli ne sandı

Göğsümden soluyorum

İmge terimler yandı

Ve kapıya dayandı

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Alev Topu

Boş beleş bir yığın ağızlarda gem

Yummuş dudakları yönsüz yollarda

Ne kadar çoğaldı ar bilmez sersem

Çöküş merasimi boy boy ard arda

Boş beleş bir yığın ağızlarda gem

Hâyâ dökülüyor çığlık çığlığa

Adını yazayım âh be yok oluş

Nesil alev topu feryadım çağa

Ne çok şey türedi acımasız boş

Hâyâ dökülüyor çığlık çığlığa

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Alın Yazım

Sırrına ermek hâlâ ateş pahası

Sessizliğe vuruyorum heceleri

Sitemli şiirler yazıyorum sana

Netametli zamanlarda

Sitemi sevmezsin biliyorum

Bir parça tahammül sakla sabır taşında

Sen sabra muhtaç ben sana

Sükûtunda gizli ıstırabım

Istırabımı dindiren şarkılar

Şarkılarla birlikte

Ölümü besteliyorum

Elâ maviliklerde

Sen kadınım

Eşim yoldaşım

Bitimsiz

Sevdamsın

Bırak baş döndüren kuşkuları

Hakk’a yaslan ayna ol bana

Ayna olduğun gün

Gör nasıl bağıracağım

Alaca karanlıklara

Geçmişin münakaşasına girmeden

Çöle suya toprağa

Yüreğin ıslanana kadar

Yağacağım sevgiyi cem ederek

Sen kalbim

Karım,varım

Yârimsin

Sen ebedi pırlantam

Sen pırlanta ben taşsam

Suç bende mi

Vasıtayı terk vesileden çark edemem

Sen has bahçenin ziyneti

Sadakatin baharı

Bense iradenin gözyaşları

Sen gözyaşlarım

Çığlıklarım

Leylamsın

Benim iklimimde ihanet yok

Kin yok zân yok

Hazan var zâr zâr

Ağla züleyha gibi

Benim tahsisatım gözyaşlarım

Yağarım pak toprağa çisil çisil dopdolu

Ben de filizlenir iki büklüm rüyalar

Neden unuturum hep

Teberrük rüyaları

Sen derun-i rüyam gözleri mühürlüm

_________________________________________________________


Dinmeyen sızım eskimez kavgam

Sen ambarda eleğim

Sırtımda yeleğim firdevs’te meleğim

Elim ayağım yüzüm

Bahar kışım yazım

Ümidim öfkem çoğum azım

Alın yazımsın sen

Alın yazım

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Allah De

Zevki sefa bir yana

Gel Allah de Allah de

Kalbin bağla Yezdan’a

Dil Allah de Allah de

Şereflensin nefesin

Arşa çıksın nur sesin

Dilsiz misin sen nesin

Lâl Allah de Allah de

Kuşlar hu hu ötüşür

Güller yanar tutuşur

Sesin arşa yetişir

Bil Allah de Allah de

Yer gök zikirle inler

Allah derler tüm dinler

Kör şeytanı kim dinler

Gül Allah de Allah de

Zaman gelip geçmeden

İmam boyun ölçmeden

Bu diyardan göçmeden

Öl Allah de Allah de

Hayat oyun bilmece

Belki de son bu gece

Kulluk müthiş derece

Kal Allah de Allah de

Dalma Ömer uykuya

Dağa semaya suya

Gelmeden sonsuz rüya

Dal Allah de Allah de

Kul Allah de ya Allah

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Allah’ım

Hakikat yolunda zorda milletim

Zamansız afetten koru Allah’ım

Vatanıma dirlik hususiyetim

Riyakâr niyetten koru Allah’ım

Aczimiz pek derin zihnimiz viran

Kirlendi şuurlar tozlandı Kurân

Sendedir kurtuluş sendedir derman

Nefsani nefretten koru Allahım

Her halim sis duman her halim kahır

Hissiyat kör olmuş vicdanlar sağır

Sabır ver Allah’ım derdim çok ağır

İmansız adetten koru Allah’ım

Tasmalı gelgitler ağır bedeli

Yürekler yakıyor maşanın eli

İrfan gemileri ifrit döşeli

Mehmet’i Mehmet’ten koru Allah’ım

Sendedir saltanat sendedir kudret

Sendedir hidayet sendedir hikmet

Sendedir büyüklük sendedir vahdet

İslam’ı töhmetten koru Allah’ım

Sokaklar küfriçer putlarla dolu

Ümmete fark ettir batıl hak yolu

Zafersiz bırakma son karakolu

Ümmeti zulmetten koru Allah’ım

Hikmetten suâl mi hâşa nizamdır

Sen Rahmân sen Rahîm imanım tamdır

Benimki bilmem ki ne menem gamdır

Ömer’i cinnetten koru Allah’ım

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Allah’ım Yakma

Ne çok hakikati var soğuk terin

Tüketir bir soluk bütün fıtratı

Bitiş son macera sonu kaderin

Var mıdır bilmem ki kulluk sıfatı

Dâvet salâsının ezgisinde ben

Yüreğim tir tir benzer serçeye

Susmuş bekliyordur o soğuk mesken

Belki acır beni alır bahçeye

Bana pek apansız size sıradan

Nasıl anlatsam ki o büyük günü

Ürkek koyun gibi kaçar sürüden

Kapar gözlerimi ruhun sürgünü

İrfanım ney sesi bu nasıl beste

Gelip uyandırsa ne olur biri

Bilinmeyenler var çıkan nefeste

Komşuya angarya ölüm zinciri

Yüzüm kar beyazı yavrular üzgün

Kimseyi kimsesiz yetim bırakmaz

Cürmüm dağ olsada imanım düzgün

Kulum der affeder inşâllah yakmaz

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Allahualem

Rahatta göğerme kavrul üşü yan

Yolculuk kurşuni yüreği yufka

Sınava çağırır son noktalayan

Kader kucak açar bakınca ufka

Ufka serpiştirip dolanıyorum

Dilimin dumanlı lehçelerinde

Ateş köz yandıkça bileniyorum

Ağır yalnızlığın pençelerinde

Ağır yalnızlık ki yâd olâ gardaş

Tevhid tek sığınak apayrı âlem

Ağrıyan yerlerim hâk-batıl savaş

Çok kimse göremez Allahuâlem

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Allahuekber Dağı

O benim mahremim duvaklı gelin

Karlı dağ dediler beyaz örtülü

Zifaf yok hüznü var aşksız güzelin

Kırağı bezeli hâlâ kâkülü

Başladı velvele kırıldı testi

Dermansız ağıtlar içime esti

Dereler mübarek dağ mukaddesti

Rüyama dokundu şehidin eli

Zirveyi birazdan tipi tepecek

Hep beni doksanlık ayaz öpecek

Ve beyaz cazibe aşkı serpecek

Adeta bir leyla dünya güzeli

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ama Yalnızım

Yalnızlık taht kurmuş ufkum kapkara

Ümitsiz değilim ama yalnızım

Dertlerim depreşti yazdım dağlara

Poyrazla katmışım kuma yalnızım

Kaybettik dostluğu yetim değerler

Kadir kıymet ne ki kasvet yayarlar

Makama rütbeye boyun eğerler

Çıldırmış çıkmışım dama yalnızım

Kalabalık külden yaban ıssızım

Dostluklar mevt olmuş bense sessizim

Karakış sokakta yavrular bizim

Acıklı bakıştık ama yalnızım

Çöplükler aç dolu toplum çok rahat

Ben suçlu ben güçlü benim kabahat

Ecel kervanımda sayıyor saat

Kimi aç kimi tok deme yalnızım

Ömer her halimiz gösteriş tüter

Namaz kılar ceset namazsız yatar

Hücreler isyanda, yeter be yeter

Kendime sitemim kime yalnızım

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ana

Bir şiir yazdım ana bir de seni düşündüm

Uzun barak havası, aşkın kalbini delen

Çığlık yaka yakaya, bağırdıkça bağırdım

Ben neden böyle ana, neden böyle ben hâlen

Bir şiir yazdım ana birde seni düşündüm

Çığlık yaka yakaya, bağırdıkça bağırdım

Hangi karanlıklarda, kirli yüzler hoş durur

Körlerin aynasında oldum atsız kahraman

Şu şâir sokağına şiir beni koşturur

Oysa elimde kalan bir çürük tahtırevan

Hangi karanlıklarda, kirli yüzler hoş durur

Şu şâir sokağına şiir beni koşturur

Hem bana bakma öyle, sözlerin tutuyorum

Vezin yıkık söz bozuk, yürüyorum kendimce

Ana, ömrüne gurban, sanma unutuyorum

Yaşmağın öpüyorum hayalime gelince

Hem bana bakma öyle, sözlerin tutuyorum

Ana, ömrüne gurban, sanma unutuyorum…

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ana Sensin

Hıçkırıklarımın sebebi sensin

Bendeki leylâ sen aslı’da sensin

Kapıldım poyraza ne dense densin

Yemyeşil yayla sen süslü de sensin

Sen şefkat pınarım dinmez türkümsün

İdrakte pervazım şuûr hırkamsın

Kokun cennet tadı ziynet farkımsın

Ölümsüz sevda sen yaslı da sensin

Seninle her zaman senin hiçinde

Körkütük gibiyim başka biçimde

Kaybetmek tek korkum azap içimde

En büyük varım sen misli de sensin

Bendeki ağrılar sende hep yara

Cennet gölge oldu senli dallara

Uzat ayakların vuslattır yâr’e

Mis kokan hüzün sen hislide sensin

Duâ ötesini kimse bilemez

Senli yazgılarım sensiz gülemez

Aşkım sen sevgi sen sensiz olamaz

En nezih âhenk sen faslı da sensin

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ana Sen

Sen yuvamsın sen duamsın sen nefes

Nur yüzü yaşmaklım gelişen kurban

Sen yârımsın sen varımsın sen herkes

Hüzünle yaşını silişen kurban

Sen vatansın sen bayraksın sen toprak

Sen poyrazsın sen güneşsin sen mehtap

Sen seccadem sen imamsın sen mihrap

Şevk ile namazı kılışan kurban

Sen sevgilim sen leylamsın sen bebek

Sende cennet üfül üfül rengârenk

Sen Firdevs’in sen hurisin sen melek

Tefekkür kuşanıp dalışan kurban

Sen zikirsin sen şükürsün sen huzur

Sen ümitsin sen duamsın sen de nur

Sen nezaket sen iffetsin sen sürur

Şefkatin rengine gülüşen kurban

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anadolum

Asırlarca çağ bilmeze çağ açtın

Kaç kıtaya barış saldın savaştın

Şeref verdin insanlığa şan verdin

Şehit oldun gazi oldun can verdin

Ölüm ile yoldaş oldun dost oldun

Toprak oldun yastık oldun post oldun

Zalimlere gülle oldun dert verdin

Esir düştü yuva verdin yurt verdin

Mazlumlara kucak künyen okunur

Uyan artık vicdanıma dokunur

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Analar

Hak rızâsı kalbimdeki tek tasa

Biri gelip günahıma ağlasa

Cennet bize bilmem helâl olur mu

Anaların duâları olmasa

Songüzün karakış ilaçların nem

Ne kadar gözyaşı defnettin annem

Parmakların titrer yaşın silerken

Acımasızların canı cehennem

Cenneti kokusu annemde else

Efkârla öperim rüyâma gelse

Öperim her dâim geçer efkârım

Efkâr cennet olur gözyaşım silse

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anam

Anla hüsnü niyetle

Her can muhtaç anaya

Kucakladım ümitle

Sığındım o manaya

“Ana gibi yar olmaz”

Niçin, sonsuz âşk gerek

Onsuz cennet verilmez

Üç beş göz yaş dökerek

Hoş eyle der yaradan

El ele ve diz dize

Cürmüm çıkar aradan

Bırakma nefsimize

Anam yüzü masmavi

Renk renk firdevs bestesi

Yürüyen nur semavi

Bizim köşkün kubbesi

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anamın Gözyaşları

Seksenlik gücenişi titretiyor bu sefer

Tespihin taneleri ebâbil’in taşları

Kimse takdir edemez sabrı Eyüp’ten beter

Döner evin içinde kavrulur gözyaşları

Yorgun ıstırapları suskunluğuna yazdım

Dertli yazgılarıyla itidalden ayrılmaz

İhtiyarlık içinde kalbi koruyamazdım

Mütevâzı yakarış müstâkimden ayrılmaz

Sükûnetle bakıştık takva tevekkülü tam

Yaş vardı yaşmağında tertemiz hakikatli

Hayatımın lambası yumuşak huylu anam

Bir şeyler söylüyordu derin sözler rikkatli

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anladım

Hikmet basitliği alt eden sırdı

Benimki sadece ifşa gerçekte

Seyre yelken açan zannı ısırdı

Hakikat yudumla tespihi çekte

Tefekkür var iken benlikte niye

Sahip olduğumu satan deliyim

“Tek” gerçeğe rağmen koştum fâniye

Velhasıl anladım kör perdeliyim

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anlatamadım

İsmini savurur boşluğa doğru

Alıp götürüyor hep mutsuzluğa

Gözlerim kupkuru içimde ağrı

Kuşatıp düşürdü umutsuzluğa

Vuslata örülmüş yasak kıskacı

Gözlere yokluğun gizini sürer

Kuşkulu hislerin yoktur ilacı

Hazzın acısını bana da verir

İdrâki atlatıp içimden geçti

Tay gibi çiğniyor hep adım adım

Sevda yudumlattı hareler saçtı

Baktım gözlerine anlatamadım

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anlatıver

Uykuyu solukla gel bende uyan

Demirlerle kaplı sedire yasla

Hasretimle kırpış yüzümle boyan

Yüreğin tutayım hoş iltimasla

Kuytular tertemiz sensizlik izi

Sabretmek gerek ki olsun meyvası

Ötenin gölgesi aşkın temyizi

Yosmalara mahsus nefsin hevası

İzânı eskimiş arda kördü hep

Namusluda namus namussuz da et

Engerek çıyanlar zânnı ördü hep

Bakışı hâinlik sözü necaset

Aşkın derinliği vakitlere bent

Ömürlere ömür doğuşa ebe

Kim bilir belki de sevdaya kement

Gel de anlatıver aşkı merkebe

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anlatıyorum

Bir şubat gecesi ben ayaktayım

Alevden döşeğe yatmak olur mu

Bendeki yitiği aramaktayım

Teberrük hülyalar satmak olur mu

Hiç kimse duymasın sakın ha dostlar

Azrail dikildi aynı saatte

Mezarı gösterdi banada yer var

Dehşet hışımıyla hemen alt katta

Sağa dönüyorum kan ter içinde

Taşınmaz yükleri taşımak ne zor

Bu gün efkârlıyım başka biçimde

Ruhum gökyüzünde kafam dönüyor

Sus hele aslanım dönme ne demek

Değirmen misali yer gök dönüyor

Kâinat içinde var mı dönmemek.

Şubattan mı acep zihnim donuyor

Kör pencere derin çok şey öğütler

Bağrın yamacına yaş atıyorım

Çiğ düşmüş düşlerde yanar söğütler

Ben beni hep böyle anlatıyorum

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anne

Islak solukların vuslat muştusu

Eser burcu burcu öp beni anne

İffet deryasından nergis kokusu

Şükür sağnak sağnak öp beni anne

Vuslat kokusunun şuh ahengiyle

Ölümsüz güftenin ana rengiyle

Sen bebek bakışlım sen solmayan gül

Sende cennet anne buyurdu Resul

Düşündüm sabrını bu ne tahammül

Sabır üfül üfül öp beni anne

Belki de bir mücrim bahtı karayım

Azıcık nefeslen yüzüm süreyim

Her seher yüzünde nur hilallenir

Efkârlı nağmende şefkat tüllenir

Fecir şaha kalkar sema güllenir

Zikir perde perde öp beni anne

Duan fersah fersah gelir dengiyle

Annelik hakkıyla kul mihengiyle

Ruhumun bahçesi gönlümün gülü

Hakkın emaneti sevdamın tülü

Yaşmağı zümrütten vefa örtülü

Tekbir beste beste öp beni anne

Titrek bakışınla dur yalvarayım

Bin sırtıma anne O’na varayım

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anne Yâr

Hep alnın beş olsun dediyse annem

Değmeyin keyfime efsun boyu hem

Kimse ulaşamaz ondaki aşka

Anne zor sevdadır anne bambaşka

Amelin eş olsun dediyse annem

Vuslattaki sevda çaylardaki dem

Melekler düşemez ondaki aşka

Anne mor sevdadır anne bambaşka

Gözünde yaş olsun dediyse annem

Duâ fısıltısı kırışıklar nem

İdrâk yetişemez ondaki aşka

Anne nur sevdadır anne bambaşka

Helâl’ı hoş olsun dediyse annem

Duydum duyanlara yoktur cehennem

Mecnun leylâ denmez ondaki aşka

Anne yâr sevdadır anne bambaşka

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Anzaklar

Toplanmış tüm erkân dinliyor ayin

Ve utanıyorum

Anzak Avustralya ve basın yayın

Anlatamıyorum

Çanakkale viran uyan şehidim

Ben yatamıyorum

Dost imiş Anzaklar heyhat yiğidim

Unutamıyorum

Dostluğa sözüm yok ve de mukadder

Anlatamıyorum

Ayin’e hoşgörü zikir derbeder

Hazmedemiyorum

Kutladı hür basın şevkle rengârenk

Anlatamıyorum

Boşuna mı Seyit boşuna mı cenk

Ve utanıyorum...

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Apayrı

İhlâsın renkleri sendeki hayâ

Bakışın yeterli beni ihyâya

Hislerin büyüsü apayrı bahar

İbrişim örülü sendeki maya

Bulut gibi yüzün benzersin aya

Sensizlik içinde başladım hây’a

Verenin uğruna meçhullerim var

Ben o’na sığındım emri rızâ’ya

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ar

Örgüsü âşk olanın gülüşleri mor olur

Rahmetinde ıslanır hiçliklerde var olur

Çağrılara uzanır ince zârif bembeyaz

Dökülür yüreklere yâren olur yâr olur

Heybesinde cesaret gözlerinde ar olur

Ne saltanat ne şöhret yaftasız vakar olur

Tefekküre dokunuş kinayeleri niyâz

Ruhu tenden sökülür özlenen diyâr olur

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Ara Sokaklar

Aşk vuslat endişe, O’nda inâyet

Sonu fark edelim gelin beraber

Kadın çocuk makam şu taşlar âyet

Her mevsim ayrı bir ayeti saklar

Ahşaptan bir mezar dibinde toprak

Tabut gıcırtısı solan her yaprak

Edebi gözetmek ben’i bırakmak

Her taraf hâl yükü sözü yasaklar

Kurma saatler mevt ve kırık ayna

Müjdeyi aldınsa raks edip oyna

Kayna isli kazan azimle kayna

Ateş mesaj tevbe su beni paklar

Hissettim adeta malum şöleni

Benimki belki de gel gel töreni

Mecâlsiz seyrettim yârı yâreni

Kabre koşuyordu ara sokaklar

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Aradığım Kent

Karlı tepelerde aradığım kent

Bağrında yatanlar fevkinde amma

İçimde hafakan hissimde kement

Her şey o’na ayan her şey muamma

Ses verir arada âşkın sahibi

Minare gibi hoş şu bizim dağlar

Sıladan sılaya çarpacak gibi

Kerem yüzlü sarhoş şu bizim dağlar

Hele de miğferi ayaz tutuşur

Galiba kavradım apayrı mâna

Ruhu alev alev gönlü hep üşür

Hüznün ikliminde gece yan yana

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Arakan

Arakan’da Katliam ! Budizm’i sevimli gösteren YOGACILAR !

------------------------------------------

Arakan

Ümmet neyin derdinde

Arakan kan ağlıyor

Tecavüzler ölümler

Ölen vicdan ağlıyor

Zulmet öfke pazarlık

İslâm yurdu mezarlık

Kahrolası yazarlık

Şâir ozan ağlıyor

Arşa vurdu acılar

Ana bana bacılar

Ve arsız yogacılar

Kaynar kazan ağlıyor

Mümin hicran mümin kan

Zelil suskun perişan

Uyanacak!ne zaman

Şuur izân ağlıyor

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Aramıyorum

Ümitsiz değilim sineler çorak

Gençliğim yanıyor göremiyorum

Hak hukuk arıyor elinde orak

Kaldırmış çekici soramıyorum

Bakışlar ümitsiz bakışlar kurak

Ben buna bir akıl veremiyorum

Hikmet-i sual mi tövbelerim hak

Sebepten sebebi aramıyorum

Ömer Ekinci Micingirt

_________________________________________________________


Aras’tan Hazar’a

Kavuruyor amansız

Vardım sılâya vardım

Hasret sardı zamansız

Döndüm döndüm yalvardım

Köyüm hüzün ben sarsık

Hasret güftesiz artık

İklim değişir sık sık

Güz gibiyim sarardım

Hem hep deli biçâre

Avareden avâre

Hep Aras’tan Hazar’a

Micingirt ’ten akardım

Ömer Ekinci Micingirt
Ömer Ekinci Micingirt414 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Ömer Ekinci Micingirt