YARISI HATIRLATAN DÜŞ MÜ SANDIN SEN BENİ

Evet pervanen idim aşk ateşinde yanan
Kapında kul değilim kızıp da azarlanan
Sabah uyandığında, yarısı hatırlanan
Yarısı unutulan, düş mü sandın sen beni

Çok seviyor demişsin benden hiç ayrılmaz
Kabullenir ne desem kırılmaz kırılamaz
Her şeyi çeker sineye o bana darılamaz
Canı kanı olmayan taş mı sandın sen beni

Hep burnunu silecek bir mendil olamam ben
Yakıp ta söndürecek bir kandil olamam ben
Ne söylesen susacak lal bir dil olamam ben
Kanatları yolunmuş kuş mu sandın sen beni

Her basışta nal gibi, ayaklarda ezilen
Karşında melül mahcup hep ezilip büzülen
Duygusal bir anında yanaklara süzülen
Bir selpakla silinen yaş mı sandın sen beni

Ne salağım ne alık, bende düşünüyorum
Hayat denen okuldan, çok şey öğreniyorum
Nankörlüğü yalanı görsem iğreniyorum
Yazısız defter gibi boş mu sandın sen beni

Sever göründün amma asla beni sevmedin
Ben peşinden koşdukça dalga geçtin eğlendin
Bu yola baş koymuşum dememi çok bekledin
Cellat’a uzatacak baş mı sandın sen beni

2.5/5 Toplam verilen oy :