Şiir Tutkusu

Menü

İHTİMAL

o yasak, bu yasak, sevgi yasak,
aşk yasak, tutku yasak,
peki söyler misin, serbest olan nedir sevgili?
seni uzaklardan sevmek mi?
resimlerine bakıp bakıp, göz hapsine almak mı?
rüyama giresin diye yirmi dört saat uykuya dalmak mı?
senin de beni sevdiğin ihtimalini düşünmekten
kafa yormak mı?

haydi sevgiye sınır çizmemi iste,
gökkuşağı bile üzerinde sayılı renkleri barındırırken,
gökyüzünün bir sınırı var da ben mi bakar körüm?
ellerine düşen her bir yağmur tanesinde,
misal bu ya, göz yaşlarımı hatırlayacak olsan,
o yağmur taneciklerini bir şişe içine doldurup,
koleksiyon niyetine müzayedede açık artırmaya çıkartıp,
bedavaya da versen, kimsenin almaya tenezzül etmeyeceğini
bildiğin halde, yine kendine saklar mıydın?
yoksa iade eder, başının çaresine bak mı derdin?

yaprak, kurumakta olan ağacın köküne demiş ki,
‘’yaşaman için sana lazım olan kök hücren olamasam da,
seni yaşatmak için elimden geleni yapmaya seve seve razıyım,
çünkü senden bir parçayım,
yeter ki beni dalından koparıp yerlere atma,
atarsan önce ben kururum,
sevginle sarıp sarmala ki, seni aşkla sevebileyim,
sayılı ömrümüzde ikimizin de yüzü gülsün ‘’

ne vakit severek bir müzik dinlesen,
o müziğin notalarında olmayı o kadar çok isterdim ki,
kulağına gelen ritmin her salisesinin kentrilyonda birinde,
sana o denli yakın olmak kadar mutluluk verici ikinci bir ihtimal
şu an için mümkün görünmüyor,
ve elbet bir gün unutulacağımı bilmek ihtimali kadar,
canımı yakacak bir başka sebep, sonuç ilişkisi de yok…

notaların birleşmesinden doğan müziğin ritmini
kulağının duyması kadar,
kilometrelerce uzaklardan sana olan çığlıklarımı
duyamayacağını bilmenin derin üzüntüsünü
yaşadığımda umarım ruhun hissetmez,
çünkü cidden dayanılmaz bir acısı var,
jilet kesiğimi mi desem, falçata yarası mı?
İkinci bir ihtimal daha var ki,
ruhum azapta…

aklıma olmadık zamanlarda da gelsen,
kendimi tehir eder, gökyüzüne bakarım,
her milimetre karesinde sen varken,
her parçanı bir bir birleştiririm,
o vakit yaşam alanım genişler,
sana duyduğum bitimsiz sevgi
toprağın yağmurla buluşmasıyla eğer,
kurak iklimlerde çöl olmak yerine,
damla damla gönlüne yağmak istemem kadar,
ikinci bir ihtimal de dilenci olmamdır ki,
senden başkasına mendil açmadım diyebilecek kadar,
onurluyum ve sadece sana sadığım desem de,
mendilin olmaya razı gelecek kadar da komiğim,
ki üçüncü ve en son ihtimal, bu durum ya pek fena,
pek kötü ya da bayağı acınacak haldeyim…

kalbine iltica eden bir meczup olsaydım,
hangi hükümle yargılardın ki beni?
iltica ettiğim için kaçak göçmen statüsüyle mi,
hakkım olmayarak kalbini fethettiğim için,
zorla el koyan zorba bir aşık olarak mı?

baktığın her yerde olmayabilirim,
öyle bir kaide de yok,
bende hep sen varken,
baktığım her yerde sen olması kadar,
olağan bir şey de yoktur zannımca,
ortada açık, seçik olağanüstü bir durum varsa da,
mesele benim olmaktan çıkmış,
memleket meselesine dönüşmüştür,
ki adı da sevgidir, aşktır, tutkudur,
ihtimal budur ya,
ya hiç okumadan satırları geçeceksin,
ki o halde bu şiir yok hükmündedir,
ya da ikinci bir ihtimal daha var aklımda,
sen varsın!
en güzel şiir bu olmalı…


Vecdi Murat SOYDAN
(Yaşanmamış Aşkların Şairi)
15-16 Kasım 2017, Isparta, 22:56

Sen ol da; ister yar ol, ister yara; lütfun da başım üstüne, kahrın da. Şems-i Tebrîzî
Vecdi Murat SOYDAN474 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Vecdi Murat Soydan