Anladım ki
Gerçek aşk yokmuş
Bir aldatmacaymış yaşananlar
Kandırılmışız yüzlerce yıldır
Aşk efsaneleriyle.

Bir masalmış meğerse
Leyla ile Mecnun
Kerem ile aslı
Ve de Ferhat ile şirin…

Anladım ki
Kavuşmamakmış soylu olan aşk.
Kavuşsaydı Kerem ile Aslı
Uğrunda ölmezlerdi birbirinin.
Belki de aldatırdı
Kerem Aslı’yı
Aslı da Kerem’i.

Anladım ki
Uzun kış gecelerinde
Anlatılan bir masaldı sadece
Leyla’nın aşkıyla deliren Mecnun…
Kavuşsaydılar
Belki de karnında sıpa
Sırtında sopa
Eksik etmeyecekti Leyla’nın.

Anladım ki
Sevgilinin uğrunda çekilen
Onca cefa
İşkence, sürgün
Ve de ölüm
Ulaşmak içinmiş
O saklı hazineye.

Anladım ki
Gerçek aşk yokmuş
Her şey
İki yıldırımın
Çarpışmasından ibaretmiş.
Gerisi gök gürültüsü.

Anladım ki
Tüm gülümsemelerin altında
Bir çıkar gizliymiş.
Etrafa dağıtılan mutluluk pozlarıysa
Sahteymiş aslında.

Anladım ki
Koca bir yalanmış aşk
Tatlı sözlerin
Ardına saklanan.

Keşke uyanmasaydım hiç
Aşk büyülü rüyalarda.
Uğrunda ölecek sevgiliyi
Aramaya devam etseydim
Tatlı düşlerde.
Karşılaşmasaydım
Sahte yüzüyle sevgilinin…

Hani şair diyor ya
‘’elbet bir hinlik vardır seni sevişimde’’
Anladım şimdi
Bir değil, bin hinlik sevgilerde.
Parayla alınır satılır olmuş
Bir araba
Ve bir daireye
Karaborsadadır aşk.

Birde açık artırmada, satılır olmuş aşklar
Ne kadar ekmek
O kadar köfte…

Anladım…
Anladım…
Anladım…

Murat Özgöl

5.00/5 Toplam verilen oy : 1