“-bunları söylerken kendinden utanır dilim-"
I.
Usta…!
Dünya nereden geldi…?
.
“Benim gibi…
Sıcak bir patlamadan doğdu derler”
II.
Usta….!
Nedir Dünya’nın rengi….?
.
“Biraz kahve rengi…çokça da kahpe rengi
Uzaydan mavi görünür dese de embesiller”
III.
Usta…!
Nasıl bir yerdir Dünya…?
.
“Zalimi, zulmü,
Arsızı, hırsızı,
Yalanı, yılanı, talanı çoktur
.
Diktatörünün, paşasının
Ağasının, beyinin, maşasının...
zerre kadar acıması yoktur
Bülbül yuvasına yarasa tohumu ekilir
Yeşil sevilmez…ağaca bıçak çekilir
.
Her şey şehvete hebadır
Varsa yoksa zevk-u sefadır
.
Bazılarının efendisi ayna
Bazılarının paradır
.
Yoksullara zırnık,
Hırsızlara, soysuzlara bin-bir yemişli arpalık
.
Sırtlara kamçı, boyunlara darağacı
Çokça zulüm, çokça zorbalıktır"
IV.
Usta…!
Kimin dünyasıdır bu Dünya…?
.
“-Yalanla-dolanla, hileyle-hurdayla,
hançerle, kılıçla, tankla, topla iktidarı gasp eden
-Zulümle-ölümle,
işkenceyle-korkuyla, copla halkı zapt eden
-Dini, derisi, ırkı benzemezleri
-Çocukları, gençleri,işçileri, emekçileri,
-Aş-iş, ekmek isteyenleri
-Hak-hukuk, özgürlük, demokrasi diyenleri
-Emirlere direnenleri, meydanlarda yürüyenleri
-Tankla, tüfekle, roketle, kimyasal gazla, bombayla,
asker dipçiğiyle, polis kurşunuyla canice katleden
-Aklını-izanını,
ahlâkını, vicdanını yitirmiş,
anlı şanlı kralların-karaliçelerin,hünkârların-şehzadelerin-sultanların
diktatörlerin, despotların, tiranların
devletlû’lerin, muktedirlerin, suyun başını tutanların dünyasıdır bu Dünya-“
-Garip değil…hep âbâd olmuş güler
Mazlumun gözyaşında....zalimin saltanat kayığı yüzer-
.
Alçakların dünyasıdır bu Dünya
İplemez kimseyi in olmuş çakallara
Bilmem halâ hangi yüzle döner”
V.
Usta…!
Nasıl bilirsin Dünya’yı…?
.
“Çocuklarını beceren,
-ki ib.e olduğu yuvarlaklığından bellidir-
Yalanla besleyen,
-ki leylekler bir süre anne olarak bilinir-
Açlıkla terbiye eden,
-ki açlık Dünya’nın hiç sönmeyen ateşidir-
Güle bile diken veren
-ki bu Dünya’nın pipi beyinliliğinin işaretidir-”
VI.
Usta…!
Dünya’yı hangi efendiler kekler…?
.
“silah tüccarı…
eroin tüccarı…
kadın tüccarı…
insan tüccarı erkekler”
VII.
Usta…!
.
Ölümlere ağıt yakmaktan,
Katledilenlerin çetelesini tutmaktan,
Petrol kuyuları için vuruşmaktan başka
Bu Dünya ne işe yarar…?
.
Kan sızıyor dört bir yanından
Söyle nasıl kapanır bu yaralar…?
.
Dünya’nın karanlık örtüsünü kaldırır mı Güneş…?
Umut diye yaksak,
Umut diye sarılsak
VII.
Usta…!
.
İnsanlık…
Dünya üzerinden kudurmuş bir nehir gibi gelip geçiyor
Dalmış tükenişinin seyrine, sadece deli gibi yiyip içiyor
.
Oysa şekerin tadını,
baharın adını unutturdular
Anlamıyorum babalar hâlâ çocuklarını…
nasıl oluyor da küçük generalim diye seviyor
Galiba yaşamak üç-beş beden büyük bana…
bazen bir beyaz kelebek olup,
göklere uçasım…
bu Dünya’dan kaçıp gidesim geliyor
.
Zira, Dünya kaptansız,
Dünya çürümüş, Dünya hasta
Denizler tuzlu ama balıklar yine de kokuyor
Ne olur söyle bana…! ! ! ! ! ! ! ! !
“Cennet Dedikleri Dünya” ne yana düşer Usta…?
…
..
.
1990
*tahsin özmen, bez bebekler de üşür, çatım&baskı yay, ank, 2006
Dünya’nın Hal-i Pür Melâli
Tahsin Özmen64 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
5.00/5 Toplam verilen oy : 1
Şiir Adresi : http://siirtutkusu.com/dunyanin-hal-i-pur-melali
Ekleyen Kullanıcı : Tahsin Özmen