Bir sen gülersin böyle, sıcak sıcak.
Akarsın içime ılık ılık.
Halime gülme ne olur,
Sev beni, senin de aşkın olur.
Kendi iç dünyamda böyle çok mutluyum,
İstemem para, istemem at, avrat.
Başkalarının olsun ev, araba, yat, kat.
Yatarım, kalkarım, hep hayal kurarım,
Hiç bir şey olmasın sırtımda,
Razıyım çulsuz desinler,
Mecnun desinler,
Razıyım gülüm,
Yeter ki sende bir ‘ben‘ olayım.
Sende bir iz olayım.
Ölürken bile yüreğimde bir seni taşıyayım.

Bazen de düşünmeden edemiyorum,
Seni görmez, sesini duymaz olaydım.
Selamı sabahı hepten keseydim,
Yolumu değiştirip, arka sokaklardan geçeydim,
Diyorlar ki eş, dost, akraba,
‘Bizim deli oğlana böyle ne olmuş?
Farklılaşmış, garipleşmiş, bir hal olmuş,
Vay anasını, tanıyamadık, nasıl da durulmuş.’
Nedenini sorsalardı söylerdim,
Ama yine de, ismini onlardan gizlerdim.
Hazır konu açılmışken itiraf edeyim:
‘Hayatımın anlamısın, sevdiğim bir sensin.
Bu deli oğlan işte onun için durulmuş.’

Sorsalardı bana, neler neler anlatırdım,
Yalanım yok da, yerin kulağı var.
Dünyanın puştu var, kahpesi var, iti var,
Duymadın mı hiç, erkeğin bile orospusu var,
Sana zarar gelmesin diye,
Kem gözlerden korudum,
Daima da korurum...
Ben de şaştım, şu çılgın yüreğime nasıl hapsoldun?

Varlığın gül bahçesi, lalezar.
Yokluğun jilet kesiği,
Ver elini de göstereyim acımı.
İşte tam şuramda!
Dokun, dokun,
Bak işte, gör aynada kendini!
Ciğerime mıhlanmışsın,
İşte orada!
Adın yazılı bir mezar…
Sultan Murad Han derler namıma,
Muhteşem Süleyman’ın ordusu gelse üzerime,
Ne yazar?

Sana olan iltifatlarım müptezel,
Kırık dökük,
Düşüncelerim ağır aksak,
Kör, topal,
Başım ah dertli başım,
Düşünmekten bitap.
Gözlerim yuvalarından çıkmış,
Kan çanağı,
Yorgun ve uykusuzum,
Aylardır nasıl da huzursuzum.
Ulan öyle başıma bela oldun ki,
Sormasın kimseler hiçbir şey,
Suskunum…

Bir ben bileyim, duyayım, göreyim,
Seni hep içimde yaşatayım diyorum da,
Bir türlü nefes aldırmıyor,
Yüreğimde çakılı kaldı, şu namussuz şarapnel.

Yakında geleceğim yanına, tasa etme,
Yolacağım saçını başını, demedi deme.
Nasıl da başarıyorsun göz yaşlarını gizlemeyi,
Senden öğrendim, duygularımı dizginlemeyi.
Konuşsana, ne olur, lütfen bir şeyler söyle,
Yorma işte, daha fazla dellendirme.
Helal olsun, yine yalvarttın ya beni kitapsız!

Vecdi Murat SOYDAN
(Yaşanmamış Aşkların Şairi)
22 Kasım 2012- Saat: 19:25 Isparta

2.5/5 Toplam verilen oy :