Şiir Tutkusu

Menü

Zemheri Ayazı

Kâh öpülesi ağır aksak tebessümü
Yanaklarından yuvarlanıyordu
Acı dolu gözyaşları
Zeytin karası
Şafak bakışlı
Gözlerinde öyle susup öylece kalakalmıştı

Yarası zağlanmış hançerin sırtında
Boğazına düğümlenmiş
Buzdan da soğuk
Nefesi
Özgür dağ havasına karışıp
Martıların kanatların arasından
Denize süzülüyordu bembeyaz dalgalara doğru

Neydi içinde ki o bitmeyen Zemheri ayazı
Başında üşüşen
Mehtapsız geceleri
Karanlığa gömülen
Çoban Yıldızı
Ellerinde kopan o
Filizkıran fırtınası
Neydi o neydi
Vurgun yemiş
Bedeni
Tükenmeyen acısı
Yüreğini yalnızlığa bırakan özlemi
Gülmeyi ona unutturan o derin yarası mı, bilinmez

Dünyasında umut tohumları
Hiç yeşermemiş
Alaca karanlık hep yoğun kalmış
Güneş ışınlanmamış
Toprak çorak
Ülke çöl
Nehirler kurumuş
Kendi hep naçar
Olanlardan
Müzdarip olmuş
Yine dönüp dolaşıp
Zeytin karası gözlerine
Takılıyor ağlayan şu her iki gözlerim
Zeytin karası gözbebeklerinden beli
İflah olmayan kocaman bir derdi var
Islak ıslak bakarken gözleri bir avuç ateş koydu yüreğime

Mehmet Çobanoğlu
11.06.2015
İstanbul
Mehmet Çobanoğlu603 şiiri bulunuyor
Paylaşabilirsiniz:
2.5/5 Toplam verilen oy :
Ekleyen Kullanıcı : Mehmet Çobanoğlu